TANIŞMA FASLI ~2~

43 4 0
                                    


Vote ve yorumlar gelsinnnnn jfmcmckfkc

Nisa'dan

Kalbim küt küt atarken heyecandan ölmemeye çalıştım. Düşünsenize nikah masasında tam evet diyeceğim zaman pat diye ölüyomuşum. Birinci sayfa haberi valla. Herkes yavaş yavaş düğüne gelirken benim normal (!) arkadaşlarım Elifin yeşil saçıyla uğraşıyorlardı.

"Elif, kanka bence kalsın böyle. Etrafta Pokemon arayan erkekler çok vardır. Sende yeşil saç sayesinde radarda olursun. Kısmetini bulursun." Furkanın dediğine Elif hariç herkes gülmüştü.

"Furkan isminde ki kanı alırım kansızlıktan ölürsün." Sonrası sessizlik... Sessizliği ilk bölen kişi Esra oldu.

"Bugün salak bir çocuk intihar ettiğimi sandı. Oğlum intihar etmek istesem evde bonibonlarım var sonuçta. Ne diye atayım kendimi aşsağı." Esranın dediğine gülerken yüzünü inceledim.Esra güzeldi. Aslında bizim grubu ben iyi buluyordum. Yani hepimiz taş gibiydik. Neyse işte öyle.
Kapı çaldığında müstakbel eşim Mert gelmişti.

"Nisa düğün başlıyor hadi." Kafamı 'tamam geliyoruz' anlamında salladığımda ayağa kalktım ve gelinliğimim arkasını düzelttim. Yavaşça Mert'in koluna girdim ve gözlerinin içine baktım. O ise bana değil karşıya bakıyordu. Onun baktığı yere baktığımda oturacağımız masa olduğunu gördüm. Bizi gören misafirler alkış tutarken biz ise onlara gülücükler saçıyorduk. Bir kaç dakika sonra masaya oturmuştuk ve nikah memuru malum sözleri söyledi.

"Sen Mete oğlu, Mustafa oğlu Nisayı karın olarak kabul ediyor musun?" Herkes gözlerini Merte çevirmişti. Bıkkınca bir 'Evet' dediğinde bu sözlerin biraz değişiğini nikah memuru banada sormuştu. Bende 'Evet' diye bağırdığımda tüm konuklar alkışlamaya başladı.

Dans falan derken gözüm bir yere takılı kaldı. Esra bir erkekle konuşuyordu.

O insan değil mi? Konuşamaz mı mal?

İç sesim Hayriyeye şatap dedikten sonra gözüm Elifi aramaya başladı. Onu da gördüğümde bir erkekle konuşuyordu.

Allahım senin düğününde bunlarında kısmeti açıldı. Hadi kısmet buldular diyelim. Ulan senin düğününde lan. Senin. 5 senedir sap olan sonra salağın biriyle evlenmeye kalkan.

İç sesime şatap demekten yorulduğum için içimden Hayriyeye göz devirdim. Sonra Esralara bakmaya başladım.

Esra'dan

Masada oturup dans edenlere bakıyordum. Dans edecek bir eşim olsa bende ederdim. Yalnızlık başa bela. Birisi beni dürttüğünde ona döndüm. Gördüğüm yüz ile yüz ifademi korudum ve hiçbir tepki vermedim.

"Sen intihar etmeden kendi karışıklığını yaratacaksın bence." Kafamı başka tarafa döndürdüğümde bir sandalye çekti ve yanıma oturdu.

"Burak. Adım."

"Banane."

"Senin ismin ne?"

"Sanane." Sıkılmışcasına oflarken bende ona bakıyordum. Açıkçası fazla soğuk davranmıştım.

"Esra. İsmim." İsmimi duyduğunda gülümserken gözlerimi kaçırdım. Bir kaç dakika sessizlikte boğulduk. Sonra anladım ki o yüzme biliyormuş.
"Ee Esra senin bu düğünde ne işin var?" Söylediği cümleye gözlerimi devirirken ona döndüm.

"Gelin benim en iyi arkadaşım." Kaşları havaya kalkarken bir şeyler mırıldandı ama sorgulamadım. "Sen?" Diye sordum.

"Damat benim en iyi arkadaşım." Benimde kaşların havaya kalkarken 'peki' diye mırıldandım. Yüz ifadesinden anladığım kadarıyla konu bulmaya çalışıyordu.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Aug 07, 2016 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

TANIŞMA FASLINI GEÇELİMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin