••••••••••2.BÖLÜM••••••••••Eşyalarımı toplamış Balıkesir'e gidiyordum. İstanbul bana yaramamıştı. Bunca güzel günden sonra bunları söylemek nankörceydi ama geçtiğimiz bir yıl içinde son golünü atmıştı.
Taksiyi çağırdıktan sonra bavullarımı indirmeye başladım. Bu kapıyı son kapatışımdı. Böyle olmasını ben de istemezdim ama her şey istediğimiz gibi olmuyordu. Bavulları indirmiş kapının önünde beklerken telefonum çaldı.
"Derya Kaya ile mi görüşüyorum?" Düşündüğüm şey olamazdı di mi? Tam bütün umudumu kesip Balıkesir'e dönerken işe alınmış olamazdım.
Karşı tarafın "alo orda mısınız?" Demesiyle kendime geldim.
"Evet, buyurun benim."
"Bir hafta önce Demir Beyle yaptığınız görüşmede sizi arayacağını söylemiş mümkünse Pazartesi günü işe başlayabilir misiniz?"
Duyduğum şeyle şoka girmiştim. Bu neydi şimdi? Gidecek miydim kalacak mıydım? Tabii ki kalacaktım o kadar yıl boşa okumadım ya.
"Tabii ki neden olmasın. Demir Beye teşekkürlerimi iletin Pazartesi günü orda olacağım. İyi günler."
Hızla annemi arayıp iş bulduğumu söyledim. Şaşırsa da o da benim gibi çok sevinmişti. İçeri girip bu defa kendimi mutluluktan yatağa attım.
Eşyalarımı da yerleştirdikten sonra son boş günlerimde dışarı çıkıp eğlenmek benim de hakkımdı. Kızları arayıp ufak bir plan yaptık. İşe başlayacak olmamın şerefine!
Geldiğimiz mekan biraz kalabalıktı hemen bir köşeye geçip içmeye başladık. Ben biraz kaptırmış olmalıyım ilk saattan kör kütük sarhoş olmuştum. Canan ne kadar ısrar etse de durmuyordum.
"Kızım ben özgür bir insanım senin gibi evde kocam beklemiyor. Bu oğlan benim bu oğlan da benim. Çünkü senin kocan var. Ay bak Melis bu senin olsun beğenmedim."
"Tamam Derya hepsi senin yeter ki bırak içmeyi. Şu haline bak"
"Anaa bu bizim Demir Bey değil mi ya? Kızlar yeni patronum. Hem de ilk patronum. İlkler unutulmazmış."
"Derya adam görücek napıyorsun. İşe başlamadan kovulmak mı istiyorsun?"
"Ya ne kovulması bak çağırayım o da gelsin. Shh Patron Demir hele bir bak."
Her zamanki gibi çok yakışıklıydı. Bu adamı ilk gördüğümde de çok beğenmiştim ama iş aramanın derdinde olduğum için dikkat etmemiştim pek. Maşallah be adama bak bee. İçimden söylediklerimi dıştan da söyleyeyim de gıybet olmasın. Zaten tuhaf tuhaf bakarak bize geliyor yani galiba.
"Derya Kaya. Hatırladım seni. Pazartesi işe başlıyorsun. Haberin vardır umarım."
"Var tabii bal dudaklım sen beni işe alırsın da unutur muyummmm?"
İyice iğrençleşmeye başlamıştım ama kendimi durduramıyordum. Tam Canan konuşacakken lafa atladım.
"Kızlar yeni patronum afet-i devran Demir Bey. Yan gözle bakanı deşerim."
Ve Demir ardından kahkahayı patlattı.
"Umarım takındığın tavır sadece bu geceye özeldir. Aynı davranışları ofiste asla istemiyorum. Hepinize iyi geceler kızlar. Pazartesi günü görüşmek üzere Derya Kaya."
"İyi geceler. Siz onun kusuruna bakmayın işe gireceğini öğrenince dağıttı kendini. Ama oldukça disiplinlidir siz merak etmeyin."
Demir'in uzaklaşmasıyla kızlar azara başladı. Tabii ki onları dinlemiyordum. Çünkü şuan sarhoştum. Ayıldığımda çok pişman olacaktım biliyorum. Ama şuan sahroşum. O zaman dans.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
OFİS TİPİ AŞK
ChickLitÜniversiteden yeni mezun olmuş bir genç kız ve kendi şirketini kurmuş genç bir iş adamı. Demir'in egosu ve Derya'nın inadına rağmen çiftimiz bir araya gelmeyi başarabilecek mi? Sevdiği zaman egoya yer verir mi insanlar ya da egoları sevmeye engel ol...