1.bölüm(Not)

42 6 7
                                    

Günün ilk ışıklarıyla panikle gözümü açtım.Evet,annem yine odama dalış yapmış ve perdeyi bi anda açmıştı.Annem hep böyle yapardı.Ancak böyle uyanabildiğimi söylüyor.Huysuzlanarak tekrar kafamı yastığıma gömdüm ve uyumuş numarası yaptım.Tabiki annem bunu yutmadı.Her sabah aynı şey olurdu.
-Hadi ama Barış her sabah aynı şeyi yutabileceğimi mi sanıyorsun.
Annemin bu cümlesine karşı kalkıp ona ölümcül bakışlarımı yolladım.
-Sana da günaydın anne .
Yanağıma sulu bi öpücük kondurdu.
-Hadi kalk ,okula geç kalacaksın.
Bu cümlesine karşı hemen ayağa kalktım ve yüzümü yıkadım.Aynaya baktım.Evet,yakışıklıydım.Bu kaslar uğruna senelerimi vermiştim.Kumral bi tene sahiptim.Saçlarım genelde dağınık olurdu.Her sabah şu saçlar için 10 dakikasını harcayan insanları gerçekten anlamıyorum.Gözlerimin renkli olması pek de bişey ifade etmiyordu.Sadece ten rengimle uyum sağlıyorlardı.Görünüş olarak kendimi seviyordum aslında.Çok dış görünüşe önem vermezdim ama bu zamanlarda yakışıklı olmayınca bi kızın sana bakması imkansız bir hâl alıyor.Ellerimi ve yüzümü kuruladıktan sonra aşağıya indim.Önümde güzel bi kahvaltı duruyordu.Ağzıma birçok şey tıkıp üstümü giyinmeye çıktım.Arkamdan annemin "Kahvaltı yapmadan bir yere gitmek yok!" gibi bağırışlarını duymamazlıktan gelerek odama ulaştım.Dolabımı açtım.Altıma siyah kotumu geçirdim.Üstüme ise mavi kareli gömleğimi giydim.Çantamı alıp evden çıkacakken annemin arkamdan tutmasıyla irkildim.
-Kahvaltı yapmadan bir yere gitmek yok Barış ATEŞ
-Hadi ama anne okula geç kalıcam.
-Ben sana hemen tost yaparım yavrum bir yere kaybolma.
-Anne saçmalama o kadar zamanım yok ,hadi ben kaçtım.
Onun bir şey demesine izin vermeden yanaklarından öptüm ve evden çıktım.Kulaklığımı takıp yürümeye başladım.İşte tam o sırada Derin'i gördüm.Bu kız hayallerimdeki kızdı.Liseye başladığımdan beri aynı sınıftaydık ve ben ona sırılsıklam aşıktım.Beni pek farkettiği söylenemezdi bir haftada toplasan 5 cümle konuşmazdık.Genelde Bilge ve Beste ile takılırdı.Evlerimiz yakındı.Simsiyah saçları vardı ,fiziğine ve güzelliğine hayrandım.Çok çevresi olmamasına rağmen erkekleri kendine çekiyordu ve bu beni deli ediyordu.Onu gördüğüm an hemen yanına koşturma isteğiyle dolup taştım.Sonunda bu isteğime karşı koyamadan yanına gittim
-Merhaba
-Merhaba Barış.
Onun ismimi söylemesi bile kalbimin ağzımdan atmasına ve avuçlarımın terlemesine sebep oluyordu.Kulaklığını çıkarıp bana gülümsedi.Bu gülümsemesi başımı döndürüyordu.Ona hayran hayran bakmış olduğumu farketmiş olmalı ki "Hey! Orada mısın?" dedi.Bi anda bu tepkiyle irkildim ve kafamı iki yana kendime gelmişçesine salladım.
-Pardon,dalmışım.Hangi şarkı?
-Tabikide Eminem.
Bu cevabı karşısında onun yabancı rape ilgili olduğunu anladım.Ben genelde metal dinlerdim ama Eminem de sağlam rapçiydi.
-Çok seviyor olmalısın.
Ahh!Ne saçmalıyorsun sen Barış? Ne demek "Çok seviyor olmalısın."
-Görüp görebileceğin en koyu Stanim .
Diyip göz kırptı.Bu bakış az kalsın orada bayılmama sebep olacaktı.
-Metal sever misin?
Bu sorumla bana baktı ve metal sevdiğimi anlamış olacak ki
-Rapten sonraki en sevdiğim müzik türü.İlgi alanına giriyor olmalı.
-Evet.Kesinlikle.Kimleri dinlersin?
-Asking Alexandria
-Vay canına! Oldukça fazla ortak noktamız var.
Bu cümlemle bana dönüp gülümsedi.Yanımda utanıyor gibi bi his vardı içimde.Sanki yanakları olduğundan daha çok kırmızılaşıyordu.Ona çok dikkatli baktığımın farkında değildim.Bunu kafasını yere doğru çevirmesinden anladım.Adımlarım sanki karışacakmış gibi oluyordu.Bu kız gerçekten başımı döndürüyordu.Ona çaktırmadan bakmaya çalıştım ve onun da bana göz ucuyla baktığını gördüm.Bu şokla önümdeki direğe çarptım.Barış ben sana ne diyim.Derin bi anda kahkaha atmaya başladı.Gözlerinden yaş geliyordu ve kıpkırmızı oldu.Ona ölümcül bakışlarımı yolladım.Ne kadar etkili bilmiyorum ama bu bakış beni ciddi kılıyordu.Beni görünce susmaya zorladı kendini.
-Bana öyle bakma ,bikere komikti tamam mı?
Bunu söylemesiyle yüzümde bi tebessüm oluştu.Sesi bile huzur veriyordu bu kızın.
-Tamam, biraz komik olabilir ama bu gülmekten kıpkırmızı olacağın anlamına gelmez.
dedim gözlerimi kısarak.Bunu söylememle birlikte yanaklarına ellerinin tersiyle dokundu.Sıcak olduğunu farketmiş olacak ki yanaklarını sıkıca tuttu.Bu tipi çok komik görünüyordu.Kıkırdamaya başladım.Kafamı kaldırdığımda kendimi okulumuzun önünde buldum.Bu duruma çok üzülmüştüm .Onunla saatlerce konuşmak istiyordum.Sınıfa çıkıyorken bi anda gaza gelip "Çıkışta birşeyler yapmak ister misin?"diye sordum.Bu sorum karşısında bana bakıp gülümsedi ve 'olur'anlamında kafasını salladı.Bu cevabıyle neredeyse merdivenlerde göbek atacaktım.Artık sınıfa gelmiştik.Bi anda Buğra'nın sert bakışlarına maruz kaldım.Yanına doğru ilerledim.
-Hayırdır bro bu bakışlar ne böyle?
-Yengeyle güzel zamanlar geçirdin mi bakalım?
Bu sorusuyla hemen ağzını kapadım.
-Görmüyor musun kız sınıfta ve ayrıca seninle okula gelmedim diye ergen kızlar gibi trip mi atıcaksın?
diye fısıldadım.
-Söyleseydin o zaman oğlum.
-Tamam daha sonra söylerim.
diyerek konuyu kapattım.
Buğra benim can kardeşimdi.Küçüklükten beri onu kimseye değişmezdim.Derin'in en yakın arkadaşı olan Bilge'den hoşlanıyordu.Aslında Bilge'nin de ona karşı bi ilgisi vardı.Bunu ona söylediğimde ise "Saçmalama" diyerek kafama vurmuştu.Bu yüzden konusunu pek açmıyorum.Sonunda hoca içeriye girdi.Ders fizikti.Derin'e baktığımda en arkada orta sırada Bilge'yle oturuyordu.Ben de cam kenarında en arkada her zamanki gibi Buğra'yla oturuyordum.Derin kafasını sırasına koyup uyuklamaya başladı.O kadar güzel uyuyordu ki bi anda sıradan düştüm.Buğra bunu farketmiş olacak ki kafasını cama doğru çevirip ölesiye gülmeye başladı.Ortaya çıkan gürültüden Derin de uyanmış ,düşüşüme gülüyordu.Bi anda bi kâğıt kopardı ve buruşturdu.Başka bir kâğıda ise bir şeyler yazdı.Yanımdan geçerken üzerine yazı yazdığı kâğıdı bana verip diğer kâğıdı da çöp kutusuna attı.Kâğıda baktığımda 'Bugün çok sakarsın,başını döndüren bir şeyler olmalı' yazısını gördüm.Bu yazı şok olmama neden olurken Buğra okuyup tekrar kahkaha atmaya başladı.Yanaklarımın kızardığını hissedebiliyordum.Buğra ise çoktan çöpünü atmış Derin'e bakıp "Kesinlikle öyle." diyip gülmeye devam etti.Bu da Derin'in kıkırdamasına sebep oldu.
Sonunda ders bitmişti. Bu şok üzerine kâğıdı katlayıp cebime koydum.Tam kantine gidecektim ki Buğra'nın Bilge ve Derin'le birlikte olduğunu gördüm.Bu fırsatla hemen yanlarına gittim.Buğra:
-Kantine iniyoruz geliyor musun kanka?
Bu sorusuyla ben de kafamı salladım ve birlikte kantine doğru ilerledik.

VAZGEÇİLMEZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin