4.Bölüm

92 7 3
                                    

Multimedia Ayşe dans ederken...

~YAZARIN AĞZINDAN~

Ayşe elindeki içeceğinden son bir yudum daha aldıktan sonra masaya bıraktı ve konuşmaya başladı." Ya böyle oturacak mıyız hep? Hadi kalkın dans edelim?" Dedi sitemle. Sonra ablası Defne'ye döndü ve sorarcasına baktı." Ablaa?" Valla bana bakma ben böyle rahatım" dedi Defne oturduğu koltuğa daha çok yayılarak." Ay doğru söylüyorsun valla hadi kalk gidelim." Dedi Çağlar ve gülerek ayağa kalktı. Onlar piste giderlerken kızlar da gülerek onları izliyorlardı. Ayşe ise kendini çalan şarkıya kaptırmışdı ki belinde hissettiği ellerle aniden arkasını döndü. Karşısında gördüğü adamla büyük bir şaşkınlık yaşarken kendini geri çekti. Adamın onu belinden tutup tekrar kendine çekmesiyle bir şok daha yaşarken en sonunda ağzını açabilmişti." Bıraksana lan beni!!!" Dedi sinirle. Adam ağzını yayarak konuşunca daha çok sinirlenmişti." Güzelim biliyorum sende istiyorsun naz yapma işte." Dedi. Ayşe'nin sinirden elleri titriyordu." A-aa bıraksana be adam!"
"Eeh yeter be amma da naz yaptın yürü!" Adam Ayşe'nin kolundan tutup onu sürüklemeye başladığında Ayşe de olabildiğince karşı koymaya çalışıyordu. Tabi bu iri cüsseli adama karşı koymak ne kadar kolay olursa. Kolunu bir hızla tekrar çektiğinde adam kolunu daha çok sıktı. Ayşe acıyla inledi. Adam onun bu boşluğundan yararlanarak hızını artırdı. Ayşe son bir kez daha direnecekti ki adamın bir anda yere düşmesiyle donup kaldı. Kafasını çevirdiğinde bir çocuğun o adamı yumrukladığını gördü. Hemen oraya gitti ve kolundan tutarak onu durdurmaya çalıştı. Ama çocuk adamı dövmeye o kadar çok dalmıştı ki kollarından tutan ince ve nazik ellerin farkında değildi." Ya yeter!" Ayşe bir sinirle bağırdığında çocuk kafasını ona çevirdi. Ayşe karşısında gördüğü tanıdık simayla şaşkınlığını gizleyemedi. O daha ne olduğunu anlamadan genç adam onu kolundan tutarak sürüklemeye başladı.

~AYŞE'NİN AĞZINDAN~

Koluma geçecekmiş gibi olan parmakları çekmeye çalışırken aynı zamanda da bağırıyordum." Ya bıraksana beni eşkıya mısın nesin? Nereye götürüyorsun beni?" Bağırış çağırışıma hiçbir cevap vermezken beni sürüklemeye devam ediyordu. Sonunda bir kapıdan çıktığımızda kolumu bıraktı. Ellerinin izi çıkan kolumdaki acıyı gidermek için ovmaya başladım. Kafamı kaldırıp ona baktığımda ellerini siyah saçlarının içinden geçirdi ve derin nefesler almaya başladı. Sanırım sakinleşmeye çalışıyordu. "Ya sen nasıl bir manyaksın ya! Ayrıca ne hakla o adamı dövüp beni oradan çıkarıyorsun! Hem de sürükleyerek!" Bağırmamla aniden bana döndü ve hızla üzerime gelmeye başladı. Onun bana gelmesiyle bende geriye doğru gitmeye başladım." Gelme! Gelmesene be!" Sırtımı duvara çarptığımda durmak zorunda kaldım." Sıçtık "
Hızla dibime girdi ve iki kolunu iki yanımdan geçirip bana doğru eğildi.
"Ben...!" Cümlesinin devamını getirmeden arkasını döndü ve yürümeye başladı. Ben şaşkınca onun arkasından bakarken o bana hiç bakmadan buradan uzaklaştı.

  ★★★

Asansörün önünde gelmesini beklerken duyduğum sesle arkamı döndüm." Ayşe!!" Bana doğru hızla gelen Defne ile derin bir nefes aldım. Yanıma geldiğinde nefes nefese konuşmaya başladı." Kızım nerdesin sen? Bütün oteli aradım bulamadım seni! Nereye götürdü o adam seni?" Dedi telaşla. "Ya sorma ne bileyim bende burayı zor buldum zaten salak herif! Sinir oldum biraz kendime geleyim anlatacağım. Kızlar nerede?" Dedim durgunca." Yukarda odadalar seni çok merak ediyorlar. Bilmiyorsun sen tabi. Siz gittikten sonra o adamın arkadaşlarıyla kavga ettik. Ama yinede söylemediler nereye gittiğinizi. Güya onlarda bilmiyorlarmış. Siz onu benim külahima anlatın." Onun bu sinirle haline gülerken asansör geldi. İçine bindigimizde hala sinirini atamayan Defne'ye gülmeye devam ettim." Kızım gülmesene sende! Allahım ya. Biz seni korumaya çalışıyoruz. Sen bize gül. Oh ne ala!" Sitemle söyledikleriyle gülmemi zar zor durdurarak onu cevapladım." Tamam tamam sustum." Hayır susmadım. Şunun tipe bak! Neyse içinden gül gül.
Hahahahahaha kıh kıh kıh hihihi
Tamam bu kadar yeter.
  Odanın kapısı açıldığında onlara baktım. Hepsi gözlerindeki endişe ve dehşet verici ifadeyle bana bakıyorlardı." Sanırım gülme sırası bende ha? Ama sonra gidip simsiyah giyineceğim. Malum kız kardeşim arkadaşlarımın gözlerindeki ışınlara maruz kalarak öldü." Dedi ve kahkahalarla yanımdan uzaklaştı. Hayır neden beni burada bırakıyorsun vicdansızın kızı. Ay anam vallaha geliyorlar. Çağlar hızla yanıma gelip kolumdan tuttu ve beni odanın ortasında bulunan sandalyeye oturttu. Soru bu sandalye niye burada? Ben sandalyeye oturduğumda birisi de odanın ışığını söndürdü. Ortam karanlık olduğunda başımda bir ışık yandı. İlk başta ışık gözümü aldığı için yüzümü buruşturdum. Gözlerim alıştığında kızları baktım. Hepsi daire olusturacak şekilde toplanmışlardı. Beyza elinde telefondan gelen flash ışığını tutuyordu. Sanırım bu bir sorguydu. Bir filmde olmadigim kesin.Eh en azından böyle bir ortam ve ışık var. Kendi kendime içimde konuşurken Simay'ın sorusuyla ona döndüm." Geçen 1 saatte nerdeydin?" Ciddi misin? "Evdeydim. Karım ve çocuklarımla film izliyordum." Dedim sesimi kalınlaştırıp olaya ciddiyet katmak istercesine." Emin misin? Çünkü olaydan önce biz senin yanındaydık." Dedi Beyza şüpheyle." Ah size yalan söyleyecek değilim. Ama lütfen gece bir barda eğlendiğimden karımım haberi olmasın." Dedim aynı ses tonuyla. Sonra ortamda oluşan sessizlikle kızların yüzlerine bakmaya başladım. Gülmemek için dudaklarımı birbirine bastırırken arkadan gelen kahkaya sesiyle birinin benden önce davrandığını anladım." Ah hadi ama ciddi misiniz siz? Ne zaman büyüyeceksiniz? Ayh allahım birde karım diyor. Tövbe tövbeee." Ablamın attığı kahkahalarla bende kendimi tutamadım ve gülmeye başladım. Kızlar da gülünce biraz olsun yaşadığım olayı unutmuştum.

DEFNE YAPRAĞIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin