VIII

21.7K 1.6K 580
                                    


"Bu defa sen gitsen olmaz mı?" Yorgun görünen arkadaşım Tae'ye acıyıp elindeki kağıdı aldım. Birisi hayvanı için eve çağırıyordu ve bu işlere hep Tae gittiği için yorulmuştu. Bu seferlik kabul edip elimdeki adrese doğru yola çıktım. Aslında bize 1 sokak uzaklığında olması güzel olan bir şeydi. Birkaç dakikada büyük apartmanın önüne gelmiştim. Elimdeki çantayla merdivenlerden çıkarken bir asansör olmadığı için binayı yaptıran kişinin sülalesiyle büyük bir ilişkim olmuştu.

Sonunda büyük apartmanın en son katına geldiğimde nefeslendim. Gerçekten en üst katta yaşamak büyük bir zorluk olmalıydı. Kapının zilini çalıp açmasını bekledim. Açan kişiyi görmek bir yandan beni mutlu ederken diğer yandan mutsuz olmamı sağlamıştı. Dağınık gri saçlarıyla çekici görünüyordu ama benim bu halimle güzel göründüğüm söylenemez o yüzden mutsuz olmuştum.

"İçeriye gel Min Ji." Beni arkasında bırakıp içeriye ilerlerken bir süre arkasından baktım ama sonra içeri girmeyi akıl ettim. İçeri girdiğimde büyük siyah mobilyalar ile dolu bir salonla karşılaşmıştım. Salonun girişinde sol tarafında ki büyük yastıkta ise köpeği heyecan ile dili dışarıda bana bakıyordu. Eliyle yastığın karşısındaki kanepeyi göstererek konuştu.

"Ben şurada yatarken bir anda durgunlaştı ve yatmaktan başka bir şey yapmamaya başladı." Elimdeki çantayı yere bırakıp köpeğe eğildim ve kontrol etmeye başladım.

"Yiyecek herhangi bir şey verdin mi?" Köpeği kontrol ederken kafasını iki yana salladı.

"Mamasından başka bir şey vermedim." Köpekte herhangi bir şey yoktu. Çok sağlıklı görünüyordu. Ayrıca yattığı falan da yoktu. Gayet aktif bir biçimdeydi. O kadar merdiveni boşuna mı çıktım acaba?

"Köpeğinde herhangi bir şeye rastlamadım. Eğer sonradan bir şey çıkarsa hemen kliniğe getir olur mu?" Yerden kalkıp bıraktığım çantayı tekrar aldım. Yoongi dudaklarını dişleyerek bana baktı.

"Gideyim o zaman ben." Kapıya doğru yöneldiğim sırada söylediği şey beni durdurmuştu.

"Birer kahve içmez miyiz?" Ona dönüp gülümsedim. Ah Yoongi... Seninle birer tane değil onar tane kahve bile içerdim ama vaktim yok.

"Taehyung klinikte tek kaldı onu bekletmemeliyim." Kapının kulpunu tutup çeviremeden beni kendine çevirip kapıyla arasına sıkıştırdı. Bu ani hareketi ve yakınlaşması ile küçük dilimi yutmuştum. Nefes almak bile zor geliyordu. Kapıya tamamen yapışık durumdayken kollarını iki yanıma sabitledi ve gözlerini gözlerime dikti. Çok yakındı!

"Seni görmek için onca şey yaptıktan sonra öylece gidemezsin."

vet ❆ min yoongi✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin