Avutmalar 1. Bölüm

160 1 2
                                    

Hava çok sıcaktı.

24 Temmuz saat 11:32, İzmir

Berk bavulları taksiye yükledi ve annesinin gelmesini bekledi. O sıra arkadaşları onunla vedalaşmak için apartmanın önüne toplanmıştılar. Herkes üzülüyor, Berk ise onlara moral veriyordu. Geri geleceğini ve yine kaldıkları yerden devam edeceğini söyledi bir kaç kez.

Arif: “Kardeşim, Antalya’ya varır-varmaz bize haber veriyorsun.”

Berk: “Tabi, Antalya’ya giriş yaptığım an sizi arayıp haber vereceğim. Sizi ve İzmir’i özleyeceğim!”

Arkadaşları: “Şimdi... Sensiz hiç çekilmez ki, bu İzmir. Keşke gitmesen, keşke. Bizim ile kalsan keşke.”

(Berk’in annesi’nin adı Nur Türk.)

Berk’in annesi gelmişti, artık gitmek zamanıydı. Berk’in annesi de, çocuklarla vedalaştı ve taksiye oturdu. Arkadaşlarının gözünde yaş Berk’i uğurladılar. Berk ise kendisini zor tutuyordu ağladığını görmemeleri için ama içi çoktan ağlıyordu. En çok sevdiği arkadaşlarını bırakmak zor olucaktı onun için ama gitmesi lazımdı.

Antalya’da Berk ve ailesini bambaşka bir hayat beklemekteydi.

Taksi yavaş-yavaş havalimanına yakınlaşmaktaydı..

Berk: “Meleğim! Babam bizi bekliyor dimi havalimanında?

Annesi: “Evet oğlum! Baban orda ben hazırlanırken aradı ve bizi beklediğini söyledi.

(Berk’in babası  Mehmet Türk.)

Taksi artık havalimanına varır-varmaz, Berk’in babası taksiye taraf yöneldi. Bavulları taksiden aldı ve yol ücretini ödedi.

Mehmet: “Hadi bakalım, Allahu-Teala yolumuzu açık etsin.”

Nur: “Amin!”

Bavullar bagaja verildi ve pasaport kontrolunu geçtiler.

Artık uçağa binmiştiler. Berk cam kenarında oturmak istememişti ve gelen geçeni seyir ediyordu ki, bir kız gözüne sataştı. Berk’in kalbinin ritmi hızlı atmaya başlamıştı, yanakları hafiften kızarmıştı. Kızın babası oturulacak olan koltukları söylediğinde Berk hemen yanındaki koltuğun numarasına baktı ve kızın babasının söylediği numaralarla aynıydı. Bunu görünce Berk iyice heycana kapılmış, başka şeyler düşünmeğe kendisini mecbur ediyordu ancak, gözlerini ondan alamıyordu. Kız yavaşca gelip B tarafının Berk’e en yakın koltukta oturdu. Berk, kıza bakarken kız ile göz-göze geldi ve masum bir gülümsedi. Berk ise kendisine engel olamıyordu. Tek çareyi müzikte aramaya kalkıştı. Müzik çaldırcısını çıkarıp ve kulaklıklarını takıp şarkılarını dinlemeğe başlamıştı. Ama bir fayda etmemişti, o kızın o masum gülüşü onun gözünün önüne geliyor ve Berk’te gülümsüyordu. O an babası, Berk’e neden güldüğünü sordu..

Mehmet: “Ne oldu oğlum? Neye gülüyorsun böyle?”

Berk: “Hiç baba, sadece çok güzel şarkı gülümsetti..”

Mehmet: “Cam kenarına geçmek ister misin? Uçak kalkmadan geçmek istiyorsan söyle..”

Berk: “Yok baba böyle iyiyim ben, sağ ol yine de teklif için..”

Berk yine kendisine engel olamıyor hafiften kıza bakmağa çalışıyor. Yanında oturan kızın babası..

Kızın babası: “Çağla kızım, cam kenarına geçmek ister misin? Sen seversin güzel manzaraları..”

AvutmalarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin