Bölüm 3

48 4 1
                                    

Mesajı neredeyse yüz kere yazıp silmiştim. Ne söyleyebilirdim? Sonra bir cesaret ile mesaj atıvermiştim işte "Oralarda kendine çok dikkat et, seni tavla da yenmeyi özleyeceğim!"

Yine söyleyememiştim.Saatlerce elimde telefon mesajını beklemiştim, beklerken gözlerim sessizce kapanmış olmalıydı ki, Mesaj sesi ile uykumdan sıçradım.

"Sağol güzellik, dikkat ederim. Ben de seni özleyeceğim"
Mutluluktan ağzım kulaklarıma varmıştı bile.İçimde uçuşan kelebeklerin tarifi yoktu. Özleyecekmiş benii!

Ah be adam öyle seviyorum ki seni, Sen de beni seviyor olsan, ah bi sarılıp öpsen mesela.. Dünyanın bütün çiçekleri gülüşüm de seninle açsa.. Öptüğün yerler de kelebekler uçsa..

Yaklaşık bir hafta boyunca mesaja bakıp gülümseyerek hayaller kurarak uyuyakaldım. Sonra?

Sonrasında aylar geçti tabi. Artık babamın yanına pek uğramaz olmuştum.Boş vakitlerimi daha çok atolye de geçiriyordum. Resim yapmak beni hem rahatlatıyor hem de çok büyük bir keyif veriyordu.

Bir gün pazar sabahının mahmurluğuyla saate bakmak için telefonu elime aldığımda tanımadığım numaradam bir mesaj gördüm "güzellik ne'haber?" atolye de ki şu çocuk olmalı sahi dün zorla numaramı almıştı, Nasılda boş konuşan biri diye geçirdim aklımdan. Ardından telefonu yastığımın yanına koymuş, uykuma devam etmeyi planlıyordum.

Tam uykuya dalacakken bir mesaj daha gelmiş, Artık söylenmeye başlamıştım. Telefonumu sinirlenerek elime aldım O da ne?
"Ben Ömer."
ömer?? Ömer!

Sizleri sıkmadan, keyifli bir bölüm daha olabilmiştir umarım. Böyle kısa olmalarının sebebi biraz da olayları sizin yorumlarınız doğrultusunda ilerletmek istemem.

Hepinize çok teşekkür ederim. Okuyan gözlerinize sağlık!:)

Bi'de Baktım Yoklar!Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin