İçimdeki Döküntü (EXO-KAİ)

15. Bölüm

1 Gün Sonra

Yazar Anlatımı ;

Hae Jin Fan buluşmasının olduğu kapalı alana yeni gelmişti. İçecekler, Exo'nun oturacağı yerden çok az ilerideydi. İçecek kutularının başına geldi. "Ne-neydi!?"

"en sondan 9 birim gerideki, 18 birim sağdaki miydi? Yoksaa... En baştan 9 birim öndeki, 18 birim soldaki miydi?"

"Aish! Cidden..."

Kendi kendine konuşuyordu. Sonunda kutu içecekleri saymaya başladı. Çok dikkatli sayarak doğru kutu kolayı alması gerekiyordu çünkü bundan başka seçeneği yoktu!

"Een soon, 1-2-3-4-5-6-7-8-9! Veee, 1-2-3-4-5-6-7-8-9-10-11-12-13-14-15-16-17-18!! İşte burada! Umarım doğrudur!!" İçinden saydıktan sonra kutu kolayı almak için uzandı. Tam eline alacaktı ki... Başka bir el kolayı almış mıydı! Hae Jin ağzını 'O' şekline getirdi ve dönmüş giden kızın kapüşonunu tuttu.

"Hey! Kusura bakma ama o kutu kolayı önce ben gördüm!" Yaptığı şey neydi?

Karşısındaki kız kaşlarını kaldırarak konuştu ;

"Ne!? Ben gördüm mü? Bebek misin çekil git şurdan!"

Hae Jin kızın elindeki kolayı kaptı ve koşmaya başladı. Bu... Sanırım bu 22 yaşındaki bir kız için oldukça anormaldi. Ama başka şansı yoktu! Arkasından bağıran kızın sesini duydu "Kafasında sorun mu var acaba? Burada daha bir sürü var...?"

----------------------------------

Hae Jin, İmza sırasının en arkasına falan geçmemişti. Mümkün olduğunca en ön sıralara geçmeye çalışmıştı. Çünkü bekledikçe kalbi dahada heyecanlanıyordu. Kesinlikle o heyecanlanmıyordu tamam mı! Heyecanlanan onun kalbiydi! Önünde geriye kalan sadece 17 kişi vardı. 1. Koltukta Baekhyun, 2. Koltukta Chen, 3. Koltukta Chanyeol, 4. Koltukta Kai, 5. Koltukta Do, 6. Koltukta Xiumin, 7. Koltukta Lay, 8. Koltukta Suho ve sonuncu koltukta Sehun vardı. Hae Jin bunları sayarken önünde sadece 11 kişi kalmıştı. Neden bu kadar yavaş ilerliyordu ki!

6 dakika içinde Hae Jin kendini Baekhyundan imza alırken buldu. Sürekli sağına bakıyordu.
Baekhyun sevecen sesiyle sormuştu. "Adın ne?"

"Ee şey, Jin... Jin Mie! Yalan söylemişti çünkü eğer adını Kai duyarsa dönüp bakacağını biliyordu. Bir yana kaydı. "Adım Jin-"
Adını söyleyecekken Chen tamamladı "Mie! Haha, az önce duydum." Gülümsedi ve tekrar yana kaydı Chanyeol kocaman gülümseyerek ve hayranlarının yüzüne bakarak konuşuyordu. Hae Jin'e de öyle yaptı. "Adın ne??" Hae Jin ikilemde kalmıştı. Chanyeol onu daha önce görmediğinden sadece adını biliyordu. Biraz eğildi ve sessizce "Haejin" dedi. Chanyeol'ün gülümsemesi biraz dinmişti. Yanında oturan Kaiye baktı. Ve albümü imzalamadan sadece "Kutu Kolayı bulabildin mi? Ayrıca Kai'ye de gerçek adını söylemelisin." Haejin tekrar bir yana kaydı ve sevdiği adamın sesini duydu.

"Adın nedir?"

"Hae Jin..." Kız adını söylediğinde Kai donmuştu. Kız adını tekrar etti. "Sun-Hae-Jin"
Kai onun yüzüne baktı. Konuşmaya başladı.

"Neden geldin?" Dişlerinin arasından konuşuyordu.

Hae Jin cevap verdi. "Seni özledim..." Söylediğinde gözleri dolmuştu.

"Bir sevgilin varken başkalarını kullanmamalısın Hae. Gerçekten imza atmamı istiyor musun yoksa buraya beni üzmek için mi geldin?"

"Seni üzmek istemedim. Bir sevgilim yok Kai" sadece ikisinin duyabileceği kısa bir konuşma olmuştu. Hae Jin son sözünü söyledikten sonra yana kaydı. Aslında imza falan istemiyordu. Ayıp olmasın diye dayanıyordu işte...

Bölüm çok gecikti değil mi? Üzgünüm...
Ama şu sıralar çok yoğunum, hikayeme gösterdiğiniz ilgiden dolayı minnettarım. Çok okuyucu kaybettim galiba. Ama zaten sevdiğim için yazıyorum. Ayrıca bu bölümü uzun yazmaya çalıştım. Tekrar özür dilerim ve teşekkür ederim. Hoşçakalın!! 💐