2.BÖLÜM:Yine mi sen?

66 6 4
                                    

İLK HİKAYEM VE OKUYUP BEĞENİRSENİZ ÇOK MUTLU OLURUM. BU ARADA GENJLER   BİZ KURGU DEĞİLİZ VE KARAKTERLER GERÇEK BİZ DÖRDÜZLERİZ  SİZİ SEVİYORUM VARLIĞINDAN HABERİM OLMADIĞI OKUYUCULARIM  😍😍😍😍
♡♡♡♡

DİLA ' DAN

YİNE Mİ SEN!!!

Yine o çocuğu gördüm.minibüste  bana çirkin diyen çocuktu bu bide sırıtıyor gıcık. Tam işaret parmağımı  kaldırmıştım ki sultan üzerime atladı. Onun atlaması  ile sendeledim. Az daha  düşecektim ki zeren kankam  tuttu saolsun. Zeren e 'saol kanks adlı bakışlarımı gönderirken aynı zamanda da sultan a  'senle evde görüşücez 'adlı bakışlarımı yolladım.evet çok mütüşüklü bakışlar atabiliyorum.

Daha sonra çocuğu orada bırakıp ders e gittik . Yani gitmek zorunda kaldım . Çünkü  kızlar kolumdan hayvan gibi çekerek amfiye  götürdüler.amfiye girince  arkalarda  kendimize  yer bulduk.

Hoca girdikten  sonra  kapı aniden açıldı. Giren kişiler YOK ARTIK
Bu çocuktan kurtulamıyacakmıyım ben ya. İçeri  girdiler ve kendilerini  tanıttılar.  Bana çirkin diyen meteor, megoloman 'ın adı "emre " imiş. Aslında yakışıklı jojuk sarı  şaçları  rampaydı. Normal bir kiloya sahipti uzun boyluydu. benimkinin aksine küçük ve kemersiz bir buruna sahipti.evet burnumun  büyük ve kemerli  olduğu doğrudur.benim laz olduğumu düşünenler bile var neyse  mavi ile yeşil karışımı gözleri çok güzeldi . Normalde renkli göz sevmezdim. Ama ona çok yakışmıstı.

Gerçi ne kadar saçma renkli göz konusu  mavi ,yeşil renkte kahverengi renk değil mi boru mu bu arkadaşım ya ?yani renkleri sayınca  kahverengi  demiyormuyuz allah aşkına ne kadar sacma bi konu bu neyse kasları çok değildi ama vücudu  baya iyiydi yani;)

Onun yanında ki esmer çocuk un adı 'savaş' mış.  Oda fena değildi yani zayıf ince ve uzundu. Kulağında ki küpeler baya hoş duruyordu.Onunda kası çok yoktu  ama onunkide  idare ederdi yani.  Emre istanbuldan.  Savaş ise manisa' dan gelmişler onlarda çocukluk arkadaşıymışlar. Onlar kendini tanıtıp  yerine geçerken  megolaman  bana göz kırptı öküz. Bende ona dil çıkardım . Sırıtarak  yerine gecti.

Bunu gören zeren ve  sultan hemen beni dürtmeye  başladılar.  Onlara olayı kısaca anlattım. Ders in ortasında  hunharca gülmeye  pardon  böğürmeye  başladı salaklar .

Ortalarında oturduğum için ellerimi arkalarından  açarak  kaldırdım ve aynı anda ikisinin  kafasına da bir tane geçirdim. Salaklar aynı anda kafalarını ovuşturup 'sen bittin Kızım' bakışlarını attılar . Onlara sinsice gülümsedim ve dersi dinlemeye başladım yada dinliyormus gibi gözükmeye çalıştım. fakat  kızlar yememiş olacak ki ikiside aynı anda kafama vurdular.

gıcıklar ben onlara kötü kötü bakarken ellerini önümden  geçirerek  beşlik çaktılar.  Bu onların 'noldu sürtük; )' demesi anlamına geliyordu.  Bu sırada kapı yine açıldı.  Bu sefer daha uzun ve yapılı yani kaslı bi çocuk girdi. Onunda adı 'barış'mış  oda Balıkesirden gelmiş bu sırada zeren in çocuğa olan  bakışlarınıda fark etmedim değil yani ;) .

Ders bittikten sonra kafamı koyup uyuyacaktım ki hayvan gibi dürtülmem ile kalktım. Hadi ama kim olabilir tahmin  etmek çokta zor değil tabiki sultan.

  Kafamı kaldırıp ona 'ne var ' adlı bakışımı  attım.

"Hadi kalk kafeterya ya gidelim "dedi sultan .onu başımla  onaylıyıp  kalktım. Birlikte kafeterya ya doğru yürümeye başladık.
Kafeterya da ben kahve alırken sultan ve zeren  ice  tea  aldılar ve oturduk.

4 DELİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin