Bölüm 1-Leydim

491 17 7
                                    

Selam! Bu benim yazdığım ilk Miraculous kitabı. Umarım hoşunuza gider. Kitabı tamamen hayal gücüme göre yönlendireceğim. Dizideki karakterlerin yapmayacağı şeyler de olabilir. Herneyse daha fazla uzatmayayım.

Marinette her zamanki gibi okula geç kalmıştı. Sınıfa girer girmez yerine oturdu. Alya hemen konuşmaya başladı.
"Adrien ile hala konuşamadığının farkındasın değil mi?Sözde onu sinemaya davet edecektin"

"Alya biliyorsun onun yanındayken çok heyecanlanıyorum. Kelimeleri seçemiyorum. Beynim duruyor resmen. Bir de hayır,olmaz cevabını duymaktan korkuyorum"

"Korkma hem sormadan bilemezsin. Sürekli fırsatları kaçırıyorsun. Dersin bitiminde gidip konuşacaksın"

"Ama Al-"
"İtiraz yok."

Marinette de istiyordu konuşmayı ama sürekli kekeliyordu onun yanında ve rezil oluyordu. Umarım olmaz bu sefer diye düşündü
"Peki"
"İşte benim kızım"
Güldüler.
Ders bitince herkes sınıftan ışık hızıyla ayrılmıştı. Marinette ve Adrien dışında. Adrien çıkmak üzereyken Marinette ona seslendi.
"Adrien!"
Adrien adını duyar duymaz Marinette'e döndü.
"Efendim"
Adrien onun gözlerine baktığında tekrar heyecanlandı. "Olmaz. Yine küçük düşeceğim!" Diye düşündü
"Ş-şey Adrien ben...yani aslında"
O sırada Chloe içeri girdi
"Adribalım bu gün dışarı çıkalım. Ne dersin?"
"Bilemiyorum Chloe"
"Hadi ama lütfen"
Adrien bugün yorulmuştu ve dışarı çıkmak istemiyordu. Ama Chloe'yi kırmak da istemiyordu çünkü onlar uzun süredir arkadaştı.
"Peki ama fazla dolaşmayalım."
"Kabul"
Chloe'nin yüzünde Kocaman bir gülümseme oluştu. Herkesin yanında kendini beğenmiş biri olarak görünürken Adrien'in yanında değişiyordu resmen. Adrien'in yanında etrafa neşe saçıyordu. Ona hiçbir zaman kendini beğenmişlik göstermemişti ya da kendini ondan üstün görmemişti. Adrien Chloe'yi iyileştiriyordu resmen. O sırada Marinette Chloe'ye ölümcül bakışlar atmaya başlamıştı. Chloe'ye kızdığı kadar kendine de kızmıştı tabii. "Nasıl oluyor da Chloe her zaman benden bir adım önde oluyor. Chloe'den önce davranmayı öğrenmeliyim. Yoksa asla Adrien ile konuşamayacağım." diye söylendi kedi kendine.
Adrien Marinette'yi unuttuğunun farkına vardı.
"Ne diyordun Marinette?"
İçinden "Chloe gelmeden önce amacım seni sinemaya davet etmekti ama Chloe yine benden önce davrandı." demek geçti ama Tabiki böyle diyemedi.
"Şey..A-aslında o kadar da önemli değildi. Yani önemliydi tabi ama benim için yani senin için önemli mi bilmiyorum. Ah! Yine saçmalıyorum. Sonra konuşuruz."
"Tamam. Sonra konuşuruz"
Marinette sadece gülümsemekle yetindi.
Adrien Marinette'in neden bu kadar garip davrandığını çözemiyordu. Bazen onu izlerdi Adrien. Arkadaşlarının yanında sürekli gülen ve rahat rahat konuşan kız Adrien'in karşısında donup kalıyordu. Adrien Marinette'in ona tutulduğunu fark edemiyordu. Belki de etmek istemiyordu. O sırada Leydisi geldi aklına onu karşısında kekelerken düşündü. Gülümsedi "Saçmalama Adrien o asla böyle yapmazdı" diye düşündü. Bugün Leydimi görmeyi çok isterdim dedi kendi kendine. Tekrar meraklanmaya başladı. "Leydim normal hayatında kim?" bu soruyu kendine defalarca kez sormuştu ama bir cevap bulamıyordu. Çünkü etrafına baktığında kimsenin onun gibi olamayacağını düşünüyordu. Adrien bunları düşünürken Chloe geldi. "Hadi Gidelim"
"Tamam" Okulun önünde onları bekleyen arabaya bindiler. Chloe bu sefer mağazalar veya benzeri yerlere gitmek istemedi. Sadece Adrien ile konuşmak istiyordu bu yüzden ormana gitmek istedi. Evet. Bu Chloe için sıradışı bir seçimdi. Ama öyle istemişti işte. Ormana geldiklerinde arabadan indiler.
"Neden buraya gelmek istedin Chloe? Genelde pahalı restoranlara veya alış veriş merkezlerine gitmek isterdin."
"Biliyorum. Ama onları her zaman yapıyorum. Ama seninle her zaman konuşamıyorum. Hem sevinmelisin, biliyorsun normalde asla çamur olan veya böcek kaynayan yerlere gitmem" Güldüler.
"Haklısın. Sanırım keyfini çıkarmalıyım."
"Adrien güvenebileceğim tek kişi sensin. Diğerlerine güvenemem"
"Peki ya Sabrina?"
"Yapma ama o arkadaşım sayılmaz. Sürekli benim içim bişeyler yapıyor ve karşılığında bişeyler ödünç alıyor. Bir çeşit iş gibi"
"Haklısın. Ne oldu peki?"
"Babamla ilgili"
"Ona her istediğini yaptırabildiğini sanıyordum. Nasıl bir sorun çıkmış olabilir ki?"
"Belediye Başkanı'nın kızı olduğum için hareketlerime dikkat etmek zorundaymışım. Basit kişilerle konuşmamalı veya ucuz şeyler giymemeliymişim."
"Hah! Saçmalığa bak sen! Herneyse durduk yere mi söyledi"
"Öyle diyebiliriz. Bisiklet kiraladığım için söyledi. Milyonlarca bisiklet alacak paramız var ve sen gidip bisiklet mi kiralıyorsun diye azarladı da"
"Bu davranışlarından nefret ediyorum! Özgürlüklerimizi kısıtlıyorlar. Kim olurlarsa olsunlar buna hakları yok!"
"Adrien sakin olur musun?"
"Genelde sakinim biliyorsun ama bu konuya artık tahammül edemiyorum."
"Adrien özür dilerim. Sinirlerini bozdum hiç anlatmamam gerekirdi."
" Ne özrü Chloe tabii ki anlatacaksın"
"Sağol"
Chloe Adrien yanındayken güvende hissediyordu. Her ne kadar insanlar onu böyle olduğu için kötü görse de Adrien onun içini görüyordu. Asıl kişiliğini biliyordu. Chloe Adrien ile asla beraber olamayacaklarını ve dost kalacaklarının farkındaydı tabii. Bu yüzden kendini kaptırmamakta çalışsa da başkalarını onun yanında görmeye tahammül edemediği için sinir bozucu olabiliyordu.
"Chloe ben de sana birşey söylemek istiyorum."
"Tabii söyle"
"Ben birini seviyorum Chloe. Ama cidden seviyorum. Keşke sürekli onu görsem hep yanımda olabilse. Ama pek beraber vakit geçiremiyoruz. Tam olarak kim olduğunu bile bilmiyorum ama çok seviyorum Chloe"

Miraculous LoversHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin