Castiel konuşmasına devam etti;
"Bir şeytan"
Şeytan kelimesini duyar duymaz ona dikkatlice baktım. Bu sırada da Sam'in arkamda olduğunu hissettim ve ona doğru döndüm. Yüzünde değişik bir ifade vardı. Aynı ifadenin bende de olduğuna dair iddiaya girebilirdim.
Şaşkındım, sinirliydim. Sam haklı çıkmıştı. İşte bundan nefret ediyorum. Gerçekten de bu lanet şeyden kurtulamıyorduk. Hayatımız buna bağlı olmamalıydı. Daha iyi bir hayatı hakediyorduk. Castiel'a,
"Bak dostum, biz bu işi bıraktık. Sana yardım edemeyiz. Hem senin kim olduğuna dair bir fikrim bile yok. Bu yüzden gitmelisin." dedim.
Castiel şaşkın bir ifadeyle bana baktı. Gözleri maviydi ve parlıyordu. Aaah bilmiyorum bu bir tuzak olabilirdi ve biz savunmasızdık. Hemen kapıyı kapatmayı denedim ama o eliyle kapıyı tuttu. Konuşmaya başladı.
"Lütfen, bana yardım edebilecek tek kişi sizsiniz. Beni içeri al, Dean!"
Sam'e döndüm ve başımı salladım. O da buna karşılık verdi. Umarım demek istediğimi anlamıştır diye düşünürken tuzu uzattı. Alır almaz Castiel'a fırlattım. Bir değişiklik olmadığında rahatladım ve
"İçeri gel" dedim.
Yavaş adımlarla içeri girerken üzerindeki trençkot dikkatimi çekti. Tanrım, bu sıcakta üşüyor muydu? Herneyse. Ona oturmasını söyledim ve konuşmaya başladım.
"Kimsin? Neden sana sadece biz yardım edebiliriz?"
"Çünkü colt sizde. Azazel'i öldürdüz. Bunu da yapabileceğinizi umuyorum."
Sam birden konuşmaya başladı.
"Bizi nereden tanıyorsun?"
"Dediğim gibi babam sayesinde."
"Peki, baban kim?"
"Bill Roy"
Bill Roy adında birini hatırlayamadım. Ama bunu normal karşılıyordum. Babamın sakladığı bir çok şey vardı.
Nasıl bir şeytan olduğunu sordum. Castiel yanıtladı.
"Adı Lilith. Bu dünya için fazla tehlikeli. Ölmesi gerek."
"Bak bizim bunu düşünmeye ihtiyacımız var. Saat geç oldu. Gitsen iyi olur." dedim.
Bunun sonucunda Castiel ayağa kalktı ve kapıya doğru yöneldi. Arkasına dönüp;
"Yarın yine geleceğim Dean." dedi ve gitti.
İçeri girdiğimde Sam, Bobby ile konuşuyordu.
"Evet bunu araştırmalısın. Tamam Bobby. Görüşürüz."
"Bu gece iyi düşün Sam. Castiel denen herif fazla inatçı. Yarın bizim için zor bir gün olacak." dedikten sonra odama çıktım ve şimdi bunları yazıyorum. Ama bu kadar yeter. Düşünmeye ihtiyacım var.
İyi geceler
