DÜŞÜŞ

86 27 6
                                    

Adresi almıştık ancak gerçekten adresde ne ile karşılaşacağımızı bilmiyorduk çünkü uzun süredir Gareth'in kardeşini görmedim ve küçükken ne kadar güçlü olduğunu anlatıp durdum ancak ta ki James bölene kadar ''Hey dostum suratın asık belliki adamın güçlü olduğunu düşünüyorsun dedi'' küçümsermiş gibisine bakarak ortam sessizleşti ve birden Andersonun bize verdiği kulaklıklardan gelen sesle irkildik 'Sizlerin onu yenmek için ok ve yaya ihtiyacınız yok olsaydı bile oda var SİZİN İHTİYACINIZ OLAN ŞEY HEPİNİZDE VAR SİZİN İNANMAYA VE YÜREĞE İHTİYACINIZ VAR ODA SİZDE OLDUĞU SÜRECE SİZİ HİÇ BİRŞEY DURDURAMIYACAKTI' dedi ancak yüksek gelen sese de irkilmedik değil Neyse ki varış yerimize az kala haydi gençler giyinelim dedim Onaylarcasına baktık ve Sara giyinmiş geliyordu adeta gözlerimde kalpler belirmişti sanki Sara kısık sesle ' neden öyle bakıyorsun ?' dedi Kekeleyerek 's-sen çok mükkemmel gözüküyorsun' diye ekledim ancak 'Buna zamanımız yok' dedi gülercesine ve bir öpücük kondurdu yanağıma sarıldı sanki vedalaşırmışcasına bozmadan sarıldım yola epey az kalmalıki James'in sesiyle irkildim 'hey hadi dostum' dedi ve giyindim ardından da James giyindi geldi Sara dalgın bir şekilde yolu izliyordu ve varmıştık mekan burası dedi Anderson kulaklığı kısarak araçtan indik gözetlemek için bir tepeye yöneldik kapıda gözüken hiç bir koruma hiç birşey yok gibi gözüküyordu ancak 'Bu kadar korumasız olamaz' diye ekledi Sara derken merceğe yansıyan bir hareketlenme vardı evin içinde yaklaşık 15 korumaya emir yağdırıyordu sanırım Gareth'in kardeşi olmalıydı içerdeki epey kalıplı duruyordu Sara'yla bakıştık ve ardından planımız onların dağılmasını bekleyip harekete geçmekti derken Sara'nın aklına bir fikir düştü 'Anderson izninle kulaklıktaki sesi bize yönlendiren cihazın yedeğini alıyorum dedi' arka bagaja yönelerek Anderson'un konuşmasına izin vermeden bant ve cihazı aldı Yanımıza gelip sırt çantamdan bir ok çekti 'ne yapıyorsun 'dedim izle ve öğren dedi gülerek oka bantladı cihazı ve bu oku onların sesini duyabileceğimiz bir yere atmamı söyledi emredercesine hemen önlerindeki duvara hedef aldım ve kirişi gerdim gözümün altına doğru yaklaşık 80m lik bir mesafe vardı ancak ustalığımdı neticede duvara doğru giderken rüzgarın sesini duyduk kulaklıklardan adeta ve kulağımıza gelen gürültülü bir sesle saplandı ve seslerini duyabiliyorduk korumalara 'onlar bugun burada bizimle savaşacaklar ' diyordu planını iyice dinledik topluca bizi alt etme planları vardı ve arabalarına doğru yöneldiler ağır silahlar aldılar ellerine kuşandılar onlar tüm binayı 10 kişi dışarda 5i içerde olmak üzere ablukaya aldılar ve bu abluka biraz yıkılması zor gibi görünüyor dedim sesli bir şekilde gitmeden arkadan Anderson atladı ve 2 tane cihaz fırlattı nedir bu dedik aynıanda oklarına takın sert bir saplanışta patlayan bir ok yaratın dedi korkmakla sevincimiz karıştı adeta hemen ok ucunu çıkardık bombayı taktık ve tekrar ok ucunu ekledik sadağımızın sağına koyduk ayırt edebilmek icin Sara 'işte bu avantajdır' diye ekledi yaklaşık 20 m önümüzde birer tane duruyordu sara nın dart oku şeklindeki bayıltıcıları olduğunuda öğrendik biz gerdik okumuzu  2 tanesini sessiz bir şekilde indirdikten sonra sara dart oklarını cebine soktu ve sopasını birleştirdi tek elinle yavaş bir şekilde yere bıraktı ve sessizce koştu ön kapıyı tutan korumalara doğru yaklaştı dart okunu fırlattı ve diğerinin boynunu kırdı ön kapı güvendeydi James ani refleksle birini indirdi arkanda dedi duyabileceğim bir ses tonuyla ve bağırıyordu düşman görüldü diye korumalar içerdeki korumalar maksimum korumaya geçmişlerdi ancak 5 korumanın üzerimize gelmesi ve birinin arkamda olmasını değiştirmedi James'in sesiyle birlikte eğildim karnına yayla vurdum boynundan tutup yere serdim ve okumu taktım yayımı gerdim kalbine sapladım acımadan Sara beni bu şekilde görmesi biraz onu üzmüş olmalı ama istifini bozmadan önündekinin karnına tekme vurdu suratına attığı yumruklar öfkesinin bir yansıması olmalı son 2 kişide üzerimize geliyordu James'le bakıştık ve koşmaya başladık James yumruğuyla indirdi ben kayarak eğildim ayağına yayımla vurdum ve yere düştü sırtımdan oku çekip kalbine sapladım bu kez elle James çoktan işini bitirmiş olmalı neyse üçümüz aynı anda ön kapıya yöneldik ancak durdum ve bunun tuzak olabileceğini söyledim James ben üste tırmanıcam camı kırarak dikkat çekicem dedi Sara'ya patlatıcı oku verdi bunu kullanın dedi Sara arka kapıya doğru geçti ve sesli komut verdim 1... 2... 3.. dediğimde o oku eliyle saplayıp kaçtı ben uzaktan nişan alıp bombayı bıraktım bomba yaklaşık 5 saniyede patladı ve kapı açıldı Sara koşarak girdi ancak bir durgunluk vardı ''Heeey'' diye bir ses duyduk yukardaki balkondan 'Seni ADİ OROSPU ÇOCUĞU' diye ekledim bağırarak James'i Rehin almışlardı Silahlarınızı bırakın dedi Gareth'in kardeşi dinlemeyin onu dedi ağzı burnu kanlı olan James karnına bir yumrukla susturdular onu Sara'yla bakışarak bıraktık ve korumalar geldi elimizi bağladılar silahları aldılar ve suratımızı kapadılar nereye gidiyoruz diye bağırdım ancak kafama aldığım darbe ile bayılmış olmalıyım uyandığımda etrafımızda 3 koruma ellerimiz tavanda bağlı James 'çok özür dilerim bu benim hatam onu dinlememeliydiniz ' diye ekledi ağlayarak 'ANCA BERABER KAN'CA BERABER' diye ekledik Sara'yla aynı anda. VE ARTIK TEK KOMUTU BEKLİYORDUK GARETH'İN KARDEŞİNİN SÖYLECEĞİ TEK SÖZÜ ....                                                                                                                         

                                                                               ÖLDÜRÜN ONLARI

ARSENAL (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin