Korkum Kaybetmek

3. bölüm

Urazzzz ..

Eflin...

Çağan denen çocuğun yaptığı saçma salak hareketten sonra cezasını verdim ve arkama bile bakmadan kafeteryaya çıktım.

Kafeteryaya çıktığımda bizimkiler aynı masaya oturmuş hararetle birşeyler konuşuyordu. Yavaşça onlara doğru ilerlerken uraz beni gördü ve gülümsedi. Bende ona aynı şekilde karşılık verdim ve  masadan bir sandalye çektim. Oturduğum da uraz ve melisa solumda, kâren ve zaren ise sağımda kalmıştı.

- eee ne konuşuyordunuz bakalım?

Sorumu sorduktan sonra uraz cevapladı.

- çağan ve diğer yeni gelenleri konuşuyoduk. Önemli bir şey  değil yani.

- bir an örgütten haber geldi sandım. Öyle hızlı hızlı el kol hareketleri ile konuşunca.

- hayır dahaca onlardan bir haber yok eflin.

- zaren ve kâren size bir şey söylendi mi?

-hayır eflin. Ne zaren ne de bana birşey söylenmedi.

-pekâla. Yakında birşeyler olur zaten.

Biz böyle konuşurken  melisa konuşmaya başladı.

- eflin. Oradan sana gelen yönetim teklifi hâlâ geçerli mi?

- evet. Jace beni yönetici yapmakta kararlı. Tek fark ben o örgütün yöneticisi olmak istediğimi sanmıyorum.

- ya bir şeyler yaparlarsa ne olacak? Ya bize zarar vermeye çalışırlarsa?

- melisa, canım uraz ve ben burdayız tamam mı? Kimse birşey yapamaz. Biliyorsun genelde zor görevleri bize veriyorlar. Biz bu görevlerde  başarılı oldukça bize olan saygıları son bulmaz. Bu böyle devam ettikçe güvendeyiz. Korkmayın. Endişlenecek bir şey olursa size söylerim.

Biz konuşurken çağan ve diğer yeniler içeri geldiler. Çağan etrafa göz gezdirirken bizim masada durdu. Hepimize sırayla baktıktan sonra gözü ona abartılı bir şekilde soğuk bakan gözlerimde durdu. Neydi benim ona olan kızgınlığım? Sadece bana yaklaşmaya çalışmasımı? Ya da canım sıkıldığı için mi kızgınım?

Bilmiyorum. ama bir şekilde kızmıştım. Nedeninden haberim yoktu.ama kızmıştım.

Bir kaç saniye bakıştığımızda ilk kez onun yüzünü incelemeye başladım.  Ela gözleri, dolgun dudakları, şekilli küçük bir burnu vardı. İstesede istemesede gözleri etrafa hem canlı hemde baygın bakıyorlardı.

Onu incelemeyi bırakmama urazın gözümün  önünde salladığı eli sebep olmuştu.  Urazın hâlâ önümde salladığı elini yavşça tuttum ve kafamı ona çevirdim. Tek kaşımı kaldırıp ona baktığımda şirince sırıtmaya başladı. sanki birşey yapacakmışım gibi bakarken sol elimi kaldırıp ona yaklaştırmaya başladım. Uraz gözünü kapatıp  suratını buruşturdu.yüz ifadesine gülmemek için dudaklarımı kemiriyordum.  Elimi biraz daha uraza yaklaştırınca kafasını yavaşça geriye çekti. Masaya baktığımda herkes gülmemek için dudaklarını kemiriyordu. Melisa eliyle ağzını kapattığında uraza geri döndüm.
Uraz suratını daha çok buruşturmuş, gözlerini sıkmaktan nerdeyse görünmez olmuşlardı. O öyle duruken ben başta olmak üzere herkes kendini serbest bırakıp kahkaha atmaya başladı. Ben ise gülerken konuşmaya çalışıyordum.