Bölüm-18 Yakından

133 11 2
                                    

Medya bugün Niall'la evlendiğim zamandan gjdhdkdj

"Vee bitti. Saat tam 11. Aferin size çocuklar." Dedi Carry.

"Sonunda bitti. Tanrımm çalışmak çok zor. Harryyy hadi gidip uyuy- bir dakika biz nerde kalcaz lan?"

Harry ismini duyar duymaz düşüncelerinden sıyrılıp Niall'a döndü.

"Efendim?"

"Bay Styles sonunda döndü. Yer diyorum. Parladı. Hatta yekında ericek bırak şu süpürgeyi." Dedi Niall.

"Gece napıcağımızı düşünüyorum Niall. Ama sokakta üşüyerek çok güzel uyursun değilmi? Burda seni düşünüyorum sen hala işin esprisindesin." Harry kızmıştı. O, Niall için bu kadar uğraşırken, onu bu kadar önemserken Niall'ın böyle davranması onu kızdırmıştı.

"Taam abi ne kızdın?" Dedi bu sefer. Artık Harry'nin canına tak etmişti. "Niall. Biraz ciddi ol. Bu kadar salak olma. Hayat hep böyle gitmeyecek. Bunu bil. Ben olmasam nasıl yaşicaksın acaba? Daha önümüzde kocaman yol var!" Harry istemeden konuşmasının sonuna doğru sesi kalınlaşmıştı. Carry'se endişeli bakışlarla onları izliyordu.

"Sen ne zaman ağır abi oldun? Bende durumumuzu biliyorum. Senin kızgınlığınıda anlıyorum. Sadece senin yüzünde küçücük bir gülümseme, küçücük bir tebessüm olsun diye burda uğraşıyorum. Yoksa ben daha sabaha kadar kalabilirim. Daha hiç yorulmadım." Ve Harry, onun gözünde ne kadar değerli olduğunu o an anladı. Niall'ınsa gözleri dolmuş ona bakıyordu. Kollarıda açıktı, daha çok hadi sarılalım değilde, ben şimdi ne yaptım der gibi açıktı kolları. Harry hemen gitti ve ona sarıldı. Kokusunu içine çekti. Niall da ona sarılıyordu. Harry'nin gözünden bir gözyaşı aktı ve onun kulağına fısıldadı. Niall, Harry'nin nefesiyle kulağında bir irkilme hissetti.

"Biz şimdi napıcaz Niall?"

"Bilmiyorum tatlım."

"Bana birşey söyle. Kalıcak yerimiz yok, paramız yok, her an bizi bulabilirler, Louis ve Liam'ı kimse bilmiyor. Bana birşey söyle Niall lütfen."

Niall birşey demedi. Sadece daha sıkı sarıldı ona. Ne demek istediğini Harry anladı. Fısıldadıkları için Carry hiçbirşey duymuyordu.

"Ah siz çok tatlısınız. Gelin buraya" dedi ve kendi kollarınıda açarak onlara yaklaştı. Üçü birden sarılmaya başladılar.

"Benim evimde kalabilirsiniz." Dedi Carry.

"Hayır. Hiç gerek yok Carry. Sana çok yük oluruz." Dedi Harry.

"Ne yükü canım, siz benim oğullarımsınız." Dedi Carry ve iksininde sırtını sıvazladı. Sonra ayrıldılar. Birlikte toplandılar. Işıkları söndürdüler ve dükkanı kilitlediler. Turkuaz bir vosvosa bindiler. Carry ara sokaklarda arabayı sürmeye başladı. Bir 10 dakika sonra Bir apartmanın önüne geldiler. Çok iyi değildi ama çokda kötü değildi. Carry anahtarını çantada aramaya başladı. En sonunda buldu. Kapıyı açtı. İçeri girdiler. Çok tatlı bir ev vardı karşılarında Niall ve Harry'nin. Her yer pembe, beyaz eşyalar ve dantellerle süslenmişti.

"Açmısınız?" Diye sordu Carry.

"Eee şey hayır. Sanada daha çok yük olmayalım. Bu gün uyuyalım yarın zaten evde olmayız." Dedi Niall. NİALL. NİALL AÇ OLMADIĞINI SÖYLEDİ.

"Siz bilirsiniz. Pizza yemek istemiyorsanız?"

"Ben açım" dedi Niall. Sonunda kabullenmişti.

¤ ¤ ¤ ¤ ¤ ¤ ¤

"Biz yerde yatarız." Dedi Harry.

"Boşta çift kişilik yatak var. Sizi oraya yatırıcaktım."

KURALHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin