5. Bölüm

35 7 1
                                    



Sabah uyandığımda sanki yeniden doğmuş gibi hissettim.Sanki eski Dolunay olacağım her şey ortaya çıkacak gibi.

Yatakta doğruldum etrafa bakındım.Oda arkadaşım Damla elbiseleriyle uğraşıyordu .Terliklerimi giyip tuvalete doğru yürüdüm serin suyla elimi yüzümü yıkadım.Daha sonra yüzümü kuruladım.Bir süre aynadaki görüntümü izledim.

Saçımı taradım ve klasik topuzlarımdan birini yaptım.

Tuvaletten çıkıp yatağımı topladım.Hem ne de olsa arkamdan yatağımı toplayacak babamın hizmetçisi yok!

Yarısını oda arkadaşımla paylaştığım gardırobumu açtım.İçinden siyah taytımı ve siyah bir askılı tişörtümü çıkardım.Giyinmek için banyoya girdim.

Giyindikten sonra spor ayakkabılarımı da giydim.Yatağımın yanındaki boydan aynadan son kez kendimi inceledim.Topuzumu açtım ve saçlarımı özgür bıraktım.Hem ne de olsa her şey özgür olmak ister değil mi:)

Odamın anahtarını alıp çıktım. Telefonumu ararken telefonumu odamda unuttuğumu hatırladım.

Odaya girdim ve telefonumu alıp çıkarken oda arkadaşım Damla'nın bavulunu topladığını fark ettim.Yanına yaklaşınca ağladığını anladım.Omzuna dokundum ve

-Damla iyisin değil mi?Hem nereye bavul ne?

Hıçkırıklarının arasından zor anlaşılan sesiyle

-Dolunay inanamıyorum ama benim bir teyzem var ve ben reşit olacağım zamanda bile onunla birlikte kalacağım.O beni kabullenmeyen annem gibi değil o beni çok seviyor.

Damla'ya sarıldım.Aslında sanırım teyzesi zorunda olduğu için alıyor.Bunları Damla'nın teyzesi müdürün odasından çıktıktan sonra yaptığı telefon konuşmasında duydum.Sanırım birisi teyzesine rüşvet karşılığında Damla'yı okulu bitene kadar yani eli bir iş tutana kadar yetiştirecekmiş.

Üstelik kızın ihtiyaçlarını da telefonda görüştüğü kadın ödeyecek.Bence Damla ile ilgilenen kişi ya onu seven erkek ya da annesidir.Çünkü bir insanı korumak için son çare bu kadar iğrenç bir teyzeye emanet edebilecek kadar seviyor.

Neyse hayırlısı neyse o olsun.Arkadaşıma son kez sarılıp vedalaştık.Zaten aynı kolejde bursluyduk.Yani istediğimiz zaman görüşebiliriz.

Artık ya yeni bir oda arkadaş gelecek ya da tek başıma kalacağım.

Yurdun yemekhanesinin olduğu kata geldiğimde erken geldiğim için fazla sıra yoktu.Ben de bu yüzden erkenden yemekhaneye geliyorum.Aslında yurdun belirli yemek saati var ama isteyen erkenden de yiyebilir.

Sırada beklemeye başladım.Sıram gelince tepsime kahvaltılıkları koyup bir masaya geçtim.

Kahvaltımı yaparken bir kişinin karşımda oturduğunu hissettim.

Yanlış hissetmemişim karşımda yakışıklı kahramanım kahvaltısını almış karşımda oturuyor.

Onu görünce hafif tebessüm ettim.O da bana karşılık verdi.

Bir dakika o buraya nasıl geldi.Hem neden onu içeri aldılar ki?

Bu çocuğu gerçekten anlamıyorum.Benden bir sürü şey saklıyor.

Kahvaltımı bitirip tepsimi bulaşıkhaneye bıraktım.Gerçekten çok güzel bir yurttayım.

Yakışıklı kahramanımın yanına gittim ve karşısına oturdum kahvaltısını bitirmesini bekledim.

Geri Dönüş;İNTİKAM Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin