DAMLANIN AĞZINDAN:
Sabah karnımda hissettiğim ellerle uyandım.Gözlerimi yavaşça araladım.
Tepemde bir adet Doruk ile karşılaştım.Doruğun güldügü nadir anlardandı."Günaydın kardeşlerin en yakışıklısı.Söyle bakalım neden bu kadar sevinçlisin?"
"İzmir İzmir Fen Lisesini kazanmışım!"
"Doruk,inanmıyorum gerçekten mi? Çok sevindim gel buraya.
Birden Doruğun üstüne atladım ve onu gıdıklamaya başladım.Kahkaha sesleri bütün odayı dolduruyordu.Yanaklarından sulu sulu öpüp sarıldım.
"Hadi Damla kalk artık çok acıktım.
"O zaman bugün değişiklik yapıp kahvaltıyı dışarıda yapalım,hadi hazirlan"dedim ve banyoya doğru ayaklarımı sürüye sürüye ilerledim.
Banyoda rutim işlerimi hallettikten sonra dolabıma yöneldim.Dolabımdan siyah şort ve yarım beyaz baskılı tişört çıkardım.Ayakkabı olarak da beyaz converselerimi giydim.Ve salona indim.Doruk da siyah kot ve beyaz tişört giymiş.
"Yakışıklı kardeşim hadi çıkıyoruz" dedim.
"Tamam Damla bekle biraz parfüm sıkmayı unuttum"
"DORUK! Damla demeyi kes artık aramızda 5 yaş var!"
"OFF Damla tamam.Hadi çıkalım artık."
Yanıma siyah kol çantamı aldım bu sırada taksiyi de arıyordum.Adresi verdim ve taksiyi beklemeye başladık.Yaklaşık 10 dk sonra korna sesiyle dışarı çıktık.15 dk sonra restaurantın önünde durduk.Parayı ödeyip taksiden indik.Kahvaltımızı yaptıktan sonra biraz daha oturup Dorukla konuşmaya başladım:
"Şimdi nereye gitsek acaba?"
" Bence eve gidelim."
"Çok sıkıcısın Doruk. Hmm buldum bence lunaparka gidelum."
"Çocuk musun sen ya? Saçmalama."
"Saç malanmaz taranır. Hem tek çocuklar mı gidiyor lunaparka? Buradan çıkınca lunaparka gidiyoruz."
"Peki Damla peki dedi "
Restauranttan çıktık ve lunaparka doğru ilerlemeye başladık.
"Neden yürüyoruz ki taksi çağiralim."
"Off! Yakın zaten Doruk. Nazlanma artık.
Biraz daha yürüdükten sonra nihayet lunapark görüş alanımıza girdi.
Lunaparka girer girmez aklıma çocukluğumuzdan beri illa ki bindiğimiz çarpışan arabalar geldi.
"Damla hadi hız trenine binelim."
"Dorukk ne hız treni ya çarpışan arabalara bineceğiz, yürü."
"Yaa abla, İzmir 'in en iyi lisesini kazanan benim sen değilsin o yüzden ilk önce benim istediğim olacak."
"Off amma da nazlısın Doruk yürü madem biletleri alalım."
Bilet için sıraya girdik. Biletleri aldıktan sonra hız trenine bindik. Doruk en öne oturdu ben de yanına. Doruğun istediği kadar varmış gerçekten de çok hızlıydı. Bir an kalbim duracak sandım neyse ki hız treni durdu. Bir daha hız trenine binmeyeceğimi aklımın bir kenarına not ettim.
"Bu sefer benim dediğim olacakk!!"
"Ay tamam abla tamam binelim hadi."
Bindiğimizde arabayı ben kullanıyordum. Doruk çarpışan arabaları hiç sevmezdi. Kalbim çok hızlı çarpıyordu, sanki bir şey olacakmış gibi.
Ne olduğunu anlamadığım bir anda öyle bir sarsıldım ki kafamı direksiyona çarpmıştım.
"Aah yavaş olsana!!" derken kafamı kaldırdım ve karşımdaki çocuğa baktım.
RÜZGARIN AĞZINDAN:
Yan odadan bir ses geldi birkaç saniye sonra da Ece odama pat! diye daldı ve çığlık atmaya başladı.
"Ne oluyo Ece sabah sabah eyelinerını düzgün mü çekemedin?"
"Uff abii ne diyosun sen yaa!"
Senin bu dünya güzeli zeki kardeşin İzmir Fen Lisesini kazandi!!"Offf Ecee! Saçmalama ya oranın puanı senin makyaj malzemelerinin faturasından bile yüksektir yani o kadar diyorum gerisini sen anla"
"Abiii dalga geçme yaa valla KAZANDIMM!!"
"Nasıl yani gerçekten mi?"
"Abi gerçek dedi ve ziplamaya başladı. Normalde bunu başka biri yapsa çoktan kafasına sıkardım ama kardeşim benim için tek ailemdi.
"Gel kız buraya "dedim ve Ece'ye sımsıkı sarıldım
"Abi yeter boğuluyorum" dedi
"Tamam tamam bugün ne dilersen dile benden."
"İnanmıyorum abi ayy çok sevindim şimdi."
"Abi buldumm!!"
"LUNAPARK 'A GİDELİM"
"Çocuk musun sen , lunaparka gitmek de neymiş?"
"Hani bugün istediklerimi yapıcaktın abi?"
"Of iyi tamam tamam çok ısrar ettin gidelim ama ben hiçbirşeye binmem sen kendin binersin."
" Off abi ya böyle yapacaksan hiç gitmeyelim daha iyi."
"Tamam başımın belasi bakariz." dedim
Kolumu Ece'nin omzuna attım hadi hazırlan o zaman sonra da kahvaltı yapıp çıkarız.
"Tamam abicimm "☺☺ dedi Ece ve odamdan çıktı
Bende kalktım ve banyodaki işlerimi halledip siyah bir tişört ve siyah kot pantolon giydim.Saatimi taktım ve aşağı indim.
Ece de kahvaltı masasında beni bekliyordu. Sandalyeme geçmeden önce Hatice Sultan'ı öptüm. Hatice sultan benim olmayan annem gibiydi.
Kahvaltıyı yaptıktan sonra siyah porscheme bindik ve lunaparka doğru ilerledik. Lunaparka gelince Ece Rüzgari çekiştirerek:
"Abi neye binelim?"
"Bilmem hadi binelim işte"
"İyi tamam hadi dönme dolaba binelim."
Beraber bilet almak niçin sıraya geçtik. Biletlerini alıp dönme dolaba bindik
Dönme dolaptan indiğimizde Ece söylemeden onu çekiştirerek çarpışan arabaların olduğu yere doğru ilerledik.
Ece sürmekten çok yanıma binmekten hoşlanır. Beraber ilerlerken birden birine sert bir şekilde çarptım.
Karşımdaki kız:"Aah! Yavaş olsana derken kafasını kaldırdı ve
♡ERVA♡
Votelemeyi unutmayın!!!
👍👍👍👍