'Multi Buse'
İYİ OKUMALAR <3
Dün burakla o kadar yorulmuştum ki, yataktan kalkasım gelmiyordu ve alarmın o gıcık sesi ise hala çalıyordu. Saati alıp yere fırlattım, pili çıkmış olacak ki sustu. Beynim zonkluyordu resmen ya, hangi insanoğlu saat yedi de kalkıp okula gider. Yataktan kalkıp, uyuşuk adımlarla banyoya grip, günlük işlerimi halledip çıktım.
Dolaptan kıyafetlerimi çıkartıp giyinmeye başladım. Rutin işlerimi halledip, hızlı adımlarla merdivenleri indim. Gönül ablanın hazırladığı masaya otururken '' Gönül abla Burak nerde?'' diye sordum. Dün eve beraber gelmiştik ama ortalıklarda yoktu. Normalde olsa 'gönül abla ölüyorumm açlıktan bak öldüm ha bak şimdi bir daha ölüyorum' diye evin içinde anırır gönül abladan terlik yerdi.
''Baban aradı kızım, o da erken çıktı'' kafa sallayıp kahvaltımı yapmaya başladım.
***
Ayakkabılarımı giyerken, gönül abla '' iyi dersler kızım'' diye bağırdı. Gülümsedim ve koşar adımlarla servise bindim.
Gönül ablayı çok seviyordum. Annem yerine koyarım onu hep. Beraber sohbet eder, dedikodu yapardık. Bir derdim olsa hep ona anlatırdım. Bizi ailesi gibi görüyordu.
Eşini 3 yıl önce kanserden kaybetmiş. Bir kızı varmış Almanyada yaşıyormuş. Onun yerine koyar hep beni. İnsan annesini hiç ziyarete gelmez mi diye düşünüyorum, çoğu kez. Ben bile annemle anlaşamadığım halde yanına gidiyorum.
Okula gelmiştik, servis durunca çantamı da alıp indim. Okula doğru yürümeye başladım. Nisayı görünce yanına gittim '' günaydın'' dedim gülümseyerek. ''Günaydın nasılsın, alıştın mı okula?'' ''iyiyim sağol. Evet biraz alıştım'' gerçi hiç alışmış sayılmazdım ama olsundu. ''Bu akşam doğum günü partim var gelecekmisin? Okuldan herkes gelecek''
''Bugün senin doğum günün mü? Bilmiyordum, iyiki doğdun o zaman'' dedim ve sarıldım. ''Bu geliyorum demek mi''
''Bilmem. Babama sormam lazım bilirsin kuralcı babalar'' dedim ve kafa salladım. ''Akşama bekliyorum o zaman'' gülümseyerek merdivenlerden çıktık. Sınıfa girerken nisa kız kardeşini havuza nasıl attığını anlatıyordu ben ise kahkahalara boğuluyordum.
Batuhanı görmemle yüzüm düştü. Gözlerimi devirerek , sırama yürüdüm. Çantamı batuhanla ortama koyarak oturdum. Nisaya baktığımda bana bakıyordu. Sanırım bu kızla iyi anlaşacaktım. Gülümseyerek önüme döndüm.
Çantamdan defter ve kalemimi çıkardıktan bir süre sonra hoca sınıfa girdi. Dersimiz matematikti sayısalım iyidir. Ama şuan ders dinlemek istemiyorum.
Arada sırada batuhana bakıyordum ve göz göze geliyorduk. Bu çocuğun benimle derdi neydi bilmiyorum ama ona gıcık olduğumu biliyorum. Defterime saçma sapan şeyler çizerken zil çaldı.
Nisa yanıma gelerek ''ders boşmuş, hadi kantine inelim'' dedi. Kafa salladım. ''Geçebilirmiyim'' batuhan umursamaz bir tavırla ''hayır'' dedi. ''Çekilsene ya geçmek istiyorum.'' yine umursamaz bir tavırla ''hayır'' deynce tabi ben çıldırdım. Bu çocuğun umursamaz tavırları beni delirtiyordu. Ayağımla bacağına sert bir tekme atınca, kısık sesle küfür etti.
Bende bu fırsattan istifade batuhanı iterek sıradan çıktım. Nisa bizi izleyerek kahkahalara boğuluyordu. Onu cimcikleyerek sınıfın kapısına ittim. Tam sınıftan çıkacakken, batuhan beni omzuna aldı. Neye uğradığımı şaşırmıştım.
Sonra kendime gelip sırtına vurmaya başladım. ''Bıraksana ya, öküzmüsün bıraksana'' koridordaki herkes bize bakıyordu. Rezil olmuştum işte, sonra aklıma altımda etek olduğu geldi. Kısık sesle ''bıraksana batuhan eteğim açılacak, bıraksana ya''
Batuhan koridordakilere ''dönün lan önünüze'' diye bağırdı. Ben bile korkmuştum yahu o nasıl bağırmak öyle. Sonra eteğimi aşağıya çekerek ''rahat dur'' dedi. Ben hala beni indirmesi için yalvarıyordum ve sırtına vuruyordum.
Okulun merdivenlerinden inerek spor salonuna gelmiştik. İçeri girdiğimizde beni omzundan indirdi. Tam spor salonundan çıkıyordum ki kolumdan tutup kendine çevirdi. Tıslayarak ''konuşacağız'' dedi. Neydi bunu bu kadar sinirlendiren. ''Seninle konuşacak bir şeyim olduğunu sanmıyorum. Bırak kolumu''
Kolumdan çekerek potanın oraya sürüklemeye başladı. Beni duvara iterek yanıma geldi. ''O çocuk kimdi'' diye kükredi. Öyle sinirli bakıyordu ki birazdan burnundan duman çıkarmasından korkuyordum. ''K-kim'' diye sordum. Kahretsin ben kekelemiş miydim. ''Dün senin yanındaki piç'' diye bağırdı.
Ne saçmalıyor bu. Buraktan buna neyse hala hala. Ne diye korkuyorum sanki ne yapabilir bana. ''Sanane''
''Bak buse beni delirtme. Gider o çocuğu bulur öldürene kadar döverim'' dedi. Bi an gerçekten gözlerinden filmlerdeki gibi ışın çıkacak zannetmiştim. Sonra bunun saçma olduğuna karar vererek ''Kuzenimdi batuhan. Hem bundan sanane''
''İyi'' deyip spor salonundan çıktı. Ben arkasından öyle baka kalmıştım. Kafamı sağa sola sallayarak kendime gelmeye çalıştım. ''Odun, öküz, hayvan, kütük seni birinin yontması lazım. Hayvan herif nolcak pislik'' diye bağırmaya başladım arkasından. Koca salonda sesim aşırı derecede yankılanıyordu. Ders zili çalınca bende çıktım spor salonundan.
Sınıfa girdiğimde direk gözüm batuhan'ı aradı. Tabi bu arada tüm sınıf bana bakıyor ve fısıldaşıyorlardı. Batuhana baktığımda sırıtarak bana bakıyordu. Bugün nisanın yanına oturan çocuk gelmemişti. Bende batuhanın yanından çantamı alıp nisanın yanına geçtim.
Batuhana kötü bakışlar attıktan sonra önüme döndüm. ''Buse ne olmuş? Batuhan neden sana öyle bakıyor''
''Gözlerini kopartıp kendime küpe yapacağım bir daha bakamayacak öküz'' nisa küçük bir kahkaha atınca bende kıkırdadım.
..Batuhanın Dilinden..
Buse çantasını alıp nisanın yanına geçtiğinde istemsizce kaşlarım çatıldı. Yanımda oturmasını masum gözlerini izlemek istiyordum. Buse de beni çeken farkı bir şeyler var, o diğer kızlardan çok farklı. Bakışları çok masum mesela, sinirlenince de çok tatlı oluyor.
Telefonuma mesaj gelince gözlerimi buseden alıp telefonuma baktım. Oğuz dan gelmişti mesaj ''abi nerdesin?'' Ouz benim çocukluktan beri kan kardeşim. Her şeyimi bilir. Kafes dövüşlerine, olaylara hep beraber gideriz. Amcam oğuzu da bu okula aldırmıştı. Şehir dışında olduğu için daha gelmemişti.
Mesajı okuduktan sonra yazmaya başladım. ''Okuldayım. Geldin mi?''
''Evet.. Geliyorum'' dedikten sonra cevap vermeye gerek duymadım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gecenin Sessizliği
Teen FictionAçıkçası kimse hayal ettiği gibi bir hayat yaşamıyor. O yüzden kendini çok üzme.! Yolun sonu belli, herkes ölüyor. BU GECE YİNE SESSİZ...