Hantol Ozel✨

Kaçıncı olmuşuz?

Dudaklarından zorla ayrıldığım Tolga hâlâ benden bir açıklama bekliyordu.
Daha fazla dayanamayarak doğruluk cesaretlik oynadığımızı söylediğimde ise güldü.
'Kızım siz salak mısınız? Birbirinizden birşey saklamıyorsunuz,saklasanız kızıyorsunuz ve böyle bir gece yapıorsunuz? Üstelik sözde birbirinizin doğru söylediğine inanıyorsunuz,ama gece içkili?'
Tolga böyle mantıksızl8kları sıraladıkça benim de kızlar gecesine olan itibarım git gide azalıyordu. Son
unda sıkılarak onu göğsünden yavaşca ittirdim.
'Off tamam yeter sıkıldım. Zaten buraya kızlar gecesini irdelemen için gelmemiştim. Akşam Burcu Berk sen ben toplanırız diye düşünmüştüm ama fırsat vermedinki..'
'Benim güzel sevgilim beni evine çağırır da gelmez miyim ben'dedi burnumla oynayarak. Başında gülsem de hâlâ çağırmam gereken Burcu ve Berk olduğunu artı akşama hazırlık yapacağımı hatırladığımda karavandan dışarı çıktım.

Burcu ve Berk'in karavanına girdiğimde ikisi de sahne çalıştıklarından beni görmediler bile.
Bende fırsattan istifade,şöyle bi SavNaz izledim canlı canlı. Sahneleri bittiğinde ise onları alkış yağmuruna tuttum. Önce neye uğradıklarını şaşırsalar da;selam vermeyi ihmal etmediler. Ardından hemen onları da 8'de evime davet edip karavandan çıkmaya hazırlanmıştım ki Burcu bir daha saati sordu. 'Sekiz' diye cevap verdiğimde gülüyordum çünkü Tolga'yı 7 de çağırmıştım. E çocuğu sabah reddet,akşam reddet nereye kadar dimi?

Akşam olup üstüme gündelik şeyler geçirdiğimde çoktan herşey hazırdı bile. Çok geçmeden Tolga da gelmişti.
Elinde mavi bir gül vardı.Elinde 'mavi' bir gül vardı.

Bir şaşkınlıkla onu karşılamamın ardından mavi cekedini fark etmiştim. Ama bu çocuk fazla mavi,fazla yakışıklı! İçeri girdiğinde diğerlerini sordu. Bende yakasını düzeltirken onların sekizde geleceğini söyledim. Yüzündeki çocuksu mutluluk öpülesiydi😍 Tolga çok geçmeden cümledeki mesajı algılayıp beni duvarla arasına aldı ve nazikçe öpmeye başladı. Sanki kırılacakmışım gibi nazik öpüyordu. Tabii benim de bu çekime kapılmam çok sürmemişti..

'Savaş hiç sevmez?' dedi Berk Burcu ya sorgulayıcı gözlerle bakarak. Burcu çok geçmeden cevap verdi 'Melisaa' hepimiz gülmeye başladık. Kahkahalarımız bittiğinde süre de dolmuştu. 'Biiiiir iiiikii üüüüç' dedi Burcu minik plastik mor şeyi tahtaya sürterek ilerletirken. Yemeğimizi yemiş,sohbetumizi etmiş ve tabu faslına geçiş yapmıştık. Burcu&Berk'e karşı Tolga&ben. Ne rekabet ama!

'Karakterler üzerinden anlatabiliyosak bizim işimiz çok kolay' dedi Tolga Berk'e gülerek bakarken. Berk ise Burcu'ya bakarak cevap verdi'Hapı yuttuk sevgilim,en büyük iki AlSel fanı var karşımızda'

Burcu kum saatini çevirdiğinde Tolga heyecanla anlatmaya başladı
'AlSel'in özel mekanı?'
'Uzay!'
'Uzaya ilk giden insan?'
'Nail Armstrong!'
Berk elindeki mor kuklanın karnına bastırırken bağırdı'Saymam uzay dedin saymam!'
'Cık' dedi Tolga. 'Ben AlSel dedim'
Oyun devam ederken Tolga sordu
'Bi aralar Elif vardı dizide Direkçi Elif'
'Haa' dedim gözlerimi devirirken.
'İşte o neydi?'
'Yelloz,pislik,yalaka,para için vücudunu satan,gerizekalı,kendini acındırmaya çalışan,hain,şeytan, Aliye asılan pislik!' dedim içimdeki nefreti boşaltırcasına.
'Aynen'dedi Tolga elini şıklatırken 'Hain'

'Bittiii' dedi Burcu elindeki kum saatini sallarken.Tam 9 kelime bilmiştik. Tolgayla çak yaptık birbirimize. Ardından Burcunun surat astığını gördüm ve 'Hadi amaa' dedim 'daha dışarı çıkacağız.'

Evimdeki mini elbiselerden birini Burcuya verdim,giyindik kuşandık ve çıktık. Onları her zaman Tolganın çok sevdiği mekan listelesinin başında gelen ulus 29 a getirmiştim.
'Peki niye geldik buraya?'dedi indiği arabanın kapısını kapatan Tolga.
'Oyun,oyun oynayacağız'dedim dudak büzerek.