17

659 45 32
                                    


Ormanlık alana geldiğimizde başımı yanımda duran Fred'e çevirdim. Herkesin geldiğine emin olduktan sonra yolu gösterdi ve bütün Weasley-Potter'lar ile yürümeye başladım. Fred'in dediği gibi, herkes bana büyük bir nefret ve hoşnutsuzlukla bakıyordu. Abime bu kampa gideceğimi söylediğimde benim tam bir salak olduğumu söylemişti. Sanki kendisi sevdiği kız için salaklıklar yapmamıştı.

"Naomi." diye seslendi Fred bana bakarken. Tuhaf olsa bile, ismimi ondan duymayı seviyordum. "Saçına sakız yapışmış."

Telaşla elimi saçıma daldırdığımda olduğum yerde durdum. Saçlarımın ucunda, parmaklarıma takılan sakızı çekiştirdim. "Lanet olsun!"
Yanımızdan geçen Rose, Lily ve Lucy kıkırdadığında sinirim daha da bozuldu. Gerçi bu sakız işini kimin yaptığı da ortaya çıkmıştı.

"Bu Lucy'nin çiğnediği karpuzlu sakızlardan birine benziyor." dedi Fred.

"Evet, öyle."

Demek ilk günden, savaş başlatmışlardı.

-

"Bugünden itibaren asalar kullanılmayacak millet, anlaşıldı mı?" diye bağırdı James ortadaki bir taşın üzerinde dururken. "Herkes asalarını bana teslim etsin lütfen."

"Ya bir yaratık bize saldırırsa, ya tehlikede olursak?" dedi Molly öne çıkarak. "O zaman kendimizi nasıl koruyacağız?"

James ona alaylı bir gülümsemeyle baktı. "Ben, Fred, Lou, Alby ve Hug ne güne duruyoruz, erkek kuzenlerine güvenmiyor musun Molly?"

Molly ufak bir kahkaha atarken diğerleri gülüşlerini saklamaya çalıştı. "Al ve senin asasız dövüşmeyeceğinizi biliyoruz James. Hugo ve Louis de bir tehlikeyle karşı karşıya kaldığımızda eminim ablalarının arkalarına saklanırlar."

Rose ve Dominique'in yüzü düşse de pek aldırmadılar. James Biraz sinirlenmiş bir şekilde onlara baktı. "Fazla paranoya oluyorsun Moll, korkuyorsan gelmeseydin."

Kavga etmeyi sürdürdüklerinde sesimi çıkarmadım. En sonunda James herkesin asasını topladığında Molly somurtuyordu.
Kimsenin asası olmadığından çadırları kurmak zordu. Herkes kiminle kalacağını kararlaştırmıştı. Rox benim Fred ile kalmayı planladığımı biliyordu. O yüzden Hugo'nun yanına gitmişti.

Ben ise ait olduğum yere doğru ilerlemeye başladım. Fred kendi çadırını kurarken yanına yaklaştım, herkesten uzak bir yere yerleşmişti.

"Yardım etmemi ister misin?"

Dalga geçer gibi güldü, "Sen çadır kurmak ile ilgili ne bilirsin ki?" dedi.

"Doğru, pek bir şey bilmem. Ama aynı çadırda kalacağımıza göre benim de yardım etmem gerekmiyor mu?"

"Aynı çadır mı?" dedi bana sert bir bakış atarak. "Unuttuysan, o hakkını kaybettiğini söylemiştim."

"Rox başka birini bulmuş ama, ben dışarıda mı uyuyacağım?"

"Yanında çadır getir demiştim. Naomi-"
Ne yaptığımı anlamıştı, şaşkın bir şekilde bana döndüğünde sırıtıyordum.
"Yanında çadırını getirmedin, değil mi?"

"Evet." dedim gülümsemem genişlerken.

"Böyle yapacağını tahmin etmeliydim." dedi gözlerini devirirken. "Pekala, yere saplayacağımız metal sopaları ver ve elini kesmemeye çalış."

Ve bir kez daha, Fred Weasley'i ikna etmişim.
Şimdi sıra, gece için ikna etmekti.

-

Camp Fire | Fred Jr. WeasleyHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin