Uzun zamandır yazmaya fırsat bulamamıştım. Aklımda hep "sen" olduğun için kolaylıkla yazabilirim...
Evet, senin aşkını sadece buraya yazabiliyorum. Korkaklık mı bu? Yoksa özgür olamadığım için mi? Her ne olursa olsun seni seviyorum sevgili. Sana sevgili diyebildiğim tek yer de bura... Seni sevdiğimi çok zor anladım Buğra. Bir insan arkadaşı yüzünden nasıl âşık olur ki? Belki de aklımdaydın ama seni ortaya çıkarmıyordum. Onu sevmek Ankara'nın her sokağında denizi aramak gibiydi, umutlu ama bir o kadar da çaresiz. Rüzgârda savrulan saçlarını izlemek, en ufak mimiğinde çıkan gamzeleri beni daha çok âşık ediyordu. Kızdığında olan bakışları beni adeta yıkıp parçalıyordu, içimdeki yangınlara sebep olan da, o yangını söndürecek olanda Buğraydı. Beni en çok korkutan şey onun başkasını sevmesiydi. Onu aldığı nefesten bile kıskanırken başka kızlardan kıskanmamak elimde değildi. Sınıfa Arya adında bir kız geldi güzel değildi ama çekiciydi. O gün anlamıştım bütün düzen bozulacaktı. Aşkım nefretle kaplandı. Buğra'nın Arya'ya her bakışı beni daha çok sinirlendiriyordu. Her yakınlaşmalarında yanlarına gidip bir yandan umudumu yitirmemeye çalışırken bir yandan da aralarına girmeye çalışıyordum. Yine bir sabah mutlu bir gün olması dileğiyle evden çıktım. Okula vardığımda onun kaza geçirdiği haberini aldım...