Yeni hayat

Baslangıç

(-Mert Altınkaya- 19 yasında 1.88 boylarında esmere dönük teni ile tüm kızların hayalindeki bi erkek aslında gruptaki bütün erkekler öle. Lise3 gidiyo . İstanbullu .Yurt dışında 2 sene babasının işlerini grubuyla haledip  türkiyeye döner..
-Efe Yılmaz - 19 yasında 1.75 boylarında istanbullu  lise 3 gidiyo 4 de cocuklugundan belli arkadaslar hiç ayrılmazlar.
-Berke Yılmaz - 19 yasında 1. 79 boylarında lise 3 gidiyo Efe 'nin tek yumurta ikizi
-Emir bilici-19 yasında 1. 86 boylarında lise 3 gidiyo )
Mert altınkayanin ağzından;

Dün kulüpte dans eden kız suan rengi atmis bi şekilde esmer kızı dinliyordu berke "lan dünkü hatunlar neydi öyle Allah be" derken bi anda çığlık sesi geldi. Çığlığın geldi yere baktım. Bayılmıstı. Hemen koşup kucakladım gibi otelden çıkıp arabaya bindirdim. Hastaneye doğru gazı kökledim. Telefon çaldı arayan efeydi "ne soylüceksen söyle 2 dakikan var" efe "abi kızları aldık nereye gidelim" "bunun içinmi aradın efe" diye kükredim efe "Abi dur bişe söylücem "gene saçmalıcaksan isim bitince seninde işin biter" dedim efe "Abi sarışın kızı ben götürümmi" yüzüne kapadım daha önemli işlerim var. Yanımdaki kıza baktım ne kadarda masum duruyodu. Babama ait olan hastaneye geldimizde adını bilmedim ama nedensizce merak ettim kızı kucamaklayıp sedyeye yatırdım. Fırat abi bayıldı tansiyonu üştü galiba bi bakın. "Tamam oglum sen otur sadece senden kızın ismini ve soyismini istiyorum." Dedi fırat abi kızın ismini bile bilmiyorum neden onun için suan ugrasıyodum benim daha önemli işlerim vardı ama sanki bu masum seyi bırakınca vicdan azabı çekecekmiş gibi hisediyodum. Oyalanmayıp telefonu elime aldım ve hemen berkeyi aradım. 2 çalışta acmıştı telefonu. Kızın arkadaslarına sor ismi, soyismi ne bide hastalıgı varmı die sor . "Abi sen nerdesin ki" hastanede simdi uzatmada bilgileri ver dedim. " İsmi yaren soyadı kaya 17 yasında adanada yasıyo rahatsızlıgı ise kalbi delik" Berkenin söyledigi son cümleyle kaldım nasıl delikti okadar sigara içiyodu, sigaralı ortamda bulunuyodu bişe olmadımı hiç derken fırat abi cıktı odadan. "Durumu nasıl fırat abi " Durumu iyi sadece tansiyonu düşmüş ve nefes darlıgı cekmiş . Serum taktık 1 saate taburcu olursunuz oglum ." Kafamı salıyarak yarenin odasına girdim. Cok masum ve cocuk duruyodu zaten boyu 1. 50 arasındaydı tamam 10 yasındaki cocuk gibiydi . Beni aleynadan sonra hiç  bı kıza bakmadım sadece kendi zevkim için altıma aldım. Ama aleynayı hiç bıkmadan 4 sene sevdim ve cıktıgımızda beni oynattı kardeşim dedigim insanların altına girmeye calıstı. Anlicanız benim cevremden prim yaptı. Oruspulugunu dahada üst seviyeye cıkardı. Aklıma geldikce sinirleniyorum tamam kalkıp gidecekken arkamdan sesi dahi cıkmayan masum kıza baktım. Efendim dedim " Senden bişe istesem yaparmısın?" dedi sanki küçük bi cocuk cikolota istiyecekmiş gibi ...Söle bakalım ne isticeksin ? " Beni babama götürümüsün lütfen " diyip aglamaya baslamıstı.  Napacamı sasırmıs bi şekilde yarene bakıyordum aklıma gelen ilk fikirle yarene sarıldım. Oda sanki birinin  sarıp sarmalamasını bekliyomuş gibi oda hemen karsılık verdi. Bi 2 dk böle kaldıktan sonra ayrıldık. Hadi serumunda bitti simdi otele gidelim biraz uyuyup yarın sabahta seni babana götürecem. Deyip kalktım sedyeden " gercektenmi diyip " diyip gülen küçük bı kız çocuğu bende tebessüm ederek hastane işlerini halledip otelin yolunu tutmuştuk
** 2 saat sonra ***
- Yaren Bayram'ın agzından -
Tam tamına 2 saat oldu. Ne gelen var ne giden nede bir haber. Gözlerim aglamaktan şişmişti. Iremle Sevim Bişeyler konuşuyorlardi. "Ben çok kötüyüm duşa girip uyucam" deyip duşa girdim üstündeki çıkardıp ılık suya ayarlayıp suyun vucudumdan akmasina izin verdim. Sanki mümkünmüş gibi daha çok ağlamaya başladım canım yanıyordu tüm bu düşüncelerden kurtulup. İşimi bitirip duştan çıktım. Önceden hazırladım kıyafetlerimi üstüme geçirdim. Odaya girdimde kimse yoktu .içimi Nereye gittilerine dair bi merak kaplasada uykum ağır bastı. Pikeyi kaldırıp içine girdim. Kafami yastığa bıraktım. Kendimi uykunun huzurlu kollarına teslim ederken telefon çaldı bir küfür mırıldandım. Telefonu elime aldımda arıyanın Sevim olduğunu gördüm. "efendim Sevim" diye tısladım Sevim "bizi merak etme biz iyiyiz yarende iyi" dedi "lafı dolandırmada noldunu bana anlat " "ya bişe yok" dedi "nerdesiniz geliyorum" demeye kalmadı kapı çaldı "kim o"  "benimm" kapıyı açtımda sevimle  irem karşımda dikiliyodu elimle geçin  isareti yaptım ellerimi belime koyarak "burada noluyo" dedim. Ikiside gülmeye başladı. Iremin üstüne çıkıp ellerini tutup  "anlatiyomusun" "tamam, tamam anlaticam kalp üstümden" irem bişe demeden Sevim atladı "suan yeren mertin odasında" mertte kimdi "mert kim?" Onları dinlemeden " ya siz nasıl tanimadiniz birinin yanına bırakıp geliyosunuz salakmisiniz nerde yaren ya bişe yaparsa ya naptinizi saniyosunuz" Yaren nerde!" diye kükredim. İrem sesi titreyerek "yu-yu-yukarda" koşar adım yukarı çıktım meet dedi çocuğun odasına daldım ikiside birbirine sarılmış uyuyordu duygulanmismiydim kesinlikle.
Cok güzel duruyolardı ama uyandırmak zorundaydım. Tanımadıgım insanın yanına yareni emanet edemezdim. Kalkın, kalk hadi hemen kalkıyosun. Mert denen cocuk küfür etmeye basladı. Yareninde zaten kalkmaya niyeti yoktu. Saate baktıgımda gecenin 03.30 geliyodu bende diger odadaki yataga yatıp uyudum.