GERÇEKLER

96 8 7
                                    

MULTİMEDYA: ERICA
Babamın sesi kulaklarıma dolarken daha hızlı koşmaya çalışıyordum.ama yapamıyordum.neden kaçıyorum?! Anlamıyorum yani neden tüm bunlar. Neler olduğunu öğrenmek istiyordum artık.koşmaktan göğsüm hızla inip kalkıyordu. Nefes alamıyordum dizlerim ağrıyordu. Bu kadar acı fazlaydı artık.
- Erica koş!! Babamı duymamla hızımı tekrar arttırmaya çalıştım.çalılar yüzüme çarpıyor küçük kesikler bırakıyordu. Arkadan inleme sesleri geliyordu.o her neyse sanırım babam o şeyle dövüşüyordu. Bir an durdum.arkama döndüm ve umutsuzca koşmaktan çatallaşan sesimle bağırdım:
-Baba!! Ses yoktu lanet olsun! Bir işaret lütfen bir işaret.yaşıyor ol baba.umutsuzca tekrar seslendim.
- Baba cevap ver!! Bu sefer sesim sonlara doğru fısıltı şeklinde çıkmıştı.ve gözümden yaşlar akmaya başlamıştı.olduğum yerde dizlerimin üzerine çöktüm.toprağın üzerindeki taşlar ve çalılar dizlerime batıyordu.umursamıyordum.babam gerçekten ölmüş olamazdı. Kafamı kaldırıp o tarafa bakacaktım ki önümde bir çift ayak belirdi.kafamı kaldırmaya fırsat bulamadan kafamda feci bir ağrı hissettim.karanlığa dalmadan önce son hatırladığım şey annemin sesiydi...
💤💤💤💤💤💤💤💤
Güneş ışığı hafifçe gözüme dolarken bedenimi hareket ettirmeye çalıştım.fakat sonra elimin üstünde bir el hissettim.o kişiye baktığımda bunun annem olduğunu gördüm. Hareket ettiğimi fark edince hemen ayağa fırlayıp beni soru yağmuruna tutmaya başladı.
-Erica, kızım iyi misin?
-ev-...
-nasıl oldu bu anlat çabuk!
-tama..
- bir şeyin olmadığından eminsin değil mi?
- anne biraz sakin ol anlatacağım.gayet iyiyim.sadece biraz başım ağrıyor. Ve o an aklıma babam geldi.nefesim daraldı kalbime bir hançer saplandı sanki acı bütün bedenimi uyuşturmuştu. Hayatta cevabını çok bilmek istediğiniz bir soru olur da o soruyu sormaya cesaretiniz olmaz ya peki neden? Gerçekler yüzünden. sonunda canımızı acıtacağını bilsekte sorarız.çünkü gerçek gerçektir ve değiştirilemez. Korkuyla anneme döndüm:
- a- ann-ne babam nerede?
- onun için endişelenme iyi odasında dinleniyor.tam zamanında bulmuşuz sizi.
-Anne sen bizim orada olduğumuzu nerden biliyordun ki?
-bilmiyordum.senin çığlığını duydum.yani amacanda duydu.amcan babanı ben de seni aldım.
- ama ben çığlık attığımı hatırlamıyorum.
-kafan kanıyordu sanırım küçük bir darbe almışsın.az bir hafıza kaybı yaşayabilirsin.çığlık atmadığıma emindim ben ayrıca hafızamda gayet yerindeydi.babam sessiz ce koşmamı sòylemişti.ama çok da uzatmadım neden bana yalan söylediğini bir şekilde öğrenirim nasılsa.
-peki bize saldıran o şey neydi?
- bilmiyorum erica şimdi dinlen biraz.
- oradaydın anne nasıl bilmezsin?
- biz geldiğimizde o şey. Artık her neyse gitmişti tamam mı!? Artık soru sormayı bırakıp dinlen! Kapıyı çarpıp çıkmıştı. Annem bana ilk defa yalan sòylüyordu.ve bu beni üzüyordu.bu başıma gelen ilk kovalamaca değildi.artık benimde bir şeyleri bilmeye hakkım vardı.bana söyledikleri tek şey böyle bir durum karşısında" koşabildiğin kadar hızlı koş ve hayatta kal" nasıl bir prensib bu aksiyon filminde oynuyoruz sanki sıradan normal bir aileydik işte yada değildik benden bir şey gizliyorlar bunu hissedebiliyordum. Yataktan yavaşça kalkıp kapıyı açtım koridoru kontrol ettim.ardından hızla babamın odasına girip arkamdan kapıyı kapattım.babamın yatağının kenarına oturdum.ve onu kontrol ettim gerçekten de bir şeyi yok gibiydi uyuyordu.ama ben yinede nefes alışverişlerini dinledim.huzur vericiydi.vücudunu kontrol ettim her hangi bir yara izi yoktu.bu beni mutluk ve rahatlamış hissettirirken bir yandan da aklıma takılan bir soru vardı.Madem babam iyiydi ve yaralanmamıştı, o zaman ona seslendiğimde neden bana cevap vermemişti? Ayrıca annem "sizi tam zamanında bulmuşuz" derken neyi kastetti? Hayati bir tehlike olmadıkça bu söylenmezdi değil mi? Her neyse fazla mı düşünüyorum ne. Diyorum.diyorum.diyemiyorum.neler olduğunu öğrenmem lazım.yavaşça babamın yatağından kalkarken gözüme bir şey çarptı. Komidini üzerinde daha önce görmediğim bir vazo vardı.içine baktım.metalden yapılma biraz ağır bir kaç sembol vardı.ok şekilnde olan sembolü elime aldım.duvarı işaret ediyordu.benim şu an hayrete düştüğüm nokta bu ok nasıl hareket ediyordu? Diğer sembolleride elime alarak duvara doğru yürüdüm ve birden kara deliğe benzer bir şey açıldı duvarda.şu an gördüklerime ben değil, hogwarts da okuyan görse o bile inanmazdı bu da ne? Bu ailede benim bilmediğim ne dönüyor böyle. Tam elimi deliğe uzatırken kapının açılmasıyla kalp atışlarım hızlandı.içeriye giren annemdi.
- ne yapıyorsun sen burada erica?!
- önce ben soracağım şu şeyi görüyormusun? Duvardaki deliği gısterdim.
- sonunda öğrendin demek.
- ne!? Neyi öğrendim?!
- Birazdan ne olduğunu öğreneceksin...

Evveeett diğer bölümde esas macera başlayacak bölüm nasıldı yorumlara lütfennn😊😊😊

Büyücülük OkuluHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin