Nirvana sonunda kendine gelebilmişti. Ama hala kendini kontrol edemiyordu. Dean'in dudaklarındaki bira tadı şimdi onun dudaklarındaydı. Ve bu çok.. Garipti.
"Tamam,yeter." dedi Nirvana, Dean'i sertçe iterek "Gitmeliyim."
"Bunu yapan ilk kadın sensin." dedi Dean. "Ateşli bir öpüşmenin ortasındaydık Nirv..."
"Şşş." dedi Nirvana, Dean'i dudaklarıyla susturduktan sonra dağılmış saçlarını düzeltti ve göbeğinin üstüne kadar çıkan tişörtünü indirdi. "Bir dahaki sefere daha fazlası için sözüm olsun."
Nirvana işaret parmağını Dean'in alt dudağında gezdirdikten sonra arkasını döndü ve kapıya yöneldi ama Dean'in elleri onu kolundan tuttu ve tamamen kendine bastırdı.
"Sana asıl sormak istediğimi soramadım, Niv." dedi Dean. Nirvana hafifçe gülümsedi. Bu hoşuna gitmişti. Ama Dean hem ciddi hemde alaycı bir yüze büründü. "Beni takip mi ediyorsun."
"Küstahlaşma, Winchester." dedi Nirvana, Dean'in kollarından sıyrılmaya çalışırken. Dean gitmesine izin vermedi. Ve iyice kendine çekti. "Canımı yakıyorsun."
"Bana kim olduğunu söyle." dedi Dean gülümseyerek. Ama o her zamanki seksi gülümsemesi değildi. Her an patlamaya hazırmış gibi duran gülüşüydü.
"Dean!" dedi kollarını Dean'den kurtarmaya çalışarak. "Ne yapıyorsun?"
"Bana kim olduğunu söylemen için zor yollara başvuruyorum." dedi Dean gözlerini sinirli olarak açarak. Nirvana tepki vermeyince Dean cebinden kutsal su olan şişeyi çıkarıp Nirvana'nın suratına fırlattı.
Ama Nirvana kahkaha atmaya başladı.
"Ne, ne gülüyorsun?" dedi Dean afallamış bi ifadeyle.
"Bırak ellerimi, gerizekalı." dedi Nirvana. Hala gülüyordu ve bu Dean'in sinirlerini fazlasıyla bozuyordu. "Ben bir iblis gibi mi görünüyorum?"
"Seksi bir piliç gibi görünen bir iblis olman çok mantıklıydı." dedi Dean bu sefer ukalaca. Ama sonra aklına bir şey gelmiş gibi gözlerini açtı. "Bir dakika, kutsal sunun iblisler üzerinde işe yaradığını nerden biliyorsun?" dedi Dean.
"Gerçektende bu kadar salak olacağımı düşünmemiştim." diye mırıldandı Nirvana. Dean bir şey söylemek için ağzını açmıştı ki Nirvana onun sözünü kesti. "Evet, tamam. Seninle geliyorum."
xxxxxxxxxxxxxxxxxx
"Sam," dedi Nirvana arabadan inerken gözlerini devirerek. "kesinlikle abine bir kıza nasıl davranılacağını söylemen lazım. O çok kaba."
"Aslında bakarsan," dedi Dean tek gözünü kırpıp ukala gülüşünü takındı. "o kadarda kaba değilimdir."
"Dean, beni kaçırdınız sayılır ve ben bundan hiç hoşlanmadım." dedi Nirvana. "Bu arada sormadan söyleyeyim, size hayatımdan bahsetmeyeceğim."
"Elbette bahsedeceksin, küçük kız." dedi Dean her zamanki ukala tavırlarıyla -.
"Bana bir daha küçük kız dersen, çeneni yamulturum." dedi Nirvana, Dean'e öldürücü bakışlar gönderirken. Dean gözlerini devirdi ve sustu.
Nirvana, Sam ve Dean otelde ki odalarına girdikten sonra kapıda bekledi. Ta ki Sam ona soru soran gözlerle bakana kadar "Gelebilirsin."
"Çocuklar,çocuklar." dedi Nirvana. "Siz erkeksiniz. Girmeden önce?" dedi ve ikisininde gözlerini devirmesine neden olduktan sonra güldü.
Dean yaklaşık bininci kere gözlerini devirirken Nirvana devam etti. "Evet, aslında bir keresinde canıma kıymayı denemiştim." dedi Nirvana ve sonra ekledi. "Fakat intihar mektubunu yazarken uyuyakalmışım."
"Çok komik, kü.." Dean Sam'in göz devirmesi üzerine sustu gözlerini Nirvana'ya dikti.
"Seni intihara sürükleyen ney-" diyecekti ki, Nirvana Sam'in sözünü kesti.
"Canım sıkılmıştı." dedi Nirvana.
"Hadi ama, bunun altında ki gerçek nedeni söyleyebilirsin." dedi Dean ukala tavırlarından vazgeçmeden.
"Bu konudan bahsetmek istemiyorum, Dean." dedi
"Sence bunun peşini bırakacak mıyım?"dedi Nirvana'nın gözlerinin içine bakarken. "Konuş, Nirv-" diyecekti ki trençkotlu bir adam buğulu bir kanat çırpma ve hafif bir rüzgarla tam Dean'in dibinde beliriverdi.
"Cass," dedi Dean Castiel'e dönerek. "Bunu konuşmuştuk. Mahremiyet konusu."
"Üzgünüm." dedi Castiel ve gözleri Nirvana'ya döndü. "Seni tanıyor muyum?"
"Hiç sanmıyorum." dedi Nirvana sandalyeye bağlanmış elini çekiştirerek. "Sen kimsin?"
"Castiello. Tanrı'nın bir meleği." dedi Casitel gölge kanatlarını ihtişamla gösterirken. Nirvana dudaklarını şişirip gözlerini açtı.
"Dedikleri kadar varmışsın, Casitel." dedi Nirvana sırıtarak.
"Tamam bu kadar gösteriş yeter." dedi Dean tekrar Nirvana'ya dönerek. "Nirvana'da tam bize hikayesini anlatıyordu."