DEMİR STÜDYO

37 2 0
                                    

(tuananın kombini)

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

(tuananın kombini)

Sabah kendiliğimden kalkabilmiştim. bana bir oscar yollar mısınız?hiç mi yok?bi tane de mi yok? peki.

banyo yaptıktan sonra sıradan kıyafetlerimi giymiştim. saate baktığımda 9.30 du. makyaj yapayım diye masama oturdum ama pudra sürüp kalmıştım.

****

ve kafeye varmıştım gözlerim Kuzey'i arıyordu hah işte orda. dur bi dakika. terasta ve biriyle öpüşüyordu. erken kalkmak başıma vurdu herhalde diyerek biraz yaklaştım terasa. camekanın önündeydim ve o tam da Kuzey'di. Lanet olsun.

Gözlerim dolmuştu. Senelerce aradığım Kuzey... neyse bir erkek uğruna yıkılacak biri değilim ben. kafeden çıkmıştım. Taksi bekliyordum ama gelmiyordu bir türlü. Yanıma bir araba yaklaştı. O sıra Kuzey'in arkamdan ''tuana!'' diye bağırdığını duyuyordum. sonra araba tamamen önümde durdu ve içinden Güney çıktı. 

'' hey sen dünki balodaki kız değil misin? gel atla da kahvaltıya gidelim.'' dediğinde hemen bindim çünkü ordan uzaklaşmalıydım. Kuzey'den uzaklaşmalıydım. 

''seni çok güzel bir yere götüreceğim.'' dediğinde telefonum çaldı. Arayan:kimse!

''sağa çeker misin uzakta konuşmalıyım.'' dediğimde arabadan indim ve telefonu açtım

''ne istiyorsun allahın cezası''

''neden gittin ben seni bekliyordum hal-''

'' neden mi gittim? senin biriyle öpüştüğünü görmek için geldiğimi sanmıyorum. Hem sen demiştin dün 'seni bir defa göreceğim' diye. bak iki oldu. Üçüncüsü olmasın! ha bu arada Güney senin söylediğin kadar kötü biri değil!'' diyerek telefonu kapadım.

''iyi misin.''

'' sinirlerim bozuldu sadece. sen beni evime bırakır mısın? yarın fakülteye yetiştirmem gereken bir sürü çizim var.''

'' ne yani moda tasarım mı okuyorsun?''

''ne var ilginç bişey mi?''

''yo yo ondan demedim. Demir stüdyoyu duydun mu?''

''tabiki duydum. Orda çalışmak için herşeyi yapardım.'' güldü. manyak mı bu adam.

''oranın sahibiyim ben.'' oha çüş deve hatta devenin tırnağına sürülmüş kırmızı oje!! ''senin çizimlerine izin verirsen bakmak istiyorum. Sürekli yabancı tasarımcılarla çalıştım. İlk defa yerli tasarımcı istiyorum.''

bu benim için bir fırsat olabilirdi. '' tamam. o zaman siz de gelirsiniz benle ben size tasarımlarımı gösteririm.''

'' harika''

*****

eve vardığımızda kapıyı açtım. ayakkabılarımı çıkarıp içeri geçtim ve Güney'i  de buyur ettim.

''siz bekleyin ben kahve yapayım. ama isterseniz üst kattaki odamdan masamdaki çizimlere göz gezdirebilirsiniz.'' dedim ve mutfağa geçtim. heyecanlıydım çünkü tasarımlarım beğenilirse geleceğim kurtulurdu. kahveleri yaptıktan sonra salona geçtim. Güney odama çıkmış olmalı ki yoktu. 

***

odama vardığımda koltuğuma oturmuş çizimlerime bakıyordu.

'' nasıl ol-''

''bunlar muhteşem tuana. şimdi asistanımı arayacağım ve 3 gün sonra atolyeye geleceğini söyleyeceğim. inan bana süper olacak''dedi ve telefonda numaralar çevirdi.

''alo Hilal beni iyi dinle. basın asistanıma aradığım tasarımcıyı bulduğumu söylüyorsun. ayrıca Tuanaya en iyi asistanlardan birini yönlendir. Tasarımcımız 3 gün sonra işe başlayacak.''

dedi ve telefonu kapattı.

'' benim gitmem gerek kahveye sonra gelirim'' dedi ve çıktı. dış kapının sesini duyduğum an hoplaya zıplaya şarkı söyledim. 

bu şarkıyı söylüyordum.

****

'' inanamıyorum tuana!! bu duyduğum en güzel haber'' dedi ve bana sarılan gökçeye sarıldım.

''ama Kuzey ayıp etmiş'' dediğinde yavaşça onu kendimden çektim. Doğu beni üzmüştü.

''neyse güzelim bulaşıklar sende bak yemekleri ben yaptım. hadi ben çizim yapçam sabah 8 de beni kaldır.'' dediğimde onayladı. ne kadar kuyruğu dik tutmaya çalışsam da basbaya Kuzey için üzülüyordum.  odama vardığımda çizimlerimi yapmaya koyuldum.

****

çizimlerim bitince uykuya daldım. bugün gerçekten benim için zor geçmişti...

evett 3. bölümümüz de tamam. vote ve yorumları bekliyorum.

Çocukluk AşkımHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin