Kapıdaki babaannesi Emma idi.
_Yavrum çantanı unutmuşsun onu getirdim.
_Saol babaanneciğim ama şuan çok işim var daha sonra içeri çağıracağım. Hem içerisi biraz dağınık, diyerek alelacele evden yollar.
Dişler sadece mutlu çocukların sesini duyunca çalmaya başlar. Fakat bir diş bile çalmıyordu hem de havanın bu kadar rüzgarlı olmasına rağmen. Evin içinde yoğun bir kan kokusu vardı. Kan kokusu burnunu yaktı ve kaşındırdı. Peçete ile burnunu sildi. İfadesini bozmadan aynaya baktı ve aynadan dişlerin yansıması görünüyordu. Arkasına dönerek yanına gitti dişlerin. Sesler duydu.
SESLER: Louther, odanda tek değilsin, çocukların ruhları bu odada. Çocuklarla uğraşma. Sen şu kadarcık ateşe dayanamıyorsun, Cehennem ateşine nasıl dayanacaksın diyorlardı...
Louther, bir çakmak aldı ve bileğine tuttu. Canı acımamıştı sorun yoktu. Bu durumda cehennem ateşine de az çok dayanabilirdi. Nefes aldı iki saniye tutup bıraktı ve oh çekti. Kendine koltuğa attı uzandı, rahatlamıştı. Televizyonun karşısına geçip uyuyakaldı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Çocuk Koleksiyoncusu
TerrorTüyler ürpertici olan bu kitabımın konusu; Louther , küçük yaşlarda annesini canice öldürülürken görür. Babası yeniden evlenir ve üvey annesi çok kötü yetiştirir Louther'ı. Babası ise içip içip çocuğunu öldüresiye döver, işkence çektirir. Louther'ın...