YALNIZLIĞA TUTSAK

Ben Asla Onunla Aynı Okula Gitmem

Yeni ailemle ! Eve vardığımda saat daha erkendi. Hiç hqvamda değildim bu yüzden bir şey söylemeden odama çıktım . Odamın kapısını kapattığımda baya halsiz hissediyordum . Kendime gelmek için duş almam gerekiyordu. Maalesef ki banyo Demir ' in odasının yanındaydı. Bunu dert etmeden kıyafetlerimi çıkartıp banyonun yolunu tuttum . Duşumu bitirdikten sonra banyoda üzerimi giyinmeye başladım . Herzaman üzerimi banyoda giyinirdim . Çünkü böylesi benim için daha iyiydi . O da nee ! İç çamaşırım yoktu . İçimden güzel bir küfür savurdum . Ne yapacaktım şimdi . Yanıma aldığımdan kesinlikle emindim. Bence yolda gelirken yere düşürmüş olabilirim . Vücuduma havluyu sarıp kapıyı sessiz bir şekilde açtım . Tanrıya şükürler olsun ki tahminimde yanılmamıştım . Yerdeydi ! Koşarak iç çamaşırımı aldım . Tam kalkacakken birden Demiri gördüm . Hayal zannedip gözlerimi ovaladım fakat hayal değildi . Hemen iç çamaşırımı arkama sakladım .

" Ne var arkanda ? "
Bu soruyu sorduğuna göre görmemişti.
" Hiç...hiçbir şey ."

" Yalan söyleme." deyip arkamdaki çamaşırı almaya çalıştı. Şu an üzerimde sadece havlu olduğu için binlerce defa lanet ettim . Üzerime eğildiğinde ben geri gittiğim için ayağım kaydı. Tam yere düşecekken Demir beni sırtımdan tutmuştu. O an Demir'i inceleme fırsatı bulmuştum . Kaslı bir yapıya sahip ve aynı zamanda da uzun boylu olduğu için benden 2 yaş büyük görünüyordu . Ben incelemeye devam ederken daha yeni idrak edebilmiştim aramızdaki mesafenin ne kadar az olduğunu. Eğer hareket edersem dudaklarım onun dudaklarına değecekti. Ben bunları düşünürken o benim ürkmekten titreyen gözlerime bakıyordu. Sonra o mavi gözleri yerde bir noktaya takıldı. Beni ani bir şekilde kaldırdı. Hala yere bakıyordu. Gözlerimi o tarafa çevirdiğimde utancımdan yerin dibine girmeyi isterdim . Çünkü ayağım kaydığında iç çamaşırım yere düşmüştü. Yerden alacakken benden hızlı davranıp hemen kendisi aldı.
" Bu da ne böyle ."
Kendimi zar zor toparlayarak
" Sanırım gözlerinde bir sorun mu var ? Elinde tuttugun benim iç çamaşırım "

Bunları ben mi söylemiştim !!

" Onu görebiliyoruz herhalde. Sadece deseni garibime kaçtı. Sen hep çilek desenli iç çamaşır mı giyersin ?"

" Bu seni ilgilendirmez ." dedim .
Elinden çamaşırımı alıp doğruca banyoya gittim . Hemen üzerimi giyindim . Kimseye ( özellikle Demir'e ) görünmeden odama girdim . Utancımdan yemek yiyemeyecektim . Çünkü masada Demir de olacaktı. Bu yüzden uyumayı tercih ederdim . Uyumadan önce aklıma Demir'in beni belimden tuttuğu an geldi. Farkında olmadan dudağın kenarında hafif bir tebessüm oluşmuştu . Dudaklarıma vurdum böyle bir şey asla olmamalı diye düşündüm sonra kendimi uyumaya zorladım . Uyandığımda hava kararmıştı. Karnım gurulduyordu sanırım acıkmıştım . Aşağı kata inip Nilgün ablayı buldum .

" Prensesimiz kalkmış biraz daha iyi misin ?"

" Teşekkür ederim . İyiyimde karnım iyi değil sanırım kalktığımdan beri zil çalıyor. "
Nilgün abla bu sözlerimin üzerine gülmüştü. Çok güzel gülüyordu. Bu kadın dört dörtlük diye düşünmeye başladım .

" Sana hemen bir şeyler hazırlarım sen de bu arada arka bahçede oyalanırsın . Orası sana çok iyi gelecektir . Yemegini hazırladığımda seni çağırırım . "

" Teşekkürler Nilgün abla . "

Sonra arka bahçenin yolunu tuttum . Nilgün ablanında söylediği gibi arka bahçe bana iyi gelmişti . Biraz daha ağaçların içine doğru yürümeye başladım.

" Bööö!"
Birden çığlığı bastım . Arkamı döndümde onu gördüm . Demir'i.
Onu gördüğümde utanmıştım . Yanaklarımın kızardığından emindim .