Gemici Düğümü

KASIRGA

Sabah her ne kadar güzel bi şekilde
uyanmak istesemde yan odada ki kendini dünyaaa yıldızı zanneden maloş erkek kardeşimin hem gitar çalıp hem de , bozuk radyodan çıkma sesiyle şarkısına eşlik etmesiyle uyandım. Evet belki gitarı güzel çalıyor olabilir , evet belki benim inadıma sesi de güzel olabilir , ama gerçekten güzel bir cumartesi sabahı saat 7.00 !!!!! de uyanmaya değmez. Dikkatinizi çekerim cumartesi sabahı bu .
Cinnet geçirmek üzereyken kendime hakim oldum ve üstümdeki mavi battaniyemi atarak hızlı bi şekilde odamın mavi kapısına ulaşmıstım ki birden battaniyeme dolaşıp yere kapaklandım. Bi bu eksikti her tarafım inanılmaz bi şekilde sızlıyo tabi bünye alışık değil sabahın köründe kalkıp bodaslama yerle öpüşmeyi.
Hemen kalktım ve benim maloş yağızımın yanına doğru yürüdüm zaten iki adımda odasına ulaşmıştım , kapıyı çalmadan direk içeriye girdim. Salak yeminle bu çocuk , hem de en âlâsından. Siyah eşofaman takımı ,ayağında benim ona sırf gıcıklık olsun diye doğum gününde aldığım beyaz pofidik tavşanlı ev ayakkabısıyla ( ama ne kadar beğenmemiş gibi yapsada kesinlikle seviyor)
Cool bir şekilde durmaya çalışmış , hem çalıp hem de söylüyordu. Benim girdiğimi bile fark etmemişti safoş kardeşim benim. Sessiz bir şekilde olmaya çalışıp masasının üzerinde duran pet şişeyi yüzüne doğru sert bir şekilde döktüm. Zaten gözleri kapalıydı beni görmedi.
Ne olduğunu anlayamadan bi anda gözlerini açtı ve ağıza alınmayacak küfürleri sıralamaya başladı taaki benim karşısinda durmuş gözümden fışkıran ataşleri görmesiyle susmuştu.

"Güzel kardeşim benim delirdinmi sen ne demeye sabah sabah evi inletiyorsun delirdinmi yağız"

"Abla ne yapıyosun yaa el insaf insan gelirken bi söyler, bu su ne şimdi ayrıca benim akşama konserim var onun için çalışmam gerekiyo anla biraz şu yakışıklı kardeşini "

"Yakışıklılığında konserinde batsın yağız , inşallah o senin konserin midir nedir şarkını söylerken sesin kısılır yağız , konserine giderken arabanın lastiği patlar inşallah yağız."

"Üff abla amma uzattın yaa bir günde erken kalksan ne olur"

Ve bir anda kapı açıldı benim sevgili babam Yavuz kaptanım içeriye teşrif etti

"Oğlum ablan haklı sabah sabah ne bu böyle geçmişsin o cızırdayan şeyin başına yetti artık "

"Üff tamam o çok sevgili kızın gitsin çalmam artık merak etmeyin sesimi bir daha duyamıycaksınız hadi şimdi çıkın uyumak istiyorum"

Ve babamın yanağını vakumlayıp odama geri dönüş yaptım. Ama uykum kaçmıştı bi kere bi daha uyuyamazdım. Bende üzerime üstünde mavi , denizin içinde küçük yelkenli olan bir t-shirt en sevdiğimdir bu arada altına dar siyah bir tayt giydim mavi kendini belli eden spor ayakkabılarımı da giyip odamdan çıktım ve alt kata indim daha uyanmamıştı demekki sultanım , galiba babamda geri yatmıştır. Bende küçük bir not kağıdına nereye gittiğimle alâkalı bir not yazıp evden çıktım.

Şimdiii gelelim size yapacağım açıklamaya;
Benim adım Deniz Görkemli mersinde ailemle birlikte oturuyorum. Bir erkek kardeşim ( salakmı salak ama ne kadar söyleyemesemde dışa vuramasamda yakışıklı , kas yığını , tek yeteneği gitar çalıp söylemek olan ) 18 yaşında
Bir kardeşim var

Yavuz Görkemli ( Yavuz kaptan);mesleği emekli kaptan lıktır. Bize karşı çok sevecen hem de iyi kalplidir fakat dışarıya karşı sert ve otoriter bir insandır.

Annem yok ben beş , kardeşim üç yaşındayken bizi bırakıp İstanbul a gidip kendisine yeni bir hayat kurmuştur kendisi
Evde bizi çekip çevirense sevgili tontiş babannem dir .