Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"I need you girl" İlk fotoğrafın altına bunu yazıp sana göndermiş olan Jimin suratına yayılan sırıtmayı göremediği için çok şanslıısın.Kalkıp yatağa tekrar atlayıp yuvarlanıyorsun veee saatlerdir beklediğin fotoğrafa bakarak ağzın acıyana kadar gülümsüyorsun.
Sevgili olmamanıza rağmen Jimin'in sana olan özel ilgisi baş döndürecek kadar güzel ve sen kendini kaybediyorsun.
"Daha önce boy in luv'ı söylediğin gibi pratik yapıyor olmalısın değil mi park jimin? Yoksa bana ihtiyacın olduğunu sanmıyoruum?"
Onun oyununa kendi silahıyla vurarak karşılık veriyorsun ve ikinci fotoğrafı atıp altına şunu yazıyor.
"Hahaha akıllı kızlara bayılırım,ve sen de oldukça akıllısın"
Kendi kendine kıkırdıyorsun ve "Ve sen de sanırım çok akıllı olduğum için söyleyeceğin şeyi hiç doğrudan söylemiyor olabildiğince dolandırıyorsun"
Jimin mesajını görüyor ama yarım saat kadar cevap vermiyor.Sen bekliyorsun bekliyorsuun ve bir anda hiç emoji koymadan bütün ciddiyetiyle Jimin şunu yazıyor.
"Dolandırmadan söylememi istediğin bir şey mi var?"
Bir anda kalp atış hızın üçe katlanıyor ama aynı zamanda onu ürkütmekten de korkuyorsun.
"Emoji koymadığın zaman yüzünü mimiksiz hayal ediyorum ve...bu biraz ürkütücü oluyor Jiminie ^^ "
"Doğrudan söylüyorum.Seni hep uyarmama rağmen kapını yine kilitlememişsin."
Sen de şaşırıyorsun ve "Bunu nerden biliyorsun?" yazıp gönderiyorsun.Karanlıkta yataktan ters sarkmış olan sen bir anda odada Jimin'i görünce yataktan düşüyorsun ve hem popon hem kafan acıyor.
Jimin telefonunun ışığını sana tutarak kısacık gülüyor ve ardından seni tutup doğrulmana yardım ediyor ciddi yüz ifadesiyle karanlıkta daha da yakışıklı gözüküyoor.Sen elinle başını ovalıyorsun.Jimin de senin elini çekip başını kendine yaklaştırıyor ve vurduğun yerden öpüyor.
"Geçti mi?"
Başınla onaylayıp hala şaşkınlıkla bakıyorsun.
"Diğerinin acısının kendiliğinden geçmesini beklemek zorunda olmamız ne acı..."
Kısa bir an düşünüp anladığın an kızarıyorsun ve gülmeye çalışıyorsun.Jimin yavru köpek gibi kıkırdayarak gülüyor ve saçlarını yüzünden toplayıp düzeltiyor ardından sana yaklaşıp parmaklarının tersini yüzünde gezdiriyor.
"Benim sevgilim olsaydın bu kapıyı kilitlemeden uyuduğun için sana ceza verirdim...Hatta düştüğün için de sana ceza verirdim..Ve sana benim sevgilim olmadığın için ceza vermek istiyorum!"
Gülüyorsun ve yine lafı dolandırmasını istemediğin için üzerine gitmeye karar veriyorsun.Ellerini omzuna koyup kendine çekiyorsun ve elini onun boynuna götürüp arkaya dönmüş olan kolyesini yavaş hareketlerle düzeltiyorsun.Jimin güçlükle yutkunup sesli solumaya başladığında ona bakıyorsun.
"Eğer elini,,,hemen çekmezsen...Kendime hakim olamaya-bilirim."
Sen de omzunu silkip gülüyorsun.
"Tam olarak amaçladığım şey de buu,," diyorsun ve onun güzel boynunu ardından da tombiş yanaklarını okşuyorsun.Gülümseyerek bunu sürdürürken aniden elini tutuyor ve çekiyor.Sonra sana yaklaşıp "Beni sınamak mı istiyorsun?Sonuçlarına katlanmalısıın**" diyor ve dudaklarına yapışıyor.
Loş ortamın etkisiyle seni doğrudan altına alan Jimin üzerinde bir hakimiyet kuruyor ve heyecanla güçlü dudaklarıyla seni öpüyor.Çok hafif geri çekildiğinde nefesleri senin ıslanmış dudağına çarparken gülümsüyor.
"Artık benimsin.Seni dilediğim gibi cezalandırabiliriim" diyor ve tekrar dudaklarınızı kavuşturuyor ^^
