Geçmeyen Rap

4.BÖLÜM

Hafta sonu, sonunda gelmişti. Hafta sonları gezmeye dışarı falan çıkabiliyorduk. Geç kalmamak şartıyla.
Sabah kahvaltı yaptık. Üzerimi giyinmeye dolap odasını gittim. Siyah dar pantolonumu , sıfır kol sporcu atletimi gri uzun hırkamı giyindim mavi capimi takıp Buğra'nın giyinmesini bekledim. O da mavi bir kot beyaz sweeft ve beyaz bir cap taktı mavi hırkasını aldı ve çıktık.
Beşiktaşa gitmeye karar verdik, birkaç sprey alacaktık. İkimizde bayılıyorduk sprey boyaya.
Sessizdik. Konuşmaya başladım "Elvinle çok duvar boyadık" dedim.
Özlemiştim onu sevipte dokunamamak zordu. Telefonundan başını kaldırıp "bende sevgilimle yapardım. Bir gece beraber hep gittiğimiz yerin duvarına isimlerimizin birleşimini yazmıştık. Ertesi günün sabahı git işte"dediğinde kötü olmuştum bu ciddi zor bişeydi.
"Neden öldü" diye sordum. "Gözümün önünde hatta kollarımda öldü. Beraber okula gidiyorduk. Poğaça almaya bir pastaneye girdi çıktığında bana doģru gelirken araba çarptı. Son saniyelerini yaşıyordu söylediği tek şey; mutlu ol. Seni seviyorum oldu. Sonrada kurtulamadı."
Çok acı,acısının geçmediği gözlerinden belliydi onu unutamamıştı ve o anı asla silemiyordu. Ama benim gibi ağlamayı sevmezdi gülümseyerek teslli ederdik kendimizi "Başın saolsun kardeşim."dedim omzundan tutarak. " saol " diye karşılık verdi.
Sonunda sprey satan bir dükkan bulduk ve hemen girdik.
Paramız pek fazla yoktu çalışmamız
gerekiyordu. Fakat 'rapçi abilerim' saolsun arada bir atardılar cebime üç beş kuruş
Neyse spreylerin olduğu reyona yürüdük siyah , beyaz , gri , mavi kırmızi ve sarı renklerinden aldık.
....
Biran telefonum çalınca elim cebime gitti Anıl...
Anıl arıyordu. Çok geçmeden telefonu açtım
"Anıl"
"Nerdesin laan. Ne arıyon ne soruyon keyifler iyimi?"
"İyiyim iyiyimde . Anıl... bana iş lazım"
"Olum paraya ihtiyacın varsa eğer--" dediğinde lafını kestim.
"Yok abi. Çalışıp şu para işini düzeltmem lazım. Acı çeksekte tutunmalıyı"
"Tamam broo ben bi bakıyım bulunca sendeyim"
"Eyvallah" diyip telefonu kapattım.
...
Kadıköye geri döndük ve duvar aramaya başladık.
Yetimhaneye yakın bir yerde yıkık eski bir bina gördük.
Buğra binanın önüne gelince sırıttı ve "Burayı bizlik bir hale getiririz. Yazılar grafiti, kolon mikrafon sahne falan rap geceleri düzenleriz" dedi.
Hemen içeri girip içeriyi süzdüm "olur olur"  dedim ve kıkırdadık.
☆☆☆☆☆
İlk dış cepesini güzelce spreyledik grafiti falan işte. İlk kata girdik "burayı güzelce boyayalım" dedim "evet"diye karşılık verdi Buğra.
Bu duvarları halledip,
İkinci kata çıktık. En uzun duvarı gözümüze kestirip "buraya da iş bulursak güzel bir sahne yaparız. İki koltu kolon. Arka plana bir söz çaktık mı efso olur" dediğimde Buğrayla çakışımızı yaptık.
Buğraya baya ısınmıştım. Bana çok yakın geliyordu.
Hemen duraksamadan uzun duvarın önüne geldik, siyah spreyleri aldık. İki rap sözü yazacaktık biri onun biri benim.
Ben yazmaya başlarken o düşünüyordu , duvara yönelip yazmaya başladım.
'Dinlerdim bıkmadan en sevdiğim müzikti kalbinin ritmi' yazdım.
"Woaaww!!" diye tepki verdi bende güldüm.
Sonra o duvara yöneldi ve yazmaya başladı "Kendime kızsamda mücadelem hırsımla' yazdı ve bana döndü "bayaa iyisin baya" dedim sırıttı.
O sözlerin üzerine kırmızıyla T-RAP yazdık. Diğer duvarlara bir sürü söz.
Yerlere şekil falan yaptık boş kalan yerelerede.
Sonra yere oturup etrafa göz gezdirdik. "Burası çok iyi oldu" dedi Buğrayı kafamla onaylayıp " en güzel anılar burada olucak. Mekan bizim"dedim. Osırada telefonum çaldı.
Arayan Anıldı "oliympost sana bir iş buldum hemde tanıdık"dediğinde Buğraya elimle okey işareti yaptım.
Anıl'ı dinlemeye devam ettim. "Bizim sürekli takıldığımız cafe varya Remzi abinin" dedi "Evet biliyorum.  Ama Anıl orası gecede çalışıyor. Okul yetimhane?"diye sordum "Biliyorum Hacı öğlen diye konuştum tamam dedi Remzi abi iki kişi istedi benden"
dediğinde işareti tekrarladım Buğra da sırıttı." Okey pazartesi arkadaşım  geliyorum" dedim "okey hacı" diye karşılık verdi. "Abi saolya gerçekten" dedim "rica ederim kardeşim kendine iyi bak "dedi .

Mekan yetimhaneye çok yakındı. oradan çıkıp yetimhanenin yolunu tuttuk. Yetimhaneye gider gitmez yemekhaneye girdik. Yemek yemeğe koyulduk yorulmuştuk ve açtık. Yedikten sonra hemen yatakhaneye çıktık . Yatağa uzandık. "Ooo genćler!nerelerdeydiniz bugün" dedi artislik taslayarak. Hafif doğruldum "Git şuradan bak birgün elimde kalıcan" dedim ve güldü yatağının oraya doğru geçtiler.
Çok yorulmuştuk uykumuz vardı tam uykiya dalıyordum msj geldi doğrulup telefonu açtı Elvinden
"Selam" yazmış bende "selam" yazraka karşılık verdim.
"Eee ne yaptın bugün"
"Hiç Buğrayla işlerimiz vardı"
"Hmm yarın birşey yapacakmısın"
"Yook" dedim. Belliydi yarın birşeyler yapmak istiyordu.
"Peki. Duvar boyamaya gidelimmi? Eskisi gibi"
Biraz düşündüm ne diyecektim ki "olur" yazdım. Ona asla hayır diyemiyordum.
"Ozamn bakkalın önünde buluşuruz" yazdı
"Tamam"dedim ve kapattik.
●○●○●○●○●○●
Sabah kalktığımda Buğra çoktan kalkmış çalışma odasındaydı. Doğrulmaya çalışırken "günaydın" dedim aynı şekilde karşılık verdi.
Elimi yüzümü yıkayıp yanına gittim neyle uğraştığını anlamak için elindeki deftere bakıyordum. Kafasını kaldırıp " yarışma ićin"dedi "hmm" diye karşılık verdim kafamı duvar yaslayıp "Elvinle buluşucam bugün.  Sprey yapalım mı dedi bende hayır diyemedim" dediğimde sırıttı. "Onu çok seviyorsun ve ona itiraz edemiyorsun" dedi yine sırıtarak.
Elvinin mesajıyla uzerimi giyinmeye gittim çıkış iznimi alıp bakkalın oraya koyuldum...