Korkum Kaybetmek

4. bölüm

Medya- aras özaydın

Eflin...

Hastahneden çıkalı 1 hafta olmuştu. Ve ben görevi gelecek haftaya ertelemek zorunda kalmıştım. Ve simdi görev haftasındaydım. Eşyalarını hazırlarken bir yandan da jace ile konuşuyordum. Türkçe biliyordu ama sürekli kanada da olması ve işleri oradan yürütmesi türkçesini biraz bozmuştu.

Örgütteki herkes çift isimliydi. Ve herkes ilk ismini normal hayatta ikinci ismini örgütte ki kod adı olarak kullanırdı. Jace'in adı ise jace harwerd'dı jace örgütte harwerd ise normal hayatında kullanıyordu. Bir tane oğlu vardı ama işleri çok olduğu zaman ailesi ile ilgilenmediği ve sürekli onlarla iletişimde olması ailesini tehlikeye attığı için eşi ondan boşanmıştı. Ama jace onlara her ay yüklü miktar para gönderiyordu. Ashley eşinin adı rookka ise oğlunun adıydı.

Düşüncelerden kurtulup telefonun ucundaki jace ile konuşmaya başladım.

-irina? Ordamısın?

+ evet jace. Buradayım. En son ne diyordun?

- hazırlandığınızda şirketin helikopter üssüne çıkın sizi oradan helikopter ile aldıracağım.

+peki helikopterle en fazla nereye kadar geleceğiz?

- sizi istanbuldan alıp yunanistana götürecek. Oradan uçakla kanadaya geleceksiniz. Silahlarınızı ve cephaneneizi alıp göreve gideceksiniz.

+ ilk önce nereye ugrayacağız?

- ilk önce portlanttaki şirkete gidip size verdiğim şirket düzeni haritası ile keşfe çıkacaksınız. Daha sonra j.r. ace. Şirketten ayrılınca odasının güvenliğini azaltmanızı istiyorum. Bunu yapmak için sadece 8 saatiniz olacak. Aksi takdirde yakalanabilirsiniz.

+ şirket planı güvenlik felan için gerekli haritaları eşyaları hazırlamanı istiyorum. Bıçak seri'me iyi baktığından emin olmak istiyorum. Aksi halde sonu kötü olur. Ve bu arada j.r'ı ne yapalım? Gebertmek or  örgüt hapishanesi?

- haritaları ben ayarlicam. Güvenlik saatleri. Bunlarda bende. Evet bıçak seri'ne iyi baktım. Parlatmamı istermisin? J.r'a gelirsek onu burada konuşur hallederiz. Şimdi benim islerim var.örgütten çıkacağım.

+ nereye gideceksin?

- sence?

+ ashrook ha?

- evet onları özledim.

+ doğru. Neyse gelince görüşürüz.

-görüşürüz.

Telefonu kapatınca gülmsedim. Ailesi onun için çok önemliydi. Rookka ise çok tatlıydı bal sarısı gözleri ve karamel rengi saçları vardı. Ama gittikçe göz rengi açık kahveye dönüyordu.  Ashley ise karamel saç rengi ve açık kahve gözleri ve beyaz teni ile rookka'nın kime benzediğin apaçık deliliydi. Oğlunun bir tek yüz tipinin oval olması ve göz seklinin hafif çekik olması ile jace'e benziyordu.

Eşyalarımı hazır ettiğimde bavuldaki her şeyin siyah olduğunu gördüm. Siyah kazak siyah badi siyah pantolon siyah polar ve hırka ve siyah ayakkabılar.  Hepsi siyahtı.

Eşyalar hazır olunca banyoya gidip duşa girdim. Hızlıca yıkanıp çıktım ve kurulandım daha sonra Saçlarımı havluyla doladım ve üzerimi giydim. Yine siyahtı. Siyah iç çamaşırları siyah t-şört ve siyah pantolon. Aynanın karşısına geçip saclarımı kuruttum ve doğal halinde bıraktım. Dalgalı uzun Saçlarımı belime uzanmışlardı. Daha sonra götürmeyeceğim makyaj malzemelerinden makyajımı yapmaya başladım.  Önce kapatmak gereken yerlere fondotenimi sürdüm daha sonra orta kalınlıkta hafif kuyruklu bir eyeliner çektim.rimelimi de sürdüm ve siyah göz kalemimi çektim. Daha sonra toprak tonundaki açık kahve rujumu sürdüm ve parfümümü sıktım. Daha sonra ayağıma siyah beyaz nike ayakkabılarımı giydim ve siyah gözlükleri mi katama taktım daha sonra sırt çantama gerekli olacak bazı şeyleri ve özel eşyalarımı koydum. Üzerime gri spor bir hırka geçirdim ve sırt çantamı sırtlandım. Daha sonra orta boydaki bavulumu aldım ve odadan çıktım. Merdivenlerden inerken babamın annemle. Oturduklarını gördüm.

İnerken çıkan seslerden dolayı ikisi de merdivenlere döndü ve melek hanımın yani annem olan kadının gözleri bavuluma takılınca gözleri parladı. Bir yandan örgütü diğer yandan da bu kadının kim olduğunu araştıryordum.  O kadar karışıktıki ortalık. Anlatılmaz yaşanır. Daha sonra merdivenler bitince bavulu fortmanto'nun yanına girişe koyup babama yaklaştım ve yanağına bir öpücük kondurup  konuştum.bu arada annemi görmezden geliyordum.

-bir hafta yokum baba.

+ nereye eflin?

- işlerim var. Gelince görüşürüz.

* izin vermiyorum eflin.

- sana sormadım gidip gitmeyeceğimi anne.

Anneme de laf atıp salondan çıktım ve girişe geldim daha sonra jeep'imin anahtarlarını aldım ve bavulumla çıktım. Aynı zamanda da urazı arıyordum. Arabama yaklaştığımda bagajı açtım bu sırada da Uraz telefonu açmıştı.

- hazırmısın Uraz?

+ evet çıkıyorum şimdi.

- tamam şirkette buluşalım.

+ tamam.

Telefonu kapatıp arabama bindim ve park yerinden çıktım. Çıkışa doğru giderken yavaça açılan bahçe kapısından çıktım ve yola koyuldum.

Şirkete geldiğimde arabayı valeye verdim ve onu özel garajıma koyup garajı kilitlemesini ve anahtarı da odama bırakmasını istedim. Daha sonra  şirkete girdim ve locaya geçip urazı beklemeye başladım.  Az sonra gelen Uraz ile ayağa kalktım ve  ona doğru yürüdüm. Ona sarıldığımda oda sol kolunu belime sardı ve sıkıca sarıldı. Daha sonra ayrılarak birbirimize baktık ama konuşmadık. Beraber asansöre ilerledik ve bindik. Ben çatı katı olan 23. Kata bastım ve asansör harekete geçti.

Helikopter sahasına vardığımızda  zaren Karen ve melisanın burada olduğunu gördüm.  Onlara ilerleyip sarıldım ve bavulumu görevliye verdim. Onlardan ayrıldığımda melisa ve urazın hâlâ birbirlerine sarılı durduklarını gördüm. Bu beni gülümsetti. Birbirlerini çok seviyorlardı ama ikisi de gerizekalı gibi kabullenmiyorlardı. Daha sonra yalancı bir öksürük çıkardım ve kollarımı göğsümde bağlayıp tek kaşımı kaldırdım.  Hemen birbirlerinden ayrılan ikiliden melisa bana geldi ve bana da sarıldı bende ona sarıldım. 
Bu ara da zaren konuşmaya başladı.

Z-  eflin gittiğinizde dikkatli olun bir şey olursa haber verin.

K- size 5 kişilik bir grup daha yardım edecekmiş. Senin emrinde yani hepsi.

E- bunu bilmiyordum. Jace anlatmadı.

M- yeni geldi o haber. Yarım saat felan yeni oldu.

U- daha 15 dakika önce jace ile konuştum neden söylemedi?

Z- bilemem. Neyse gidin hadi.

Hepsine yeniden sarıldık ve Uraz ile helikoptere bindik. Ve yola çıktık...