Günah!!!

Var Oluş(1)

Genç yakışıklı ve gözü kara bir adam.Herkes ondan korkarken bir korkuzusu sevebilir mi?
....

Elinde ki fotoğrafa bakerken picvari bir şekilde gülümsedi adam.Gülümsesiyle birçok kişiyi kendisine aşık edebilirdi.Bakışıyla herkesi susturabilirdi.Sert ve öfkeliydi bu bakışlar.Bir kaç ay içinde kız kardeşini vefat etmişti.Hayatta değildi değer verdiği can parçası.Trafik kazası yüzünden kaybetmişti Duru Kıran'ı.

Masada duran viskiyi içerken bu adamı öldürmek çok keyifli olacak diye mırıldandı.Ceketini aldığı gibi evden çıkarken çalan telefonundan bir haberdi.Gözleri o kadar kararmıştı ki doğruyu göremiyordu.Belkide görmek istemiyordu.

Arabasına yaklaşırken derin bir nefes aldı.Bu gece iş bahanesiyle Sivasa gidecek o adamı öldürecekti.Bunu düşününce yüzünde beliren gülümse nadir anlardan biriydi.O Savaş Kırandı.Herkesin korktuğu acımasız mafya.Bir lafıyla ölüm emri veren mafya.22'li yaşlarda genç yakışıklı olsa da bu meslek babasından gelmişti.
Sinirle arabasına binerken kahverengi gözleri sulandı.Sert bir tonla neden lan neden diye bağırmaya başladı.

Şirketin içine girerken tüm genç kızlar hayranlıkla ona bakıyordu. Adam gayet rahat bir şekilde içlerinden en beğendiği kızı kolundan tutarak asönsore çekti.Kız dudak oynatarak beni seçti diye arkadaşlarına nisbet yapar gibi güldü.

Kızı gözüyle yedikten sonra dudaklarına yapıştı.Kız anında karşılık verdi. Kız öpüşmelerinin aralarında adım Duygu dedi.

Savaş banane der gibi kızın dudaklarına daha da yapıştı.Sadece eğlence amaçlı olacağı için gömleğin düğmelerini açtı.Asonrdan çıkarken kızın kolundan tuttuğu gibi odasına itti.Şirketine yaptığı gizli odanın şifresini hızla girdi.Öpüşmeleri tekrar derinleşirken kızı yatağa itti.

İsi bitince kendini yatağa attı.Sert bir sekilde kızı becerdikten sonra gözlerini kapattı.Kızın kendisine yanaştığı fark edince gözlerini açtı.Kız çok cilveli bir şekilde bir daha diyince odadan çık diye bağırdı.Kız yerde ki elbiselerini topluyup giydikten sonra gözyaşlarına boğularak odadan çıktı.Kızın ilki değildi belki ama onu tekrar içinde hissetmek istiyordu.

Savaş kendisine viski doldurak şirketin telefonundan en yakın dostunu aradı.

"Burak bir basın toplantısı ayarla"

" Tamam abi oldu bil"

Telefonu hemen kapatırken kardeşini öldüren adamı düşündü. Mustafa Sancak bugün son günün olacak.

Burak Can odasına girerken derin nefes aldı.Acısı vardı birşey demiyordu ama sinirleniyordu.Sesinin tınısını ayarlayarak hazır abi seni bekliyorlar dedi.

Savaş çete nerde diye sordu.Sinirle masadan kalkarken elindeki kalemi sinirle yere attı.Çete şuan umrumda değildi.Mustafa Sancak'ı öldürmeden eski haline dönemiyeceği biliyordu.

Toplantı salona gelirken tüm gözler ondaydı.Onun aklındaki plan ise bu dakikadan itibaren devreye girmişti.

"Sevgili dostlarım biliyorsunuz yakın bir zamanda kardeşimi vefat etti. Acımız büyük.Kardeşimin vefat etmesini sağlayan adam bulunamadı.Eminin ki kısa bir zamanda bulunacak. Kardeşim hep derdi ki bana Sivasa özel bir yatırım yapacağım.Sivasın gelişmesine yardımcı olacağım.Kardeşimin bu fikriyle yola çıkarak onun istediklerini gerçekleştireceğim.Onun adıda tüm faaliyetler kısa bir süre sonra başlayacak. Bugün iş için sivasa gidecegim. Ve inanın herkes için en hayırlısı olacak.Ben kardeşimin katilini adalete emanet ediyorum. Eminim ki bir gün herşey ortaya çıkacak"

"Sorularınızın devamınızı Burak Can kardeşim yanitlayacak"

Kimseye belli etmeden sinirle toplantı salonundan çıktı. Kardeşim derken bile kalbi acıyordu