Selam minna bu bnm yeni kitabım(yazar ilk başta ilk yazdı sonradan hatasını düzelterek yeni yazdı.). Umarım beğenirsiniz. Bu kitap uzun süre önce kurguladığım birşey ama hiç yazamamıştım. Neyse sizi sıkmayayım. Bu arada medya yı lütfen bölümle dinleyin. Medya Jamie lawson i wasn't expected that.
***
Gray loncada oturmuş Mira ile sohbet ediyordu. Arada bir onların kahkahaları loncada yankılanıyordu. Uzun zamandır bu kadar neşeli olmamıştı ta zerefin saldırısından beri 8 ay geçmişti ama o bir haftayı asla unutamayacaktı.Zaten yara izlerinin ona o bir haftayı unutturacağınıda sanmıyordu. En azından kıyafetleri yaralarını kapatıyordu.
en azından şimdi ailesinin yanındaydı hatta en güzelide kardeşleri gibi gördüğü erza wendy lucy hatta natsu ile ekipti tabi happy ve carlayıda unutmamak lazım.
Olanları sadece mira ve polyusca (böyle mi yazılıyor emin değilim ) biliyordu yada o öyle düşünüyordu. En azından ...
Mira "Oi Gray gene daldın hayırdır ne düşünüyorsun. Sakın onu düşünüyorum deme o olanlar geçti. Artık evdesin güvendesin" Dedi en içten gülümsemesiyle. Bu dediğini sadece Gray ve bu olayları bilen diğer bi kişi duymuştu.
Gray artık eskisi gibi gülümsemiyordu gülümsemesi çok nadirdi. En azından gerçek olanlar bu konuda tek kandıramadığı mira ve oydu tabi Gray onun bildiğini bilmiyordu.
Gray o an miraya 8 aydır yapmadığı şeyi yaptı ona en içten gülümsemelerinden birini yolladı ve
"Biliyorum iyikende buradayım en azından artık evimdeyim ailemleyim önemli olanda bu. Arigato Mira bu sekiz ay benim hep yanımdaydın komadayken bile yanımda olduğunu polyusca sandan duydum Arigato" dedi.
(Büyü gücünün yarısını kaybetmesinden ve zerefin ona yaptıklarından dolayı komadaydı bi süre ne kadar olduğunu ileride öğreneceksiniz.) Dinleyen kişi ise koma lafını duyunca şok geçirmişti çünkü durumunun o kadar ağır olduğunu bilmiyordu.
Mira kızararak "ya ne yapacam baka sen benim kardeşimsin baka tabiki sana göz kulak olacam" dedi. Gray ona yeniden gülümsedi.
Tam o sırada içeri ekibi girdi hepsi yanlarına geldiğinde natsu " gray sana bişey dememiz lazım" dedi. Gray az da olsa neşeli bi şekilde (ki bu bu aralar en neşeli hallerindendi) "efendim natsu .
Göreve mi çıkacaz" dedi. Lucy "şey aslında Hayır o-" derken natsu sözünü kesti
" Hayır bizim diyeceğimiz Gray seni takımdan atıyoruz artık hiç büyü kullanıyorsun. Ya büyü gerektiren bir görev olursa ama sen hiç büyü kullanmıyorsun." Dedi. Ama o an grayin yüzünden geçen ifadeyi görünce söylediklerine pişman oldu.
Gray bi an donup kalmıştı şok geçirmişti hayal kırıklığı yaşamıştı ve çok üzülmüştü ve üzüntüsü yüzünden belli oluyordu. Tam natsu bir şey diyecekken Gray yutkundu ve sesini
Düz tutmaya çalışarak "Peki tamam senin dediğin gibi olsun haklısın " dedi ve miraya dönerek ekledi "Mira ben eve gidiyorum" dedi ve lütfen yanlız kalmak istiyorum biraz lütfen gelme bakışı attı.
Ve natsuların arasından geçerek loncanın dışına doğru yöneldi natsu gray giderken onun gözlerindeki yaşları fark etti ama hiç birşey diyemedi.
Mira gray loncadan çıktığı an mallar diye kükredi ve yanlarından uzaklaştı çünkü eğer biraz daha yanlarında kalırsa natsuyu öldürecekti. Natsu ise donup kalmıştı.Grayin arkasından baka kalmıştı. Erza "ne oldu" dedi. Natsu tek kelime demişti ama o bile erzanın bembeyaz olmasına neden olmuştu oda "ağlıyodu" idi.
Gray loncadan çıktığı an karşısında beliren kişi ile şok geçirmişti. Onları dinleyen kişi büyülerinden birini kullanarak önüne gelmişti.
Gray gözlerini sildi ve kekeleyerek "bi-bi-rinci" dedi ve devam etti sizin bedeninize kavuşmanıza ve büyünüze alışamadım" dedi. Mavis sorun değil dedi. Sonra "Ağladığını biliyorum silmene gerek yok" dedi. Loncadan uzaklaştılar mavis
" Onlara neden zeref yüzünden güçlerinin yarısını kaybettiğini söylemedin.
Büyü gücün o günden beri o kadar dengesiz ki büyü kullanmamayı tercih ediyorsun gücünün yarısını kaybetmene rağmen fazlası ile güçlüsün değilmi tam olarak ne oldu." Dedi ve sonra ekledi "zerefin yaptığını biliyorum ama tam olarak ne yaptı.".Gray "birinci lütfen bunun hakkında konuşmak istemiyorum eve gidecem sonra görüşürüz " dedi ve hızla mavisin yanından uzaklaştı.
Loncada ise ekip mira tarafından kediye bakan köpek gibi yada böceği bakam insan gibi bakışlar atıyordu o bakışlar bile miranın bakışlarından daha sıcaktı.
***
Gray her sabahki gibi kabuslarla ter içinde uyanmıştı. Duş aldı hazırlandı sonra birşeyler atıştırıp loncaya doğru ilerledi. Saat 12 yi geçmiş ti.
"Bu sefer her zamankinden geç gidiyorum loncaya" diye düşündü.
Loncaya varmadan natsuların görev için çıktıklarını gördü. Onlar gittikten sonra loncaya girdi. Miraya selam verip ustanın odasına çıktı.
Makarov uzun zamandır oğlunun durumunun farkındaydı ama bir şey de soramıyordu. Dünkü olayı duymuş ve onun için dahada endişelenmişti. İçeri girince belki bi umut bir şeyler anlatır diye düşündü.
Gray "usta sana bir şey demem lazım geçebilir miyim dedi. Makarov "tabi geç otur" dedi. Gray oturdu ve o iki kelimeyi söyledi "Dede ben loncadan ayrılmak istiyorum" dedi.
Son.
***
Minna umarım beğenirsiniz çok uğraştım. Şimdi den okumanıza sağlık lütfen vote ve yorum yapın. Tam 750 kelime oyasumi minna
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Büyü Mührü
Fanfiction-Gray seni takımdan atıyoruz artık hiç büyü kullanıyorsun. Ya büyü gerektiren bir görev olursa ama sen hiç büyü kullanıyorsun. -Loncadan ayrılıyorum. -Onlara neden zeref yüzünden güçlerinin yarısını kaybettiğini söylemedin. Büyü gücün o günden ber...