Kayboluş

248 11 2
                                    

Hayı...r !

Uyandığımda sıcacık yatağımdaydım.Nasıl yani ? Herşeye nereye gitti ? Bütün vo gördüklerim rüya mıydı ? Yataktan kalkıp perdeyi açtım. Dışarıda günlük güneşlik bir hava vardı. Banyoya doğru ilerlerken evin uzun koridor duvarlarına ellerimi surtuyordum.Bu sessizliği bile özlemiştim.Ama aklımı gördüğüm şeyler kurcaliyordu.Hepsi birer gerçek gibiydi. Banyoya girdiğimde duşa girmek için suyu açtım. Aynadaki yüzüm sanki benliğime düşmandı.Duşun sıcak suyu tüm bedenime işliyordu.Duştan çıkıp salona geldim.Telesekreteri kontrol ettim.Annem ve Garon onları aramam için mesaj bırakmıştı. Tanrım! Bu yaşadıklarımın gerçek olup olmadığını anlamanın tek yolu vardı. Herşeyin içindeki peder.

Bölüm 2

Kiliseye geldiğimde herşey normal görünüyordu.Sanki yaşadıklarım birer rüya gibiydi. Pederi görmemle tüylerimin ürpermesi bir oldu.

Peder: Merhaba Mia. Uzun zamandır kiliseye uğramıyordun iyi misin ?

Mia : Iyiyim peder.

Pederin sözleri soru sormama gerek birakmamamisti.Peki bana ne oluyordu? Tüm bunlar gerçek değilse, öyleyse neydi ?Dengem iyice bozulmuştu.Dersleri boşlamıştım.Ayrica bu uyku nöbetleri nereden çıkıyordu ? Ya gördüklerim?

Bunları aciklayamiyordum.Gorduklerimin gerçek olduğunu biliyordum.Tum o yaşananlar kurgu olamazdı ? Olamazdı değil mi ?

Bölüm 3

Eve dönüp annemle, Garonu aradım. Bunları anneme anlatamazdim.Garonla konuşurken onn sokağın sonundaki kafeye çağırdım.Telefonu kapattıktan sonra yatak odama yöneldim.Dolabi açıp beyaz tisortumu ve kot sortumu giydim.Kapiyi kitleyip evden ciktim.Kafeye geldiğimde Garon daha gelmemişti. Onu beklerken bir kahve aldım. Gördüklerim konusunda onunla konuşmam gerekiyordu.Ne de olsa psikoloji bölümünde okuyan birinin yardımıni kimse edemezdi.Garon kapidan girdiginde kahvemi yarilamistim.

Garon :Merhaba Mia. Nasılsın ?

Mia : Merhaba Garon. Pek iyi sayılmam aslinda bende seninle bu konuyu konusacaktim.

Garon: Seni dinliyorum Mia.

Garon. Erkeksi yüz hatları, kaslı vücudu, uzun boyu ve çekici gri gözleriyle her kızın istediği bir tipti.Ama şuan bunları düşünecek zamanim yoktu.

Mia : Garon ben birseyler görüyorum.

Garon: Nasıl yani ? Ne gibi şeyler ?

Mia : Siluetler, , karmaşık apayrı garip bir boyut, tuhaf sesler, ani bilinç kaybı. ..Daha saymama gerek var mı ?

Garon: Anlıyorum Mia. Fakat belirli birşey söylemek çok zor.Bu kucuklugunde gecirdigin bir travma ya da korkularinin yüzeye çıkışı olabilir.Bunun için daha deneyimli bir destek alman şart. Istersen senin için tanıdığım bir psikiyatrist ile gorusebilirim.

Mia : Tanrım ! Benim kafayı yediğimi mi söylüyorsun ?

Garon: Saçmalama Mia. Sadece destek almalısın diyorum. Söylediklerin normal şeyler değil.

Mia : Ya gercekse Garon.

Garon : Yapma Mia .Bunlara inandığını soylemeyeceksin degil mi ?

Mia : Garon ben inanmıyorum. Görüyorum. Anlaşıldı. Bana inanmayacagini dusunmeliydim.

Garon: Mia bekle ! Mia.

Bölüm 4

Gördüklerim gerçekti.Ya da Garon haklı ben kafayı yiyordum.Peki bir kurgu bu kadar gercek olabilir miydi ? Ya kabileler,ya Görünmeyenler, , şimdi hepsi benim kurdugum seyler miydi ? Ya o bilgiler. Tanrım bununla baş edemiyordum.Galiba gerçekten bir psikiyatriste gorunmem gerekiyordu. Yoksa bu işin içinden cikamayacaktim.Tamamen kaybolacaktim.Hemde kendi dusuncelerimde kaybolacaktim.Bir bakima bu da bir yokoluş, bir Kayboluştu.

Görünmeyenler.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin