(MR)Bölüm 7: Asel:0-Görkem:0-Seren:1

80.6K 7.5K 545
                                    

"Şimdi biraz konuşalım korkaklar sürüsü." Dedi erkeklerin oluşturduğu çembere dahil olurken. Diğerleri ona onaylamayan gözlerle baktı. Takımdaki her adam maçı oynanmasına katkı sağladığı için ondan rahatsız olmuştu. Sanki onu bir kaşık suda kolaylıkla boğacak gibiydiler.

"Konuşulacak bir şey yok." Dedi Kutlu yüzünde tiksinmeye benzer bir ifade vardı. Ulaş'ın yanında grubun biraz uzağında duruyordu. Seren onu umursamamaya karar vererek diğerlerine döndü.

"Neden saçma sapan oyunlar oynayıp kendinizi daha da küçük düşürüyorsunuz?" dedi sıkılı dişlerinin arasından. Ses tonunda ki öfke uzakta ki Kutlu ve Ulaş hariç diğer adamların ürkmesine neden olmuştu. Asel'den nefret ediyor olabilirlerdi ama hala onun yapacaklarından korktukları da aşikardı. Genç kız hepsinin gözlerinin içine dikkatle baktı. Derin bir nefes aldı. Kaptan olmasını sağlayan iç güdülerini ve liderlik özellikleri de onunla beraber bu bedene geçmiş olmalıydı. En azından o öyle umuyordu. Bu işin altından kalkmak zorundaydı.

Parmağıyla sahanın diğer tarafında maç için ısınan takımı gösterdi. "Onlarda bizim gibi insan. Evet futbol takımından üyeleri ve yıllardır antrenman yapıyorlar ama kimse mükemmel değildir. Bizde artılarımızı işin içine dahil ettiğimizde bu maçın üstesinden gelebiliriz."

Genç kız kollarını göğsünde bağlayarak duruşunu dikleştirdi. "Sadece kendinize inanın. Eğer savaşmadan kaçarsak işte o zaman aşağılık bir insana, bir korkağa dönüşürüz." Seren'in sesi kendinden emin çıkıyordu. Hafif bir rüzgar esince topuzundan bir tutam kızıl saç yüzüne düştü ama onu çekmek için bir şey yapmadı. Konuşmasıyla takımın etrafına sanki görünmez bir inşa ediyordu.

"Bizi resmen ezip geçecekler." dedi grubun içinden tanımadığı biri.

"Daha doğrusu çiğneyip tükürecekler." diye katıldı arkadaşına diğeri.

Seren başını hızla sağa sola salladı. "Hayır. Biz istemediğimiz sürece kimse bunu bize yapamaz."

"Şimdi aranızda futbol oynayan var mı?" Diye sordu grupta ki adamlara. Önce hepsi birbirine bakıp sessiz kaldılar. Seren'e daha doğrusu Asel'in orada olmasına gösterdikleri bir tepkiydi bu. Hala onun konuşmalarına göre hareket edip etmeme konusunda kararsız kalmışlardı. Katili aralarına kabul eden kişi olmak istemiyorlardı.

Seren öfkesinin önlenemez bir hale geldiğini hissediyordu. Hayatında her şey zor yoldan olmak zorunda mıydı sanki? Onca konuşmaya rağmen tepkisiz kalmaları onu deli ediyordu. Neredeyse mümkün olsa maça kendi çıkacaktı. Yine de sakin kalıp onları en zayıf noktalarından vurmaya karar verdi.

"Bakın çocuklar. Anlıyorum endişeleriniz var. Tamam adamların yarısı okul takımında bizim neredeyse iki katımız. Ama düşünün bir biz bu maçı kazanırsak sağlam bir not elde edeceğiz. Hem onlara haddini bildirmiş hemde notumuzu olmuş olacağız." Hepsinin tek tek gözlerine baktı. "Önemli olan yenmek. Sonra yine benden nefret etmeye devam edebilirsiniz. Yeter ki şu heriflere derslerini verelim." Seren yumruğunu havaya kaldırmış diğerlerinden bir tepki bekliyordu. Bir kaç saniye sonra beklemesinin karşılığını aldı.

"Bu çocuklar her zaman bana eziyet ediyor."

"Bu maçtan alacağımız puan başarı notunda büyük katkı sağlayacak."

"Şu herifi yendiğim de yüzünü görmek isterdim."

Kutlu grubun galeyana geldiğini görünce gözlerini devirdi. Etrafı inceleyen Ulaş'ta konuşmaları duymuştu. Fakat o sadece ilgiyle genç kızı izliyordu. Onun böyle bir liderlik özelliğine sahip olduğunu hiç düşünmemişti. Gerçi kendi çetesinin lideriydi bir zamanlar ama onunla bunun arasında dağlar kadar fark vardı.

Misafir RuhHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin