☆5☆ /final/

509 62 51
                                    

Cumartesi günü Liam parka gittiğinde yine Zayn'i bulamadı. Birlikte oturdukları banka ilerleyip beklemeye başladı. Bu sefer olacaktı biliyordu Zayn gelecekti ve birlikte sonsuza dek mutlu olabilecekleri bir yere kaçacaklardı. Saatler birbirini kovalarken Liam beklemeye devam etti. Hava karardığında umudu bir an olsun bile azalmamıştı. Saatin 12'yi geçtiğini fark ettiğinde kalkıp Zayn'in evine gitmeye karar verdi. Ani bir hızla Zayn'e ulaşmak için koşmaya başladı. En sonunda pencerenin olduğu bahçe kısmında durup soluklandı. Kafasını kaldırdığında yaşadığı şok ölmek istemesine sebep oldu. Mavi perdeli pencere yoktu. Cam kırıktı binanın rengi solmuş dışı yarıklarla doluydu. Bağırmaya başladı. "Beni bırakıp nasıl gidersin Zayn, Nerdesin!"
Bağırışları artarken korkuyordu Zayn onu bırakmış olamazdı değil mi.
Dengesini koruyamayıp ellerinin üstüne düştü. Ağlamaya başlarken omuzunda hissettiği el titremesine neden oldu.
"Sakin ol evlat" önüne geçip sıkıca sarıldığında Liam titremeyi kesti.
"Geçti, geçti kendine gel hadi"
Saçlarını okşayıp fısıltılarla devam etti "geçti" demeye
"Neden bahsediyorsun?" diye sordu Liam biraz kendine geldiğinde.
"911'i aradım birazdan burada olurlar"
"N-neden? Ne oluyor? Zayn'e bir şey mi oldu?"
"Hatırlamıyor musun"
"Neyi?"
"Her gece buraya gelip bağırıyorsun Zayn kim bilmiyorum ama bu ev boş kimse yaşamıyor, önceleri seni sarhoş sanmıştık duvara bağırıyordun ama sonra hakkında ki dedikoduları duyduk. bunlar beyninin bir oyunu lütfen kafandaki şeylerin seni yenmesine izin verme. "
Ve işte o an durmuştu hayat. Liam'ın aklına tüm yaptıkları geldi. Bir kez daha olmuştu işte bir kez daha yenilmişti şizofreniye.

Okuduğunuz için teşekkür ederim açıkcası aklıma yazacak bir şey gelmedi ve bende böyle bitirmeye karar verdim yine kötü son biliyorum ama kızmayın lütfen. Mutlu sonları pek sevmiyorum.

hi, moonshine! •ziam• ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin