Nerdeyim? Ha noluyor, o havada uçan koltuk mu? Vay! Bu kapı rengarenk. "tık, tık" Cidden neler oluyor burada? Önce koltuk kanatlandı şimdi de rengarenk bir kapı çalıyor. Kapıya bakacak kimse yok mu? İş başa düştü.
"Kim o? "
" Tık, tık"
Cevap da vermiyor. En iyisi açayım kapıyı. Yavaşça açılırken her yer sallanmaya başladı.
"Küçük Hanım. Sabah oldu. Lütfen uyanın. Küçük Hanım. "
Gözlerimi araladım. Melek abla tepemde dikilmiş bana bakıyordu." Günaydın" dedi. Oh! Sadece rüyaymış.
"Günaydın Meleğim! " Ona hep bu şekilde seslenirim. Kendime yakın hissettiklerime lakap takmayı severim.
Yataktan hızlıca kalktım ve okul üniformamı giydim. Melek abla oda hava alsın diye pencereleri açıyordu. Saçımı da tarayıp aşağı indim. Büyükbabam masaya oturmuş beni bekliyordu. Kısaca "Günaydın" deyip yerime geçtim. O da başıyla selamladı. Pek iyi anlaştığımız söylenemezdi. Kahvaltımı iyice yaptım. Yemeğe düşkünümdür. Çantamı alıp dışarı fırladım. Büyükbabamın arabası her zamanki gibi hazır bekliyordu. O dırada telefonumun titrediğini hissettim. Alara'dan mesaj var.
# Evden çıktın mı? İstersen okula birlikte yürüyelim 😅#
# Olur #
"Bekir abi ben okula kadar yürüyeceğim. Sen büyükbabamla ilgilenebilirsin."dedim. Sevinmişti sanki. Zavallı adam bir benimle bir büyükbabamla uğraşıyor. Kolay mı?
Alara da gelmişti. Kendisi benim en değerli arkadaşlarımdan biridir. Arkasından da Gökalp geliyor. Neden söylemedi ki abisiyle birlikte geleceğini. Gökalp ile aynı sınıfta olmamıza rağmen onda beni rahatsız eden bir şeyler var.
"Günaydın Leman, nasılsın? "
" iyiyim Bülbül'üm, sen? "
" Normal sıkıcılıkta, yani sorun yok. "
Biz aramızda kıkırdaşınca Gökalp araya girdi." Ben de burdayım.Fark edilmeyecek kadar kısa mıyım. "
Boyu 1,84 olduğu için ona hava hoş. Ne yapsın benim gibi kısa kızlar. Yine de kırmamak için "Günaydın " demiştim. Hafiften güldü ya da bana öyle geldi. Ortamızdan çıkmayı düşünmüyor galiba. Okula kadar hiç konuşmadık. Sınıfta Yumuş karşıladı bizi. "Leman, Gökalp birlikte mi geldiniz?"
"Alara sağolsun. "dedim kısaca. Biraz alınmış gibi sırasına geçti Gökalp. Benim bir arkamda oturuyordu. Tam İpek(Yumuş) beni soru yağmuruna tutacaktı ki hoca sınıfa girdi. Fizik, en sıkıcı ders. Not tutuyormuş gibi yapıp defterime bir şeyler karaladım. Dersi tamamen unutup düşüncelere daldım. Gökalp'in sesiyle kendime geldim.
"Zaten kullanmıyorsun,silgini uzatır mısın? " kullanmıyor muyum! Sen beni mi izliyorsun?
" Tabi. Al. " Tuhaf bir rüyadan sonra normal bir gün geçirmek isterim. Her ne kadar eğlenceyi sevsem de.
Ders bitince Gökalp silgiyi geri verdi." Teşekkürler " dedi. Silgiyi kalemliğime koydum.
" Bir şey değil. "
Birkaç şey almak için kantine indim. Atıştırmalıklardan alıp sınıfa çıktım. Gökalp ve Atakan konuşuyordu.
" Neden Eslem'e Leman diyorsunuz? İkinci bir adı falan mı var? "
" Es'LEM' Karabas'AN' sadece birkaç kişi biliyor bunu. "
İpek ordan atlar.
" Sen neden bunu merak ettin ki şimdi? Yoksa aşık mısın? "
Gökalp'in yüzü kızardı. Bu saçma muhabbeti bölmek için sınıfa girdim. Sıraya sertçe oturdum. Dedikodu grubu sonunda dağıldı. Geçen ders defterime çizdiklerimi sildim. Sinirlenince gereksiz şeyler yapmazsam geçmez. Silgiyi geri koyacakken kabındaki kağıtı fark ettim. Alıp okudum.
'Yemeğe çıkalım mı?'
_____________________________________
Medya yan oldu kusura bakmayın. Leman 'ın rüyası kendi çizimim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Davetsiz Misafir
RomanceAşka küskün genç bir kızın kalbine girmeye cüret eden davetsiz misafir de kim? Aşktan kaçmak için koşup da kucağına düşenler için...