TEHLİKELİ AŞK

kendimi sana bıraktım.

Medya= Batu...

Emre'den devam.

Odamın penceresinden sızan güneş ışığıyla uyandım. Bu neydi şimdi ben her sabah böyle uyanmak zorundamıyım ?...

Resmen alarm görevi görüyodu. Saatin kaç olduğunu merak ederek telefonumu elime aldım. Saat tam tamına 07.32 ' di.

Bi anlık başımın ağrısıyla ağzımdan ufak bi inleme sesi çıktı. Benim başım neden ağrıyodu ? Hm doğru ya akşam epey içmiştik. Ondan olmalıydı. Bu düşüncelerden beni çekip çıkaran şey kapının açılma sesiydi....

"Oğlum kalksana okula geç kalıcaz"

Ne yani bugün okul mu vardı ? İnanmıyorum !!! Bir de bu baş ağrısıyla... Bir an gözüme Cenk takıldı ve ona hâla bir şey dememiştim. Öylece yüzüme bakıyodu garibim.

"Tamam be oğlum kalktık işte görmüyo musun ?"

Bian da ağzımdan çıkan kelimelere şok oldum aslında bağırarak söylememe şok olmuştum.

Kapının kapanış sesiyle kapıya doğru döndüm Cenk çıkmıştı hem de bağırmadan hatta bir şey söylemeden demek ki çok kırmıştım onu aslında o böyle anlarda kırılmaz aksine işi espiriye alırdı.

Neyse ben onun gönlünü alırım ama önce hazırlanmam lazım yoksa geç kalıcaktım. Aslında gitmeye bilirim sonuçta kolej devamsızlıktan kalsam bile babam beni geçirir ama işte Holding' in başına geçicem ya ondan devamsızlık yapmamı istemiyormuş.

Tam kalkıp hazırlanacakken her zaman komidimin çekmecesine ağrı kesici koyduğumu hatırladım ve bir tane alıp içtim. Ne kadar da tebbirli bir insanım bir ara kendimi ödüllendirmeliyim.

Hazırlanıp aşağıya indim inmesine ama bi anlık şoka uğramamla yerimde kalakaldım. Cenk kahvaltı masasına oturmuş ve yemeğe başlamıştı siz şimdi neden şaşırdın diyeceksiniz neden mi şaşırdım çünkü Cenk hiçbir zaman beni beklemeden kahvaltı yapmazdı. Ne oluyo burda ya ????

"Günaydın" deyip masaya oturdum ama hâla günaydınıma karşılık alamamıştım ve bu beni çok kırmıştı. Hiç bir şey demeden kahvaltımı yaptım aynı şekilde Cenkte. Neyse ki  beraber evden çıkıp okulun yolunu tuttuk.

Begüm'den devam.

Ayaz'ın ısrarıyla bu sabah Ayazla birlikte okula gidecektim. Akşamdan alarmı kurmuştum ayrıca evdeki herkesi de uyarmıştım. Malesef ki hepsi boşunaydı çünkü alarm ve ev halkına gerek kalmadan erkenden uyanmiştım.

Hemen yataktan kalkıp banyoya girdim duş alırken odamın kapısı iki kere tıklandı ve kapı açıldı.

"Kuzum banyoda mısın ?"

"Evet Ayşe teyzem banyodayım"

"Tamam kuzum ben kahvaltıyı hazırlıyorum"

"Süper olur Ayşe teyzem"

Kapının kapanma sesiyle Ayşe teyzenin çıktığını anladım bende hemencecik işlerimi halledip banyodan çıktıp önceden ütülenen kıyafetlerimi giydim. Aşağıya inip güzelce kahvaltımı yaptım. Ayakkabılarımı giyinip evden çıktım Ayaz daha gelmemişti bende evimizin önünde olan küçük duvarın üstüne oturup beklemeye başladım. Bir anda iç sesim konuşmaya başladı.

(İç sesi olan yerler koyu yazılarla yazılıcak)

"Doğru şeyi yaptığına emin misin ?"

"Ne konuda ?"

"Batu yüzünden Ayaz'ın teklifini kabul etmeni diyorum"

"Ben bunda doğru olmayan bir şey göremiyorum"