1.BÖLÜM: YARA

1.6K 149 23
                                    



Bölüm 1: ''YARA''

Bölüm şarkısı: Passenger – Let Her Go

Well you only need the light when it's burning low.

Işığa yalnızca güneş ışığı düşük olduğunda ihtiyacın olur .

Only miss the sun when it starts to snow.

Ve güneşi, yalnızca kar yağmaya başladığında özlersin,

Only know you love her when you let her go.

Ve onu sevdiğini yalnızca gitmesine izin verdiğinde anlarsın.


''Her şeyin üstünü örtebilirim, kuşkusuz her şeyden kaçabilirim. Bunları yapacak kadar güçlü olduğumu biliyorsun.'' Bir su damlası, siyah mürekkebin kağıtta dağılmasını sağlarken kalemi elimde biraz daha sıktım ve parmak boğumlarım beyazlaşırken yazmaya devam ettim.

''Ama senden gelen hiçbir yaraya dokunamıyorum. Hep açık, hala kanıyor. Senden kaçamıyorum.''

Masanın üzerinde duran peçeteyi elime aldıktan sonra tek ayağımı hafifçe yere vurdum ve saate baktım.

08.47

Birazdan burada olacaktı. Bu notu bırakıp çantamla beraber çıkmam için yalnızca birkaç dakikam vardı fakat yazmak istediğim o kadar fazla şey vardı ki ne yapacağımı bilmiyordum. Bir tarafım, ''yırt bunu, o böyle bir vedayı hak etmiyor,'' derken, diğer tarafım, ''gözlerinin içine bakarak asla gidemezsin,'' diyordu ve ben de hangi tarafı seçmem gerektiğinin bilincindeydim. Derin bir nefes alırken evimizin kokusunu son kez içime çektim. Hıçkıra hıçkıra ağlamamak için kendimi zor tutuyordum. Buradan çıktığımda dilediğimce ağlayabilirdim, hatta geri kalan ömrümü yalnızca ağlamak için bile kullanabilirdim çünkü bu acının geçmeyeceğini biliyordum.

''Senden tek isteğim, hayatına kaldığın yerden devam etmen olacak. Ben hiç olmamışım gibi yaşa demeyeceğim. Bunu yapmazsın. Sadece hayatından güzel bir anı olarak geçmişim gibi yaşa. Ve son olarak, mutlu ol.''

Kendime engel olmadığım sürece birçok şey yazacağımı bildiğim için tek elimle yanağımdan akan bir damlayı sildim ve onun yüzüne karşı söylemek istediğim cümleyi sayfanın en sonuna yazdım.

''Hep mutlu ol.''

Çünkü ben asla olmayacağım, diye devam etti cümlem kendi içimde. Ben sensiz tek bir an bile mutlu olmayacağım. Saate tekrar baktıktan sonra aceleyle yerimden kalkarak kapının yanına duran bavulumu elime aldım ve kapıdan çıktım. Onunla karşılaşma ihtimalim olduğundan dolayı asansörü es geçerek merdivenlerden inmeye başladım. Bavulun ağırlığı beni zorlasa da duraklamadan apartmanın kapısına geldiğimde önce kafamı uzatarak gelip gelmediğine baktım. Görünürde yoktu. Bunun aslında beni rahatlatması gerekirken üzmüş olması ne denli büyük bir hata yaptığımı yüzüme çarpıyordu. Yine de tüm kırıklıklarımı topladığım bavulumu kendimle birlikte sürükleyerek apartmandan dışarı çıktım. Ciğerlerime dolan havaya sinirliydim, evimizin kokusunu artık alamıyordum. Ağlamamak için kendimi zorlayarak dudağımı ısırdım, kanatana kadar ısırdım. Metal tadını dilimde hissettiğimde pişmanlık içimi yakıp kavurdu. Çaresizlik eğer kanlı canlı bir insan olsaydı karşıma dikilir ve beni öldürene dek hırpalardı.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Dec 04, 2016 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Hep Mutlu OlHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin