1

163 18 4
                                    

Yanmak.
Görünmeyen bir ateşin içinde dans etmek ile eş değerdi. Kan ağlayan düşüncelerim damlalarını odamın parkesine bulaştırırken ruhumun karanlık bir boşlukta hapsolmasına izin verdim.
Güneşin kavurucu sıcağını odamın penceresinden izlerken yan odadan işittiğim sesler ile yatağımdan doğruldum. Evin kadınlarının telaş dolu sesi beni ürkütürken yanlarına gitmek ve gitmemek arasında mekik dokuyordu zihnim. Merakıma yenik düşüp Üzerimdeki eteği düzelterek ilerledim yan odaya. Tedirginlikle.
"Vah vah gördünmü kız, melek gibi kadındı. Ölüm işte genç yaşlı güzel çirkin demeden sarıyor bedenleri. "

Kuzenim zeryanın sözlerine şahit olan benliğim kendi altımda tepe taklak olurken nefesimi tuttum. Ölüm kelimesi damarlarımdaki tüm kanı dondururken zihnimdeki kargaşayı açıklığa kavuşturacak soruyu sorma cesaretini bulamadım bir türlü kendimde.

"Ne ölümü zerya. Allah aşkına birine birşey mi oldu. ?"

"Olmazmı dilan. Olmazmı? Mirhan  herzanın karısı intihar etmiş ölmüş kadıncağız. Ne derdi vardı kimbilir. Ağa karısı olmak dertten tasadan alıkoymuyor demekki insanı. "

Bir insanı daha ölüme iten urfaya lanet ettim içimden. Bitmeyecekti. Bu topraklarda çaresizlik bitmeyecekti. Acı dinmeyecekti. Fırat hergün yeni birisini isteyecekti hayattan.

"Ne derdi olacak zerya. Ondaki dert en büyüğü. Evlad sahibi olamadı. Eşininde kendininde adı çıktı şehirde kısır diye. Kadıncağız dayanamadı heehalde
Kıyıverdi . Ayy allahım düşmanımın başına vermesin. "

'Mirzan herzan' bu isim çok tanıdık gelirdi kulaklara. Hem eşine olan sevdasıyla hem sert mizahıyla hemde soğukkanlılığıyla.
Eşine olan sevdasını çok kez duymuştum azadın dudaklarından.
Çocuklarının olmadığını,birçok kez bocalamalarına rağmen birbirlerine sıkı bir ip gibi bağlı olduklarını anlatırdı hep.

Hiç tanımasamda narini sanki en yakınımmış gibi acı hissettim içerimde. Nasıl bir derdi vardıda kıydı canına bilemedim. Zaten sorgulamakda bana düşmezdi.

Korkarak girdiğim odadan sessiz adımlarla çıktım. Yavaşça indim konağın merdivenlerinden. Hava doymayan ciğerlerim nefes almamı zorlaştırırken sıkıca tutundum tırabzana. O an gözüm kapıdan içeri giren yorgun, solgun bedene takıldı.
Azad.
Amcamın oğlu azad.
Bana sevdalı azad.
Belkide dünyadaki en güzel seven insan.
Merhametli azad.
Sadık azad.
Beni tırabzana dayanmış şekilde gören gözleri büyürken sanki hiç sıkıntısı yokmuş gibi hızlıca geldi yanıma.
"İyimisin dilan. "
Yorgun çıkan sesi benim için endişe doluyken kendime tekrar kızdım. Bu adama aşık olamadığım için tekrar sitem doldum.
"Öldümü azad. Her gece bana anlattığın aşk öldümü. Masal mutsuz sonlamı bitti?"

Dolan gözleri içindeki acısını önüme sererken karanlık dünyada bir yıldız daha söndü.
"Masal olsaydı mutlu son olurdu dilan. Masal değildi sadece son oldu. "
"Nasıl olur azad. Yani çok severken niye. "
Gözünde yoğunlaşan yaş daha fazla tutunamadı kirpiklerine. Süzüldü yavaşça yüzünde.
"Mirhan için dilan. Mirhan baba olsun diye. Dillerden düşsün diye yaptı. Mirhan onun üstüne kuma getirmemekte kararlıydı çünkü. İnsanları biliyorsun kuma gelmeyincede suçu mirhanda aradılar. Onun için yaptı. Ama çok yanlış yaptı. Mirhan asla başka bir kızla evlenmez dilan. "

Can dostunun acısını içinde yaşadığını görüyordum. İçindeki siyahlık tüm bedenini boyarken gözlerinden akan çaresizlik ve yorgunluk tenine mıh gibi yapışmıştı.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Sep 18, 2017 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Kalbimdeki KorHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin