Hatıraların ağır bastığı balıkçı kasabası beni 93 kışının soğuk moskova günlerine götürmüştü.anya ile tanıştığım cosmos otelinin,loş ışıklı,gıcık olduğum barmenin önündeki yeşil ışığın altında görmüştüm.zarif duruşuyla,beyaz teniyle,yüksek topuklu ayakkabılari ile hayata yorgun gözlerle bakan Anya.kısa bir merhabadan sonra mum sıcaklığında tanışma diyebiliriz.moskovanın volga kanalının ilerisinde orta gelirlirlerin yaşadığı 10 katlı bir binada yaşıyormuş.tabii bu arada gunler hızla geçiyor anyayla olan beraberliğimiz sıcak sevgili muhabbetine dönüşmüştü.
ona buraya iş için geldiğimi.yapacağım toplantılardan sonra tekrar dönmek zorunda olduğumu söyledim.benimle gelmesini istedim.anya bu teklifime pek olumlu bakmadı.
anya'yı daha yeni tanıyordum.ne kadar yeni olsada anya artık benim vazgeçilmezimdi.işlerimin bitmiş olmasına rağmen moskovada kalmaya anya olmadan turkiyeye donemeyeceğimi biliyordum.anya az da olsa türkçe aksanıyla konuşabiliyordu.
nihayet haftalarsa sonra türkiyeye anyayla dönüyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TEDİRGİN
RandomOltama takılan balık'ı almak için doğruldum.Çırpınan balık gözlerime acı,acı baktı.Sonra senden sonrasını düşündüm, avuçlarımın arasından aynı sen gibi kayıp gitti...
