Karanlık İşaret

124 19 0
                                    

Haziran ayına girmiş bulunmaktayız. Defteri incelerken ağzımın açık kalmasına sebep olan bir yazı ile karşılaştım. Annem , karanlık işaretini yaz tatilinde almış. O anı da muhteşem el yazısı ile anlatmış bana. ( Belki ihtiyacımız olur kim bilir?) Aktarsam iyi olur.

Oğlum,

Bu sayfalar çok önemli. Benim en mutlu olduğum zaman diyebilirim. Hogwarts kapandığında ailemin yanına dönmek, Black ailesi ile birlikte olmak kesinlikle harika bir duyguydu. Bulanıkları görmeden geçirdiğim her an bana kardı. O gün yine o muhteşem yaz günlerinden birisiydi. Güneş yukarıda parlıyordu. O günü asla unutamam. Evde öncekilerinden başka bir telaş vardı. Ne olduğunu tam kavrayamamıştım. Güzel bir kitap okumaya hazırlanıyordum. Karanlık tarihle ilgili bir kitaptı. Büyücü tarihindeki tek kötünün lordum olmadığını biliyorsundur herhalde. Bahçemizde güneşe bakarak kitabımı okumaya başlamıştım ki annemin bana öfkeyle seslenişini duydum. Yine her şeyden bihaber yanına gittim. En güzel siyah elbisemi giydirmişti annem. Özel bir yere gideceğimizi anlamıştım. Herkes siyahlar içinde asaletin şıklığı altındaydı. Buna ben de dahil. O zamanlar da uzun olan saçlarım özenle örülmüş gideceğimiz davete hazırdım. Annemin yanıma eğildiğini hatırlıyorum. Nasıl davranmam gerektiğini anlattı. O kadar saygılı olmam gerekiyordu ki. Annemin her tonu daha çok strese girmemi sağlıyordu. Sesim bile titremişti. Ve annem lordumu görmeye gideceğimizi söyledi. Sevinçten ve korkudan bayılabilirdim. O benim hayallerimi süsleyen kişiydi. Sol kolumdaki boşluk sonunda dolacaktı. Evden çıkıp lordun yanına gittik. Karanlık bir yerdeydik. Ailem beni geride bıraktı ve ilerlememi söyledi. Kalbim ağzımdan çıkacakmış gibi hissediyordum. Temkinli adımlarla ilerlerken asamı zor tutuyordum. Kolumu bir soğukluk tuttu. Hafif bir mum ışığı ile kolumu tutan kişiyi gördüm. Lordumu...

Yüzü o kadar etkileyiciydi ki ağlayabilirdim. '' Sen Bellatrix olmalısın.'' dedi. Usulca başımı okşadı. Titremekten doğru düzgün düşünemiyordum bile. Kolumu daha iyi kavradı. Bir şeyler fısıldadı. Kolum yanmaya başladı. Kurtulmak için çabalamaya başladım. Ama daha çok sıkıyordu. Hem hayranlık hem de korkuydu. Kolumdaki yanma bittiğinde artık karanlık işarete sahiptim.

'' Artık sen de ölümyiyensin Bellatrix. Yakında tekrar görüşeceğiz.'' dedi ve gitti. Birden kendimi annemlerin yanında buldum. Annem kolumu koparırcasına çekti ve baktı. Karanlık işareti gördüğünde gözyaşlarını tutamadı. Bu o kadar gurur vericiydi ki...

Karanlık işaretimle ne kadar övünsem de lorda aşık olduğumu daha sonradan anladım. Karanlık işaretim ile onu hep hatırladım ve sevmeye devam ettim. Kalbim atmaya devam ettikçe karanlığa bürünmemi sağlayan o tatil gününü unutmayacağım.

Etkileyici değil mi? Üzülüyorum ki karanlık işareti Lord Voldemort'tan başkası yapamaz. Sol bileğim o harika mühürden mahrum kalacak. Belki mugglelar dövme dedikleri olayla bana yapabilirler. Bunu Brendon'a falan sorsam iyi olur.

Karanlık kötü değildir. Aksine kendi benliğinizi bulmanızı sağlar. Karanlıkta ne kadar çok kalırsanız o kadar alışırsınız ve sizi başka bir şey korkutamaz. Aydınlığa çıkmaya çalışırsanız karşılaşacağınız tek şey kör edici bir yalan olacaktır. Karanlık işaretimiz olmasa da karanlık bir ruhumuz var. Bu yeterli bence. Karanlık her yerde sizi izliyor.

Karanlık, pelerini ile her yeri eşit derecede örter. Herkesin karanlığı vardır. Ama bazıları korkup içeri ateşle girerler. Ateş karanlığa çözüm değil. Karanlık her yerde. Bir süre bekle. Ona sarılacaksın. Onu hissedecek, yanlış yola düşmüş aydınlığa karşı gözlerini yumacaksın. Ve şu bir kesin ki karanlık korkuların yuvası değil gücün temelidir.

Güç için karanlığını kucakla ki damarlarında akan güç en ufak bir karanlıkta sana zorluk çıkarmasın...

Ben Pollux. Yazılarımla karanlık tarafın temsilcisi.

WITCH WEEKLY - HAZİRAN 2016Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin