"Bu ilişkimizin olması imkansız Jimin"
"Nasıl imkansız Cho-Hee nasıl?!"
"Görmüyormusun önümüzde büyük bir engel var.Ve hatta bu büyük engel senin hayatın ile ilgili."
Hayallerim gerçek olabilir ama ya o hayalinizin devamında büyük bir engel va...
Sabah 5'te zorda olsa kalkıp Soo'yu uyandırdım.Kahvaltımızı yaptıktan,1 saat sonra spor kıyafetlerimizi giydik ve bisikletlerimizi alıp sabah sporu yapmaya çıktık.Her zaman ki gibi bisikletten sürdükten sonra eve geldik ve duşa girdim.Duştan çıktıktan sonra Soo girdi. Bende o sırada sıradan üstlerimi giydim ve telefonumu alıp ilk saate baktım.Saat daha 08:27'ydi.Kulaklığımı taktım.Derin bir iç çekerek vakti nasil geçireceğimi düşündüm.Telefon rehberine girdim.
Minoppa yazdım.Tam arayacakken vazgeçtim.Daha 3 hafta önce onun için ağlayıp onu çok sevdiğimi söylemiştim.Eğer ararsam onu hala sevdiğimi zannedebilirdi çünkü buna adım gibi eminim ki benden şukadarcık olsun ki bir şey hissetmezdi.Telefonuma mesaj geldi Jimin'den geldiğini görünce hemen mesajlara girdim.
Minoppam:Cho-Hee uyanık mısın?
Cho-Hee:Evet 5'ten beri uyanığım sen napıyorsun?Oppa bir şey mi oldu?
Minoppam:Bizde az önce provo yaptık şimdi bitti.Bir şey olmadı sadece seni sormak için mesaj attım.
Minoppam:Cho-Hee eğer müsaitsen biraz dışarı çıkalım mı?Hem unuttum sanma dünkü olayı ödeşicez.
Cho-Hee:Hala aynı konudamısın:) görücez oppa asıl ben ödeşicem.Kabul ediyorum ne zaman buluşalım?
Minoppa:Bakıyorumda bizim küçük inatçı çıktı.Şimdi seni almaya geliyorum bücür hazırlan.
Jimin bana her bücür dediğinde hem hoşuma gidiyor hemde utanıyordum.
Cho-Hee:Tamam hazırlanıyorum.
Yazıp üstümü değiştirmeye başladım.O sırada Soo duştan çıkmıştı ve bana nereye gideceğimi sordu.Bende Jimin'le gideceğimi söyleyip saçlarımı yaptım.Soo üzülmüştü çünkü V ile hala konuşamamıştı.Ben hiç aldırmamıştım çünkü V onunla bugün konuşacaktı.Hazırlandıktan sonra Jimin'e mesaj atıp dışarı çıktım.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Jimin ben çıktıktan 5 dk sonra koşa koşa gelmişti.Nefes nefese...
_"Cho-Hee fazla bekletmedim değilmi özür dilerim yurta gitmem gerekti gerçekt-"
Sözünü gülerek kestim
_"Hahah oppa tamam ne olacak bu arada hala ödeşicezmi?"
Jimin güldü ve...
_"Evet bugün ödeşicez.Ama önce seni bir yere götürmem gerek."
Dedi ve elimden tutarak yürümeye başladı.Ne yani elimi mi tutuyordu?Yoksa ben mi rüya görüyordum?Kafamdaki soruları bırakıp elimize baktım ve Jimin'e baktım.Elimi bildiğimiz tutmuş hiç bir şey yokmuş gibi yola bakarak yürüyordu.Bende dayanamadım ve elini tuttum.
Elini tuttuğum anda Jimin durdu.İlk elimize sonrada bana baktı.Utanmıştım hemen yere bakarak elini bıraktım.
_"R-rahatsız olduysan ö-özür dilerim."
Jimin beni oradaki herhangi apartman duvarına itip iki elinide duvara koydu ve bana doğru eğilip sessizce ama benim duyabileceğim şekilde konuştu.
_"Sana dediğim gibi Hee seninle ödeşeceğim, şimdi."
Dedi ve kafasını bana doğru yaklaştırdı aramızda 6-7 cm vardı.Hemen Jimin'in kollarının altından çıktım.Utanmıştım ve yanaklarım hem kızarmış hemde yanmıştı.
Çantamdan suyu çıkarıp 2 yudum alıp yanağımı şişirerek beklettim.Jimin oradan sessizce gülerek...
_"Yanak kızarıklığına su iyi gelmez."
Ben direk suyu yuttum ve hiç bir şey olmamış gibi konuşmaya çalıştım.
_"E-evet nereye gidiyorduk?"
Jimin yanıma geldi...
_"Cho-Hee daha seninle ödeşeceğiz."
Ben kafamı yere eğip parmaklarımla oynamaya başladım.Jimin eliyle çenemi tutarak kafamı kaldırdı.Uzun süre birbirimizin gözlerinin içine baktıktan sonra sıkaca sarılıp saçımı öptü.Ben şok geçirmiş bir vaziyette karşılıksız duruyordum.Boynumda her konuştuğunda nefesini hissedebiliyordum.
_"Cho-Hee benimle ol seni unutmaya çalıştım ama olmuyor.Beni bırakma Hee."
Ben elimi yavaş yavaş Jimin'in beline doladım ve sarıldım.Kokusunu içime çektim.
_"Senin gibi yakışıklıyı ve yumuşak kalpli birini sence nasıl bırakabilirim…"
