2 hafta sonra ~
Haftaya 9. ayıma gireceğim . Bu yüzden üzerimde hem korku hemde heyecan var . Zaten doğum gününe kadar annem gelecek yanıma ama yine de korkuyorum . İşte her hamile kadında olduğu gibi bende de doğum korkusu var . Sezeryan olmak istemedim . Normal doğum yapacağım . Hem artık göbeğimde iyice aşağı indi . Artık Berk ile beraber yürüyüş yapmaya karar vermiştik. Doktor doğum için iyi olabileceğini ama fazla yürümemem gerektiğini söylemişti .Barış Efe'nin odasını neredeyse bitirmiştik. Geriye sadece bir kaç süs eşyası kalmıştı .
"Aşkım bulutlu olan süsü getirir misin ? "
Diye bağıran Berk ile poşetleri karıştırmaya başladım . Tüm poşetlere baktım ama yoktu . Ağlamaya başladım . Yoktu işte . En sevdiğim süsü almayı unutmuşuz. Berk koşa koşa yanıma geldi .
"Aşkım ne oldu ? Niye ağlıyorsun ?"
Hemen yanımda bana endişeli gözler ile bakan Berk'e sarıldım . Ağlarken konuştum .
"En sevdiğim süsü almamışız. "
" Aşkım gerçekten bunun için mi ağlıyorsun ? "
" Evet . Yok İşte o süs . Ben o süsü istiyorum ."
" Tamam o zaman bende gidip alırım ."
Dedikten sora benden ayrıldı Berk . Ayağa kalktı ve gülmeye başladı . Kaşlarımı çatıp ona sinirli bir şekilde bakmaya başladım ." Ne var berk ? Neye gülüyorsun ?"
"Aşkım " dedikten sonra elini yumruk yapıp ağzına götürerek kahkaha sını bastırdı . Ve devam etti .
"Dikkatli baktığına emin misin ?"
Dedikten sora tekli koltuğa yürüdü. İşte orada ! Bulutlu süs orada !
"Aşkım , orada ! Yaşasın ! Almışız! "
Çocuk gibi sevinirken bir yanan da alkış yapıyordum . O süsü gerçekten çok sevdim .
"Hadi asalım artık süsü " diyerek elinde süsü tutan Berk 'i odaya çekiştirdim .
Berk süsü astıktan sonra bir kaç süs eşyası daha yerleştirdik ve oğlumuzun odası hazırdı .
Şimdi odanın kapısına geçmiş odayı izliyordum . Berk -yine- kollarını arkamdan doladı karnıma . Kafasını da omuzuma yerleştirdi .
"Şimdi sadece ufaklığı beklemek kaldı . " dedi. Omuzuma çarpan nefesinden gülümsediğini anlamıştım . Kolları karnımda iken yüzümü ona döndüm . Dudağına minik bir öpücük kondurup sarıldım .
"Teşekkür ederim aşkım . İstediğim her şeyi yaptığın için teşekkür ederim . "
" Aşkım biz karı -koca' yız . Ve sen bana dünyanın en güzel hediyesini vereceksin . Senin hediyenin yanında benim yaptıklarım çok küçük kalır . " deyip daha sıkı sarıldı bana . Sessizce " Teşekkür ederim " deyip saçlarıma öpücük kondurdu.
--------------------------------------
" Aşkım bak yorulursan söyle dinlenelim biraz ."Diyen Berk 'e gülümsedim . Doktorun tavsiyesi üzerine yürüyüş yapmaya karar vermiştik . Eh bu da ilk yürüyüşe çıkışımız olunca sanırım birazcık endişelendi .
"Merak etme aşkım . Ne zaman yorulduğumu anlarım herhalde. "
" Yani orası öyle de . Artık 9. Aya gireceğiz ve daha dikkatli olmamız gerekiyor . Bunu sende biliyorsun . Ve ister istemez endişeleniyorum"
" Tamam aşkım . Yorulunca söylerim " dedikten sonra sağıma dönmem ile simit arabasını gördüm . Of ne güzeldir o şimdi . Gevrek gevrek . Oh mis gibi de koktu .
" şey aşkım . Ben yorulmadım da . Sanırım canım simit çekti . "
" Tamam aşkım alayım . Ama buralarda pastane yok . Biraz daha yürümemiz gerek ." Diyen saf eşime güldüm . Kıkırdamamı bastırarak şapşal eşimin elini tuttum .
" Aşkım aslında ben tam sağ tarafımızda ki simitçiden istiyorum. Yani pastaneye gerek yok . " dedim .
" Ah .. tamam alıp geliyorum . " dedi ve simitçinin yanına gitti .
Seviyorum ben bu adamı ya . Şapşal olsa da o benim herseyim ...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aş'Erme! ~ [İlk Kitap]
Nouvelles" 8 Aylık hamile biriyim ben ! Aşeriyorum ne yapayım ?!" diye bağırdım bana "of"layan eşime . Bu sefer de canım avakado çekmişti . ama ne yapayım yani ? Ben değil oğlumuz istiyor bunları. Hep o . ° ° ° ° ° ° Kitapta hamile bir bayanın eşine çektird...