♦2♦

142 27 25
                                    


"Daha ne kadar yolumuz kaldı ? " neredeyse bir saattir arabadaydık ve bu süreç boyunca ne ben konuşmuştum nede ismini bilmediğim adam konuşmuştu. Sorumu cevapsız bıraktığında umursamayıp camdan dışarıya bakmaya başladım.

Radyoda çalan "dont let me down" şarkısına ritim uydururken sıkıldığımı farkettim. Araba durduğunda kafamı ismini bilmediğim adama döndüm.

" geldik mi ? " bana boş boş bakıp arabadan aşağı indi. Gözlerimi devirip camdan dışarı baktığımda benzincide durduğumuzu farkettim. Sıkıntıyla yanaklarımı şişirip koltuğa yaslandım. Biraz kestirmekten sıkıntı olmazdı.

Uyandığımda yumuşak bir yatağın üzerinde bulunmamla doğruldum. Sanırım o ismini bilmediğim şahıs beni buraya kadar taşımıştı. Etrafı incelemeye başladım. Kahverenginin tonlarında olan sade bir odada bulunuyordum. Aynalı dolaba baktığımda dünden kalan makyaj göz altlarımı işgal etmiş ve iğrenç bir görüntü ortaya çıkarmıştı.
Odadan çıkıp hemen aşağı kata fırladım. Salon olduğunu tahmin ettiğim yerde o şahıs oturuyordu. Maç izlediğini gördüğümde gözlerimi devirdim.

" Hey! Baksana bi" kafasını bana çevirdiğinde ne kadar da fiyakalı çağırdığımı düşünüyordum.

" Banyo falan varmı bu evde " suratıma boş boş baktığında şirince gülümsedim.
" ne tarafta ? " gösterdiği yerdeki kapıdan içeri girdim. Hortlak falan onu de geçtim. Ap ayrı birşeye benziyordum şuan.

Su ısındıktan sonra kıyafetlerimi çıkartıp kendimi sıcak suya bıraktım. Rahatlamanın verdiği etkiyle gözlerimi kapattım. Bir planım vardı. Bu seferki pislikte duygusuz rolü falan oynamayacaktım. Hatta bildiğin onunla dalga geçecektim. Denemekten zarar gelmezdi.

Duştan çıkıp kurulandığımda tişörtümün üzerine dünden içki döküldüğünü farkettim. Taytımı geri giyip saçlarımıda kuruttuktan sonra üst kısmım yarı çıplak çıkamayacağım için iyice havluya sarıldım ve isimsizin yanına gittim.

" sende tişört falan varmı bana göre ? "

" ben tişört giymem " ağzımı kaydırarak taklidini yapmamak için kendimi zor tuttum.

" ne giyersin peki? " oturduğu yerden ayağa kalktı ve benim uyuduğum odaya doğru ilerlemeye başladı. Sanırım onun odasıydı. Baktığımda çarpılmış gibi olduğum aynalı dolapta şuan biraz daha iyi görünüyordum. Kapağı açtı içinden siyah bir gömlek çıkardı.

" al şunu " dik dik suratına baktım.

" alırsam üzerimdeki havlu düşer " sabır dilenircesine kendi kendine konuşmaya başladığında güldüm.

" yatağın üzerine bırak ve odadan çık " dediğimi yapıp odadan çıktığında 'delikanlı erkekmiş ' diyemeden duramadım. Hemen gömleği üzerime geçirdim ve bende odadan çıktım.

Yanına oturduğumda hala maç izliyordu. Bende biraz onu izledim. Yakışıklı nasıl olur pek anlamazdım ama gideri var diyebilirim.
Bi anda bana döndüğünde kendisinin tam yanındaki tabloya bakıyormuşçasına konuşmaya başladım.

" Ne kadar güzel bir tasarım " anladımı anlamadı mı bilmiyorum ama bişey demeden önünde döndü.
" Bana ne yapmayı planlıyorsun ? "

" hiç birşey " dediğinde şaşırdım.

" ben seni Recep'ten kurtardım sana neden bişey yapayım? "

"Olum benim alnımda enayimi yazıyo?" Bu kadar rahat konuşmama karşın gözlerini kıssada umursamadım.

" keyfine bak kendi evinmiş gibi " koltuktan kalkıp dolaşmaya başladım.

" tuvalet terbiyeli adıyla wc varmı burada"
Derin bir nefes verdiğinde içten içe halay çekiyordum.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Aug 04, 2016 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

KİNHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin