Son dersin bitmesini beklerken aklıma Jungkook geldi.
Neredeyse bir haftadır görmüyordum, okula da gelmiyordu.
Bir arkadaşına soracaktım ama arkadaşı yoktu.
Merak ediyordum sonuçta hem komşum hem de sınıf(?) arkadaşıydık.
Tamam,biliyorum biraz saçma bir bahane ama merakıma engel olamıyordum.
Zilin çalması ile birlikte çantamı sırtıma takıp koşmam bir oldu.
Neden böyle yaptığım hakkında bir fikrim yoktu.
Tek aklımda olan Junkook'un evine gideceğimdi.
Önce kendi evim ve ardından Jungkook'un evi görüş alanıma girdi.
Dairemin bulunduğu apartmanı es geçip adımlarımı çarprazdaki eve döndürdüm.
Heyecanlanınca bacaklarım titrerdi ve bu dengede durmamı zorlaştırıyordu.
Dış kapı şansıma açıktı, ben de hemen asansöre binip son kata bastım.
Asansörde bacağımı sallamama engel olamıyordum.
Kalbim ise yerinden fırlayacaktı adeta.
Asansörün geldiğini belirten o sesi duyunca son kez aynaya bakıp görünüşümü düzelttim.
Bu her kızın yaptığı bir şey sonuçta.
Asansörden indim ve kapıyı hafif bir şekilde tıklattım.
Yaklaşık iki dakika geçmişti ama kapıyı açan olmamıştı.
Bir kaç kez daha tıklatmama rağmen kimse açmayınca moralsiz ve isteksiz bir şekilde arkamı döndüm.
O sırada kapı açıldı ve heyecanla arkama döndüm.
Gördüğüm şey ile tüm moralim altüst olurken şaşkınlıktan ağzım aralanmıştı.
Berbat durumdaydın Jeon Jungkook.
17:16
ŞİMDİ OKUDUĞUN
04:27 - jjk √
Short Story"O benim gözlerime, Niye öyle, Neden öyle, Hangi öyle, Nasıl öyle, Bakmıştı ki, Ben sağ elimle Kalbimi yoklamıştım."