Ruhsuz Bedenler

Bölüm-2

Hatırlatma:

Hızlıca işimi halledip bizimkileri bulmaya gitmeliydim.Gürkan'ı uyandırmadan sessizce kapıdan dışarı çıkmamla beraber yan duvara yapıştırılmam bir oldu. Neler olduğunu soramadan büsbüyük eli suratımı kapatarak ses çıkartmamı engelledi. 'Birşey çaktırma' uyarısı hariç ortam sessizlik yeminine bürünmüştü...

ŞİMDİKİ ZAMAN

Anlamaz gözlerle Güven'e bakmayı sürdürdüm. Amacı neydi bu oğlanın? kendisini bana daha da yaklaştırdığında gözlerimi kısarak Ne halt yiyorsun? bakışı fırlattım. Biraz sabret diye cevap verince gözlerimi devirdim. Yaklaşık 5 dakika sonra benden uzaklaşarak üzerini silkeleyerek benden uzaklaştı. Olayı iki kelimeyle özetledi ardından.

Yekta burada.

Yeterliydi bu kelimeler... Yekta... Yekta buradaydı... O buradaydı... Bir zamanlar dünyamı cennete çeviren adam buradaydı... Ardından cehennemi bırakan adam... Kafamı sallayarak kendime geldim. Benden bir cevap isteyen Güven' e baktım. Alaylı bir sırış yer almıştı dudaklarımda. Gözlerimde ise avının zayıf anını bekleyen yırtıcının bakışlarına eş bir anlam yüklenmişti. Gülüşümü bozmadan istediği yanıtı verdim ona.
O zaman bizde ona istediğini verelim.

Güven'in bana sen iflah olmazsın bakışlarına ufak bir kıkırdama gönderdim. 'Uyandırım şu koca adamı yapılacak çok şey var.' diyerek havalı bir şekilde yürümeye başladım. Arkamdan gelen gülüşmelerin ardından 'Yanlış yön!' diye bağıran Kamer'e karşılık sırıtarak cevap verdim.
'Biliyorum'

Allık fırçam ile son dokunuşlarımı yaparken ammada süslendin be kızım feryatlarını yoksayıyordum. Bugünün açılış günü olduğundan ya haberleri yoktu yada umursamıyorlardı. Gözlerimi devirerek işimi daha da uzattım. Maksat gıcıklık değilmiydi? Gıcıklıktı. Duman'ın 'Senden daha güzel' şarkısını mırıldanarak duvarda asılı duran elbiselere baktım. Biraz şey görünüyorlardı, yıpranmış... Arkamda benim hareketlerimi takip eden sürüye farkettirmeden onların giysilerine de bir bakış fırlattım. Kıyafetleri kalmamıştı. Durumu özetlemiştim işte. Siyah eskitme kot pantolonumla kalın kumaş püsküllri bulunan yarım kol bluzümü aldım. Aynı şekilde kırmızı beremi ve mat topuklularımı bir köşeye fırlattım. Arkanızı dönmeleri için ufak(!) çaplı minik(!) bir konuşma yaparak üzerime geçirdim. 4 dev gibi adam yan yana, bana arkaları dönük bir şekilde durması... Sırıtarak Güvenin poposuna güzel bir tekme geçirmemle kendileri yerdeydi diğerleri gülerken Güven kalkmış poposunu ovalıyordu parmağını kaldırdığında göz kırparak dışarı çıktım. Ve kapıdan adımımı atmamla yüzüm ifadesizkiğe bürünmüştü. Diploma yoktu elimizde hal böyle olunca iş de olmuyordu. Geçen gün yırtılan pantolonların diğer bacağını yırtarak giyilecek hale getirmeye çalışmalarının nedeni açıktı. Elimizde birşey kalmamıştı. Korkunç bir rüyadan kabusa uyanmış gibiydim. Yağmurdan kaçarken doluya yakalanmıştım. Ve tek başıma değildim. Elimdeki külüstürse birkaç tuşa basarak istediğim kişiyi aramaya başladım. Açtığında ise kısa keserek can alıcı cümleyo söyledim.
"

Sahneyi hazırlayın. Yıkım geri dönüyor!"

*

Amma da abartınız ama! Neyin ne olduğunu görebiliyorum. O bok beyinli Yekta için bu durumda kalmayacağım. Kendinizi toplayın. Yemin bozulacak ve biz bedelini ödeyeceğiz lakin eğer şu lanet sahneye çıkmazsanız başka şeyler ödeyeceksiniz!" Arkamı dönerek bagetleri Serkeş' e uzattım. "Kamer ve Güven gitarlar arkada asılı Gürkan bana eşlik et ve yanına alman gerekenleri al." Sırayı biliyorsunuz. Ben seyirciyi selamlamaya gidiyorum" dedim saçımı düzelterek. Sahneye çıktığımda coşkun bir kalabalık görünüyordu. Sırıttım. Bu atmosferi seviyordum. Kalabalığa hitaben konuşmaya başladım. "Hey! Millet n'aber? Beni özlediniz mi? Evet olarak algılıyorum bunu. Atmosfer müthiş olmuş. Dinleyip de kaybolanla bozuşuruz. Kamerin gitar kutusu köşede olacak şarkı başı toplayacağım bebeklerime birşet olmasın diye. İşte up uzun bir aranın ardından karşınızdaa Yıkım!" Ve ardından mekanı sarsacak bur alkış yığın. Çocuklara dönerek başlayacağımıza dair işaret verirken saklamaya çalıştıkları heyecan parıltıları doğru yolda olduğumu bir kez daha gösterdi bana. Göz kırparak melodinin gelmesinini bekledim.

GreenDay- American İdiot

Don't want to be an American idiot.
- Bir Amerikan aptalı olmak istemiyorum
Don't want a nation under the new media.
- Yeni medyanın altında bir ulus istemiyorum
And can you hear the sound of hysteria?
- Curcunanın sesini duyabiliyor musun peki?
The subliminal mindfuck America.
- Bilinçaltısal zihin, Amerika'yı sktr.

Welcome to a new kind of tension
- Yeni bir gerginlik türüne hoşgeldiniz
All across the alien nation.
- Yabancı bir ülke çapında
Everything isn't meant to be okay.
- Her şey iyi olmak zorunda değil.
Television dreams of tomorrow.
- Yarının televizyon rüyaları
We're not the ones who're meant to follow.
- Biz takip etmek için yaratılmış olanlar değiliz
Well that's enough to argue.
- Pekala, bu tartışmaya yeter.

Well maybe I'm the faggot America.
- Tamam belki de gay Amerika benim.
I'm not a part of a redneck agenda.
- Ben varolan gündeminin parçası değilim.
Now everybody do the propaganda.
- Millet propaganda yapın şimdi.
And sing along in the age of paranoia.
- Ve paranoya çağında şarkı söyleyin durun.

Welcome to a new kind of tension
- Yeni bir gerginlik türüne hoşgeldiniz
All across the alien nation.
- Yabancı bir ülke çapında
Everything isn't meant to be okay.
- Her şey iyi olmak zorunda değil.
Television dreams of tomorrow.
- Yarının televizyon rüyaları
We're not the ones who're meant to follow.
- Biz takip etmek için yaratılmış olanlar değiliz
Well that's enough to argue.
- Pekala, bu tartışmaya yeter.

Don't want to be an American idiot.
- Bir Amerikan aptalı olmak istemiyorum.
One nation controlled by the media.
- Medya tarafından kontrol edilen bir ulus.
Information age of hysteria.
- Curcunanın bilgi ulusu.
It's going out to idiot America.
- Sonuçta aptal Amerika'ya çıkıyor bu .

Welcome to a new kind of tension
- Yeni bir gerginlik türüne hoşgeldiniz
All across the alien nation.
- Yabancı bir ülke çapında
Everything isn't meant to be okay.
- Her şey iyi olmak zorunda değil.
Television dreams of tomorrow.
- Yarının televizyon rüyaları
We're not the ones who're meant to follow.
- Biz takip etmek için yaratılmış olanlar değiliz
Well that's enough to argue.
- Pekala, bu tartışmaya yeter.

Nefes nefese kalmıştım. "Tekrar görüşürüz millet." diyerek sahneyi terkettik. İçeriye geçecekken önümü kesen birisi ile duraksadım. Oydu. "İyi işti her zaman olduğu gibi fakat şaşırdım. Bilirsin yemininiz felan." Özlemiştim sesini, kokusunu. A
cı versede özlemiştim. Bedel diyerek kestim devam ettireceği cümleleri. Büyük bir bedel diye fısıldadı derinlerimde iz bırakan adam, hazırım dediye karşılık verdi tuz buz olmuş kalbim. O söyledi, ben cevap verdim. Kalbim ise ... Kendini suyun derinlerine bırakıyordu, o anlarda.

Selam millet! Uzun bir ara ve yine ben. Arayı bu kadar açmamayı düşünüyorum. Devam edebilmrm içen şu minik yıldızlara ve okuyucu kitlesine ihtiyacım var. Boşa olmadığını hissedebilmem için. Yorumlarınız ve mesajlarınızı bekliyorum. Değerlisiniz.