Tercih sonucu

166 69 18
                                    

Güneş tüm sıcaklığı ile masmavi gök yüzündeki o ihtişamlı yerini almış tüm insanların kalplerini ısıtmaya başlamıştı. Her yerde elele gezen sevgililer, parklarda kovalamaca oynayan çocuklar, pikniğe gelmiş aileler onlara ve huzur Veren kuşların şarkıları. Güneş gerçekten her canlının kalbini yeniden fethetmis. İşte yine çok güzel bir temmuz sabahı.

Odamın camından etrafı izliyor bir yandan da bu güzel başlayan günümün güzel bitmesi için dua ediyordum. Cam kenarından ayrılacağım sırada parkta kovalamaca oynalayan çocuklardan birinin düştüğünü gördüm. 7 yaşlarında olduğunu tahmin ettiğim kız ağlamaya başlayınca oyun arkadaslarindan biri olan erkek çocuğu koştu hemen kızın yanına. Kızın karşısına oturup kıza bir şeyler söyledi. Kızın ağlamasıni durdurdu hatta güldürdü ve kızı kaldırarak yürümesine yardımcı oldu.

Aklıma birden Mert geldi. Çocukluk aşkım olur kendisi. Böyle dediğime bakmayın hala çok seviyorum onu. Biz de tanıştığımızda o çocuklar gibiydik. Hatta o da ben ağlarken yanıma gelmişti bir An gözümde canlandı geçmiş.

-İlkokul birinci sınıftaydik okulların açılmasının üzerinden bir ay falan geçmişti galiba bahçede arkadaslarla kovalamaca oynuyorduk bir An yüzüme çok sert birsey çarpmisti ve yere dusmustum. Gözlerimi açtığımda bana çarpan şeyin bir futbol topu olduğunu gördüm canım çok acımıştı ve ağlamaya başlamıştım. Etrafımdaki çoğu kişi gülüyordu bana sanki çok komik bir durummuş gibi. Sonra tanımadığım bir çocuk gelip "Çok mu komik inşallah Size de çarpar o top" diye bağırmışti. Karşımda oturup "Ağlama" demişti. Ona "canım yanıyor" dediğimde "Büyük olsaydım hepsini doverdim seni aglattiklari için" demişti. Gülümsemistim o an. Tanımadığım çocuk "Aglayinca sümüklü bir kıza donuyorsun ve çok çirkin oluyorsun senin yerinde olsam aglamazdim" dedi ve ayağa kalkarak elini uzatmisti. Elini tutmustum bende. Nerden bile bilirdim ki o ellere birgün kalbimi verecegimi. Beni sinifima kadar götürmüştü. Ona "teşekkür ederim" dediğimde "bir daha ağlama yeter" demişti. "Benim adim Begüm senin adın ne" demiştim bu sefer. "Benim adım da Mert" demişti. Ve zil çalınca sınıfına gitmişti.-

Daldigim bu düşüncelere telefonumun calmasiyla ara verdim. Komidinimin üstündeki telefonumu aldım. Arayan Gül du. Gül benim en yakın arkadaşım dostum kardeşim. Lise de tanismistik Gül ile. Ve gerçekten çok yakın olmuştuk. Aynı şehirde üniversite kazanip beraber ev tutmak şimdiki hayalimiz. Tercihlerimizi yapmıştık. Bugün yarın açıklayacakti ÖSYM tercih sonuçlarını. Bakalım hakkımızda hayırlısı olsun. Telefonumu açtım.
Gül "Begüm nasilsinnnnnnnn" dedi neşeyle. Her zaman neşeli bir kızdı gül her şeye rağmen gulebilen güçlü bir kızdı.

"İyiyim gül maşallah sabah sabah bu ne enerji." dedim.

"Ne sabahı Begüm ya saat 13:12 ."

"Gerçekten mi?" dedim sasirarak. Odamdaki saate baktim gercekten biri gecmisti. Anlaşılan pencere basında baya bir zaman geçirmişim.

"Sana yalan borcum var sanki kızım ya. Her neyse sana çok güzel bir haberim var tercihler açıklanmış bak hemen dedi yine neşe ile.

"Sen baktın mi?" diye sordum.

"Evet ama sende bak ondan sonra söyleyeceğim."

"Tamam bi dakika bilgisayarı açayım" dedim bilgisayara doğru ilerleyerek.

Bilgisayarın karşına geçtim derin bir nefes alıp bilgisayarı açtım. "Offff yaaa çok heyecanlandım Gül ya 9 Eylül Üniversitesi değilse ya orayı kazanamadiysam Offf yaaa acaba sonra mi baksam" dedim. 9 Eylül Üniversitesi ni istememin en büyük sebebi geçen yıl Mert orayı kazanmıştı. Doğal olarak gorusemiyorduk. Ve ben çok özlemiştim onu. Mert ile 8. sinifa kadar beraber okuduk. Sonra ikimizde farklı liseleri kazandık. Ama aramızdaki bağı hiçbir zaman koparmadik. Bana vakit ayırırdi her zaman. Bazen sevgili misiniz diye sorarlardi içimden keskeeee nerde o günler desemde soruya cevabım hayır yakın arkadaşız olurdu. O günleri özlüyorum. Şimdi ise izmir de. Bana artık eskisi gibi vakit ayiramiyor doğal olarak. Çünkü ben hala Ankara' dayım. Ve telefonla da ilk başlardaki gibi sık sık konusamiyoruz. Instagrama bol bol "kız arkadaşlarıyla" fotoğraflar atıyor. Bu durum beni çok sinir edip kıskançlık krizlerine sokup üzse de elimden bir şey gelmiyor malesef. Daldigim bu düşüncelere Gül un sesi ile ara verdim.

HOŞÇA KAL (ASKIDA)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin