Hava yeni aydınlanmaya başlamıştı. Pencereden girmeye çalışan güneş ışığı teni günün habercisiydi. Mutfaktan gelen taze ekmek kokusu odayı sarmıştı.Yatağımdan zor bir şekilde kalktım. Mutfağa indiğimde masanın üstünde duran fırından yeni çıkmış ekmekleri gördüm.Tam bir tane alacakken bir el beni durdurdu.Bu el tabii baş belası ablam Masal' a aitti.
"Bianca! Ne kadar kabasın.Bunlar kahvaltı için hazırlandı. Oburluğunu susturman lazım!"
Masal' a birkaç küfür savurarak odama gittim. Okulun berbat ve yaşamdan soğutan formasını giydim. Aşağı indiğimde Masal annem ve babamla birlikte kahvaltı sofrasına oturmuştu. Ben masaya oturmadan elime bir donat aldım ve kapıya doğru hızla koştum. Masal hâlâ arkamdan sesleniyordu:
-Hey kahvaltı yapmayacak mısın?
-Hayır.
-O Zaman beni bekle. Giyineyim çıkalım.
-Hayır. dedim ve evden çıktım. Okula ilk günden aynı okuldan bir üniversite öğrencisiyle gidemezdim.
Donatımı 3 dk içerisinde bitirdikten sonra ayakkabılarımın bağcıklarını bağlamak için durdum. Sonra bir çocuk bana çarptı. Bu hayatımda gördüğüm en yakışıklı çocuk olabilirdi. Benim yaşlarımda gösteriyordu.
"Hey önüne baksana!"
"Bana çarpan sensin. Bir de bana mı kızıyorsun?"
"Yol ortasında bağcık bağlamaman gerektiğini bilmiyor musun?"
"Hah! Galiba sen de yol ortasında önüne bakman gerektiğini bilmiyorsun."
Ayağa kalktım ve yakışıklı ama kaba çocuğa arkamı dönerek yürümeye devam ettim. Çok da iyi yapmıştım. Ojeli tırnaklarımı kemirerek gittiğim yol sonunda sona ermişti. İşte yine okul başlıyordu. Üç ay tembellikten sonra yine çalışma vaktiydi. Babamın kurduğu okula gidiyordum. Yıldız Okulları' na... "Okulları" diyorum çünkü üniversite tarafı da var. Mesela Masal oraya gidiyor. Okula girişimi yaptım. Panoya asılan yıpranmış listeden adımı bularak sınıfımı öğrendim. Sınıfa çıkarak en arkadaki ve gözlerden en uzak masaya oturdum. Hırkamın şapkasını başıma geçirip yüzümü masaya gömdüm. Az sonra biri kafama dokundu. Başımı kaldırdığımda bunun yolda gördüğüm çocuk olduğunu fark ettim.
"Burada ne işin var senin?"
"Bu okulda okuyorum."
"Babamın okulunda kibar ve anlayışlı insanların okuduğunu sanıyordum.Sinirin geçti mi Bay Agrasif ?"
"Özür dilerim."
"Önemli ama önemli değil demek lazım"
"Peki. Yeniden başlayalım. Ben Kayra."
"Memnun oldum. Ben de Bianca."
"Memnun oldum."
Bu sırada bütün sınıfın bizi izlediğini fark ettim.
"Önünüze döner misiniz?" dedik aynı anda... Sonra gülüştük. En sonunda da zil çaldı. Edebiyat Öğretmeni sınıfa girdi. Kızıl saçlı,siyah gözlüklü,ela gözlü sevimli öğretmen neredeyse 10 cm topuklu ayakkabı giyiyordu. Önce kendisini tanıttı:
- Merhaba çocuklar,ben Venüs. Sizin yeni edebiyat öğretmeninizim. Geçen seneki öğretmeninizi çok sevdiğinizi biliyorum. Ama ben de birlikte güzel vakit geçireceğimize inanıyorum. Bugün ilk gün olduğu için ders işlemeyip biraz kitap okuyacağız ve zihnimizi rahatlatmaya çalışacağız. Ve bir planım var. Bu Cuma günü bir parti yapacağız. Okulun ilk haftasını güzelce bitirdiğimiz için ve artık dersler daha yoğun hale gelirken biraz motive olmak için!
Herkes alkışladı.
"Ama ilk önce okulumuza yeni katılan biri var. Okulumuzun kurucusu Arda Bey'in kızı Bianca... Gelip kendini tanıtmak ister misin ?"
Tahtanın önüne geçip kendimi tanıttım.
"Merhaba ben Bianca... Ama yabancı falan değilim. Yani annem İngiliz ama babam Türk. Dolayısıyla ben de Türk'üm... Alışveriş yapmayı çok severim. Star Wars hayranıyım. Resim çiziyorum. Hedefim editör olmak."
"Bu hedefini sevdim ve beğendim."dedi Venüs
"Teşekkürler."
"Peki. Yerine geçebilirsin. Şimdi herkes okuma kitabını açsın."
Yerime geçip okul çantamdan kitabımı çıkardım. Venüs yanıma gelip Suç ve Ceza'yı mı okuyorsun?"dedi
"Evet."dedim
"Çok güzel."diyerek diğer sıralara yöneldi.
Bu sırada sınıfa okul forması giymemiş bir çocuk girdi. Elaya kaçan açık kahverengi gözleri vardı. Kayra'ya hayatımda gördüğüm en yakışıklı erkek demekten pişman oldum. Bu çocuk fazla harikaydı. Üstünde Star Wars yazılı hardal rengi son derece şirin bir t-shirt ,altında siyah bir kot pantolon vardı.
"Geç kaldığım için üzgün değilim.Yerime geçebilir miyim?"
"İsmin nedir?"
"Kartal"
"Şu meşhur Kartal sen misin?"
"Yerime geçsem..."
"Sadece ilk gün olduğu için izin veriyorum yarın ilk ders yine ben gireceğim. Ve yarın geç kalmamanı öneririm."
"Peki."
"Sadece Bianca'nın yanı boş. Oraya geçebilirsin. Ve bu arada sene sonuna kadar yer değiştirmek yok."
"Bianca kim?"
"En arkada oturan yeni öğrencimiz."
Bana baktı ve sırama doğru yöneldi. Çantamı yandaki sandalyeden çekip Kartal'a yer açtım.Oturdu ve bana baktı.
"Merhaba. Ben Bianca"
"Kartal"
"Memnun oldum."
"Ben de"
"Şey ben de Star Wars hayranıyım."
"Öyle mi?"
Bir süre Star Wars hakkında konuştuk.
"Saçların çok güzelmiş."dedi Kartal örgüme dokunup
"Teşekkürler"dedim ve okumaya devam ettim.
Sonra ismini bilmediğim bir kız ve Kayra'nın bize nefretle baktığını fark ettim.
"Ona aldırış etme. O eski sevgilim Asya..."
"Peki ama eski sevgilin başıma bela olmasın. O bakışlar pek hoşuma gitmedi de..."
"Sorun etme."
Biraz sonra zil çaldı. Yanıma dört kız geldi ve kendilerini tanıttılar.
-Ben Sima.dedi kızıl saçlı güzel kız
-İsmin çok güzelmiş.dedim
-Teşekkürler.dedi
-Ben de Şilan.dedi ufak ve kısa kız
-Benim adım da Melek.dedi uzun saçlı şirin kız.
-Ben de Bianca. Hepinizle tanıştığıma memnun oldum.
-Biraz çıkıp dolanmak ister misiniz? dedi Melek
-Bana uyar.dedim
Tam kalkarken yanıma Asya geldi ve tüm sınıf sustu. Bu kıza neden bu kadar takmış olduklarını anlamış değildim açıkçası...
"Merhaba Bi.... Eee şey ııı Dilimin ucunda..."
"Bianca"diye tamamladı Şilan .
"Hııı evet. Seninle biraz konuşmak istiyorum Bianca."
"Kızla uğraşma Asya." dedi Sima
"Sen karışma." dedi Asya
"Peki konuşalım." dedim.
Beni sınıfın ortasına çıkarıp konuştu:
-Şimdi Bianca.Kartal ile ayrılmış olmamıza rağmen o beni hâlâ seviyor.
-Bana pek öyle gelmedi. dedim
Sınıftan uğultular gelmeye başladı "laf soktu"falan gibi
"Bak! Bunu sana bir kere söyleyeceğim. Ondan uzak dur." dedi Asya
"Peki onun sana hâlâ aşık olduğunu düşünüyorsan niye bunu yapmamı istiyorsun?"
"Onun aklını karıştırma. Tek söyleyeceğim bu. Bir dahaki yanlışında uyarı değil uygulama yaparım."
"Asya!"dedim yüksek sesle
"Bence sen kendini çok önemli biri gibi görüyorsun. Ayrıca sevgilin seni çoktan unutmuş. Ah! Pardon,eski sevgilin demeliydim!
"Peki Biana."
"İsmim Bianca."
"Herneyse. Seninle bir anlaşma yapacağız. Yarın akşam için Kartal'dan ilk yemek teklifi alan kazanacak."
"Kaybeden de kazanana sataşmayacak."
"Kabul"
"Kabul"
El sıkışıp yerlerimize geçtik.Yerime geçtiğimde Sima'dan şu soruyu aldım:
"Kartal'a aşık mısın?"
"Hayır."
"Kartal'a aşık olmadım ama Asya'ya gıcık oldum. O teklifi Asya'dan önce almalıyım ve o kıza gününü göstermeliyim."
