Olmayan Kıta

II. BÖLÜM / Horgar'da 1 hafta

Gece çökmüştü . Gemiyi ele geçireli 4 gün olmuş , Kortenia'dan kilometrelerce uzaklaşmışlardı , aslında kendileride nerede olduklarını bilmiyorlardı. Pusulaya göre Kortenia'nın batısına gidiyorlardı . Varacakları muhtemel ülke Horgar ülkesi olacaktı ki Sirsius'un ailesini bu millet katletmişti . Sirsius indiğinde herkese saldırabilirdi bunu Ross'a söylerse onu durduracağını düşünüyordu . Ross bu sırada 4 gündür gemiyi keşfediyor onu anlamaya çalışıyordu. Top ve silah mekanizmasını çözmüştü . Küreksiz ve sadece yelekenle gittikleri için yarım günlük daha yolları vardı . Yeteri kadar erzağa sahiplerdi .

Kocaman gemide 4 kişi vardı . Sirsius "Ross bunu görmen gerek." Ve onu güverteye çağırdı . Ve ufuktaki gemiyi gösterdi . Ross bunun bir donanma gemisi olduğunu anladı . Sadece bir kaç saat sonra varacakları rotalarında , şimdi harab olmak istemiyordu . Hemen bütün mumları ve fenerleri söndürdü . Donanma gemisi gittikçe yakşaşıyordu . Savaşmak en aptalca seçim olurdu. Orada koca bir mürettebat ve üst düzey bir gemi varken , burada Ross ve 3 kişi daha vardı . Üstelik yeteri kadar topda yoktu . Motef :
"Hızlıca uzaklaşalım kaptan." Dedi
Ross zaten öyle yapmaya çalışıyordu . Sortien top atarak dikkatlerini dağıtmayı önerdi ama bu da işe yaramazdı . Donanma gemisi yanlarından geçiyordu . Ross eğildi , onları görmediler. Hızlıca uzaklaştışar . Ross güverteyi Sortien ve Motef'e bıraktı ve kaptanın kamarasında uyumaya çekildi .

Sabah olduğunda gemi hareket etmiyordu . Ross kalktı , baltasınıda eline alıp kapıdan çıktı . Sortien bağırarak "Kaptan Horgar'dayız" dedi.

Karaya indiler . Herkesin gözü yeni inen 4 kişideydi . Horgarlar barbar bi toplumdu . Reis Ross önde yürürken , Sirsius ailesinin intikamı ile tutuşuyordu . Elindeki bıçağı sıkıca kavramış Reis Lilordu karşısında görmek istiyordu .

Ross sirsiusun elindeki bıçağı görünce bi amacı olduğunu farketti . Kolundan tutup "Napıyosun Sirs?" Dedi . Sirsius "Bırak beni burada , Reis Lilordu öldüreyim." Ross "Horgarları bende sevmem . Zaten kimse sevmez . Ama bunu neden yapmak istiyosun?" Sirsius "Bu Yamyamlar ailemi katletti." Dediğinde Ross'un bakışları değişti biraz hüzünlü biraz sinirli baktı ve "Öyleyse sana söz veriyorum öldüreceğiz ancak önce mürettebat toplamalıyız." Dedi. Sirsius , Ross'un tek amacının mürettebat toplamak olduğunu düşünüyordu .

Sortien ve Motef bir çarşı içkicisine girdiler . İkiside yewuq istedi . Barmen onlara yewuq'un ne olduğunu sordu . Sortien " ahh anlaşıldı , ne varsa onu ver öyleyse" dedi .

Sirsius ve Ross'da Sortien'in yanına geldi . Ve Ross masaya çıkıp "Dostlarım beni dinleyin . Aranızda birazcık cesareti olan varmı." Dediğinde "Ben seni öldürebilecek kadar cesaretliyim" dedi . Ross "senin bir ismin varmı cesaretli adam ? " dedi. Adam "Fyur mavz" dedi . Ross "Öyleyse cesaretli fyur , istemediğin kadar altın ve silah ve toprak ve kadın kazandın. Peki ya başka isteyen yokmu?" Dedi . Fyur şaşırmıştı hemde çok şaşırmıştı ve " Peki ya bu bahsettiklerin nerde ?" Dediğinde Ross masaya bıçağını sapladı ve "Bunların hepsi dostlarım doğuda bizi bekliyor. Orada bizi bekliyor . -birini göstererek- Seni.. ve seni... ve seni de bekliyor . Fyur kadar cesaretli olan başka kimse yokmu?" Dedi . Bütün dinleyenler etkilenmişti . Ve Ross son olarak "Eğer vaadettiklerimi kazanmak isteyen varsa kapıdan çıktığımda benimle gelsin" dedi ve kapıdan çıktı . Arkasına baktığında kimsenin olmamasından korkuyordu . Arkasını döndü ve 7 kişi gördü . 1'i fyur 6'sı iri yarı yapılı adamlar . Fyur :"Madem doğuya gidicez öyleyse gemi ve kaptan nerede?" Dedi . Ross Fyur'un boynuna kolunu attı "Fyur . Azönce Kaptana , kaptan nerede diye sordun . Bu bir hakarettir." Dedi ve güldü . Fyur daha ilk andan itibaren Ross'u sevmişti ona sadık olduğundan emindi. Fyur iyi bir savaşçı zeki bir adamdı . Tam Kaptan Ross'un istediği gibi .

Aradan 1 hafta geçti ve mürettebat çok sağlam 17 kişi olmuştu . Her alandan birkaç kişi vardı . Gemideki ganimetler toplam 300 Kortenia çırkı ediyordu ve bu da 150 altına denkti .
Ganimetlerden Sirsius sorumluydu . Silah ve toplardan Motef . Hizmetlerdende Sortien .

Sirsius kamarada hesaplama yaparken bir çekmecede defter buldu . Defteri biraz okudu . Bu geminin günlüğüydü . Şu yazı gözüne çarptı "Bu Cjarc'ın 2. En büyük gemisi." Bu demek oluyordu ki Cjarc'ın 2den fazla gemisi ve mürettebatı vardı . Yani bu gemiyi kaçırmakla bir hata yapmışlardı . Bunu Ross'a söyledi . Ross "Eğer bizi bulup öldürürlerse yapacak birşeyimiz yok . Ancak biz güçlenip onları bulursak ozaman yapacak birşeyimiz var Sirsius" dedi . Sirsius Ross'a tam olarak inanıyordu ve güveniyordu . Ross'un mürettebatı gemiyi temizlerken o pazarda yeni patlamalı silahını alıyordu . Silahı aldı ve gemiye döndü . Gemide güvertede oturdu ve gökyüzüne baktı . Sonra bir kadın geldi . Çok güzel ve çezbedici bir kadındı , dediki "Cjarc nerde?" Ross dikildi "iç cebimde" dedi tebessüm ederek . Kadın kılıcını çekti ve Ross'un boğazına dayadı " Cjarc nerde?" Dedi Ross iç cebinden beze sarılmış Cjarc'ın elini çıkardı "işte burada" dedi . Kadın " onu öldürdünmü ?" Dedi Ross "evet" dedi kadın güldü ve ona minnettar olduğunu söyledi Ross nedenini sorunca kadın " Ben Hkale Tyol bayım . Cjarc , babamla aynı tayfadandı . Fikirleri uyuşmayınca onu öldürdü . Bende intikam istedim ama sen çoktan almışsın benim intikamımı" dedi bu kadın Ross'u etkilemişti .

Ross reisliğin sefasına hiçbir zaman kapılmamıştı . Gemisinde kendi alanlarında uzman , 9'u Horgar'lı 17 kişi vardı. Belki bu kadar kişiyle bir savaşa girilmezdi ancak bir gemi idare edilirdi . Ross gece yarısı geminin kıçında oturuyormuş , gecenin ürepertici sessizliğini dinliyordu . Herkes uyumuştu . Ross'un derdi ise Kaptan Cjarc'ın mürettebatının intikam almaya gelmesiydi . Bir fikir bulmaya çalışıyordu . Önce güç lazımdı sonra adam sonra mal ve mülk . Bunları düşünürken omzuna bir el dokundu . Ross refleks olarak elini hızlıca yakaladı ve bıçağını doğrulttu . Bu Sirsius'du ve dediki "Seninle tanışalı çok olmadı . Eski bir geçmişimiz yok . Ama sıkı bir bağımız var sana güveniyorum . Ancak Burada daha fazla kalırsak başımız belaya girer." Dedi . Ross nedenini sorunca "Biliyorsun işte . Şu toprağa her bakışımda ailemi görüyorum ." Dedi. Ross bu duruma gerçekten üzülüyordu ve "Öyleyse yarın akşam yola çıkacağız dostum." Dedi . Sirsius'u rahatlattı .

Sabah olduğunda Ross geminin kıçında uyuyakalmıştı . Etrafında duran Horgarlı askerleri yeni farketmişti . Horgarlı askerlere karşı direnmedi ve Reis Ross , Reis Lilord'un karşına çıkacaktı .

Reis Ross'da bir heyecan ya da bir korku yoktu . Ve o an geldi . Lilord karşısındaydı .
Reis Lilord:
-Reis Ross .
Reis Ross:
-Dinliyorum.
Lilord:
-Horgarda ne yapıyorsun ?
Ross:
-Mürettebatım için adam topluyorum .
Lilord:
-Bak Reis Ross konuyu uzatmayacağım . Benim için çalışırsan çok güzel hazineler ve kadınlar görebilirsin . Zemgin olabilirsin sen ve mürettebatın .
Ross:
-Reddersem ?
Lilord:
- Etmezsin . Ama edersen buradan çıkamazsın geminide yakarım .

Ross eğer kabul ederse Sirsius'a yanlış yapacaktı . Eğer etmezse hayatı riske girecekti. Böyle düşünürken Reis Lilord'un Han'ının kapısı "pat" diye açıldı bu Sirsius'du . Elindeki bıçağı Lilorda fırlattı . Lilordun omzuna saplanan bıçakla , bütün askerler Sirsius'un üstüne atladı . Ross Tüfeğini aldı ve Lilorda doğru tuttu ve dediki " Eğer Sirsius'u hemen şiödi bırakmazsınız bu adamın acısına silahımla son veririm." Dedi . Herkes Sirsius'un üstünden çekildi . Ross Reis Lilordu da alarak gemiye doğru gidiyorlardı . Gemiye bindiklerinde mürettebat şaşkındı , bütün Horgar halkıda ...

Biraz açıldıktan aonra Sirsius Ross'dan izin alarak Lilordun acısına bıçağıyla yavaş yavaş son verdi . Önce küçük kesikler attı sonra da boğazına sapladı bıçağı . En sonda denize attı . Horgarlar Asla Reis Ross'u unutamayacaklardı . Yavaş yavaş nam salan bu adam ve mürettebat doğuya 17 kişiyle açıldı . Kimse doğuda ne olduğunu bilmiyordu ama herkes birşeyler söylerdi . Ross çok hırslı bir adamdı ve doğuya gitmeye kararlıydı . Ve ne kadar süreceği bilinmeyen bu yola çıktılar...