Beni yerin dibine sokan bir şeyler var hissettiklerimde, hissettiklerimin içinde. Ya da tam anlamıyla yerin dibine sokan şeyleri hissediyorum. Bilemiyorum işte, çocuk olmadığımdan beridir, hiçbir şeyi bilemiyorum.
Biz, kuruyupta ağaçtan düşen o yapraklar... Biz, düştüğünde düştüğe yerde canı acımasa bile, belki biraz ilgi istediğimizden ağlayanlardık işte. Laf olsun diye ya da bilemedim şimdi, çorbada tuzumuzun olduğu belli olsun diye.
Saf ve temiz çocuklardık hepimiz şüphesiz. Tek kirimizdi oyun oynarken üzerimize sıçrayan o çamurun izi. Çocukken hep güzel şeyler yakıştırılanlardandık biz. En fazla yaramaz olurduk başkasının gözünde ya da güzelin kötüsü olan her neyse onlardan işte...
Büyüyorsun... Çocukken istediğin gibi büyüyorsun. Elinin kolunun, sayısız uzvunun farkına varıyorsun. Etrafındaki gerçekleri teker teker farketmeye başlıyor, sana yaramaz denilmesinin ne kadar güzel bir iltifat olduğunu anlıyorsun. Çünkü büyüdükçe yaramaz değil, başkasının gözünde "işe yaramaz" olmaya başlıyorsun.
Büyüyorsun... Bu sefer büyümek istemezken büyüyorsun işte. Farkında olmak istemiyorsun görmenin, duymanın ve ya dokunmanın. Hiç bir şeyi umursamak istemiyorsun. Bir bakıyorsun, kötünün güzeline muhtaç kalıyorsun çoğu zaman. Çoğu zaman, yalnız bir kadınsan orospu, yalnız bir erkeksen pezevenk olabiliyorsun başkalarına göre. Başkalarına göre büyüdükçe aşağılanıyorsun. Ya da kötü olan ne varsa işte, zamanı gelince hepsine yakıştırılabiliyorsun.
İnsanlar... Aynada ne gördüklerini umursamazlar başka insanların suratlarına baktıklarında ne gördüklerini önemsedikleri kadar. Hep böyledir bu böyle de devam edecek, büyümek var oldukça, şimdi ki çocuklar büyüdükçe, biz nasıl büyüdüysek...
Beni yerin dibine sokan şeyler vardı hissettiklerimde evet, çünkü bakıyorum ki, çocukluğumda kalmış artık o büyük adam olacaklarım... Çocukluğumda kalmış iyi bir insan olacaklarım... Çocukluğumda kalmış mutlu yaşayacaklarım... Çocukluğumda kalmış, güleceğim, düşünce gereksizce ağlayacağım... Ne varsa çocukluğumda kalmış iyiye dair...
Çocukluğumda kalan güzel şeylerden ötürü olan utancımda yerin dibine sokan şeyler var hissettiklerimde. Ya da tam anlamıyla hissettiklerim yerin dibi işte...